6'lı masa toplamda 10 kere toplandı fakat cumhurbaşkanı adaylarını hala açıklamış değiller. Aralarında yaptıkları toplantılarda bakanlık pazarlığı yapıldığı öğrenildi.

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, partilere aldıkları oy oranına göre bakanlık verileceğini belirtti. Davutoğlu, planladıkları sistemin kriz üreteceğini de söyledi.

Davutoğlu partilere aldıkları oy oranına göre bakanlık verileceğini söyledi. Altı masanın halka sunduğu yönetim sisteminin kriz üreteceğini de itiraf etti.

Kılıçdaroğlu, "Altı partinin lideri eşittir ve başkan yardımcısı olacaktır. Yüzde 1, yüzde 3, yüzde 25, yüzde 50 diye bakamayız." şeklinde konuşmuştu.

CUMHURBAŞKANI MI, 6 KİŞİ Mİ YÖNETECEK?

Peki seçtikleri cumhurbaşkanı söz dinlemezse ne olacak seçime mi gidilecek? Ülkeyi Cumhurbaşkanı mı, 6 kişi mi yönetecek? Akşam Gazetesi Yazarı Murat Özer ve Ankara Ünversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Çınar Özen, A Haber canlı yayınında konuya dair önemli açıklamlarda bulundular.

İşte o değerlendirmelerden satır başları;

DAVUTOĞLU'NUN İTİRAFI

Akşam Gazetesi Yazarı Murat Özer: Kılıçdaroğlu aslında krizin büyümesini istemiyor. Gerçekten de Ahmet Davutoğlu'nu teskin edemiyorlar çünkü sürekli her fırsatta ekranlara çıkarak aslında içeride ne konuşulduğunu sürekli itiraf ediyor.

Bugüne kadar 10 toplantı boyunca söyledikleri temel şey biz hiçbir şekilde bakanlık pazarlığı, koltuk pazarlığı, milletvekillerinin kaç tane seçileceği ya da adayımızın kim olacağı konusunu hiç konuşmamıştık 10 toplantı boyunca sadece ilkelerimizi ülkeyi nasıl yöneteceğimizi konuştuk şeklinde ifadede bulunuyorlardı.

Ancak öyle görünüyor ki ortaya çıkardıkları metinlerden de zaten ülkeyi nasıl yöneteceklerine dair hiçbir şey ortaya koymadıkları gibi bütün toplantılar boyunca sadece koltukların kimler tarafından paylaşılacağı konusunu konuşmuşlar. Bu aslında Sayın Davutoğlu'nun bir itirafı.

HUKUKSUZ BİR HÜKÜMET KURMA İSTEĞİ

Elbette ki bu büyük bir kriz çünkü Davutoğlu'nun ifade ettiği şey aslında Türkiye Cumhuriyeti Devletinin anayasasının bütünüyle rafa kaldırılacağını ve hukuksuz bir hükümet kurulacağının apaçık bir itirafı.

ANAYASAYI İHLAL VAADİ

Anayasada yer almayan bir şekilde cumhurbaşkanlığı yardımcılığının icracı olacaklarını ifade ediyorlar. İcra makamı haline getireceklerini ifade ediyorlar. Onunla da yetinmeyeceklerini söylüyorlar. Cumhurbaşkanlığının üzerinde de bit üst konsey oluşturulacağını ifade ediyor bu bütünüyle zaten anayasada olmayan bir durum. Anayasayı ihlal edeceklerini şimdiden söylüyorlar vadediyorlar.

Bu yönüyle bir hukuksuzluk zaten söz konusu.

TBMM'NİN YETKİLERİNİ GASP EDECEKLER

İkincisi TBMM'nin yetkilerinin tamamen gasp edileceği bir sistem getireceklerini söylüyorlar çünkü mevcut sistemimizde Cumhurbaşkanlığı makamında yani TBMM'de konuşulacak tüm kanunlar yasalar teklifler öneriler Cumhurbaşkanı makamı tarafından ya gönderilir ya partiler tarafından bir komisyon haline getirilir ve teklif Meclis'e sunulur ve doğal olarak önce bir komisyonla daha sonra Meclis'e havale edilir.

KÜÇÜK BİR DİKTATÖRLÜK REJİMİ HEDEFLİYORLAR

7 kişinin 6 lider artı bir cumhurbaşkanı, doğal olarak toplam 7 kişinin ortak imzasının olmadığı hiçbir teklifin hiçbir yasa önerisinin Meclis'e getirilemeyeceği çok açık bir şekilde kendileri tarafından itiraf edildiğine göre, TBMM aslında kendilerinin güçlendirilmiş parlamenter sistem dedikleri sistem sayesinde son derece gerici bir hal alacak. TBMM bütünüyle işlevsiz hale gelecek. Meclis'i de ortadan kaldırmaya çalıştıkları adeta küçük bir diktatörlük rejimi kurmayı hedeflediklerini kendileri böylece ikrar etmiş oldular.

CHP'LİLERİN ÜSTÜNÜN ÇİZİLECEĞİ ANLAMINA GELİYOR

Bu seçilecekleri miktar da CHP'nin şu anda siyaset yapan insanların pek çoğunun üstünün çizileceği anlamına geliyor. O açıdan Kılıçdaroğlu bugün bu krizi yatıştırmaya çalışacak söylemlerde bulunma hissiyatı hisseti çünkü bu problem aslında Davutoğlu'nun ortaya koymuş olduğu bu sistem CHP'nin şu anda mevcut siyaset yapan pek çok kişinin de artık bir daha siyaset yapamayacağı anlamına geliyor.