Ethnos gazetesi, Dendias'ın provoke edilmesi halinde, buna uygun şekilde karşılık vermesi konusunda açık talimat aldığını duyurdu.
Ancak toplantının dostça bir atmosferde başlaması ve Bakan Çavuşoğlu'nun iki ülke arasındaki fikir ayrılıklarını diplomatik teamüller içinde ifade ettiği net bir şekilde görülürken, Nikos Dendias'ın saldırgan üslubu toplantının havasını bir anda değiştirdi.
Bakan Çavuşoğlu, "Ben konuşmamda Yunanistan'ı itham edici bir söylemde bulunmadım ama ilk görüşmenin daha pozitif bir atmosferde geçmesini umuyordum" derken sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ama Dendias kabul edilemez ithamlarda bulundu. Türkiye'nin Yunanistan'ın egemenlik haklarını ihlal ettiğini söyledi. Bunu kabul etmemiz mümkün değil."
SERT KARŞILIKLAR ALAN DENDİAS TWITTER'DAN CEVAP VERDİ
Ortak basın toplantısında şovenist ve mesnetsiz açıklamalarına karşılık Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun sert tepkisiyle karşılaşan Dendias, şimdi de öne sürdüğü iddialarına Twitter'dan devam etti.
ÇAVUŞOĞLU'NUN KARŞISINDA YETERSİZ KALAN DENDİAS TWİTTER'A KOŞTU
Türkiye'nin kışkırtıcı eylemlerde bulunduğu iddiasıyla tweet'lerine başlayan Dendias, "Yunanistan ile Türkiye arasındaki ikili ilişkilerin iyileştirilmesi için gerekli bir koşul gerginliğin azaltılması ve kışkırtıcı eylemlerden kaçınılmasıdır. Geçmişte, suçlu eylemler önemli ölçüde artmıştır." dedi.
Yunanistan'daki Müslüman Türk azınlığı, yalnızca dini kimlikleri üzerinden ele alan Dendias, Lozan Anlaşması'nı kendince yorumlayacak kadar ileri gitti.
LİBYA İLE YAPLAN DENİZ YETKİ ANLAŞMASINI, MUHTIRA OLARAK NİTELENDİRDİ
Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne üyelik sürecini de Yunanistan'la olan ilişkilerine bağlamaya çalışan Yunan bakan, Libya ile yapılan Deniz yetki anlaşmasına da gönderme yapmaktan geri durmadı.
Deniz yetki anlaşmasını bir muhtıra olarak nitelendiren Dendias konuyla ilgili, "Sözde TürkLibya muhtırası, Deniz Hukukuna uygun olmadığı için Avrupa Konseyi tarafından kınandı." ifadelerini kullandı.
Dendias'ın Twitter'dan Türkiye aleyhine yaptığı iddialar şöyle:
"Yunanistan ile Türkiye arasındaki ikili ilişkilerin iyileştirilmesi için gerekli bir koşul gerginliğin azaltılması ve kışkırtıcı eylemlerden kaçınılmasıdır. Geçmişte, suçlu eylemler önemli ölçüde artmıştır.
"TÜRK MÜSLÜMAN AZINLIK" DİYEMEDİ
Yunanistan'da Müslüman bir azınlık var, Lozan Antlaşması ile tanınıyor, bu Yunan devletinin görüşü.
Tüm uluslararası toplum tarafından kabul edilen tek çözüm Kıbrıs'taki iki bölgeli iki toplumlu federasyondur. Kıbrıs Cumhuriyeti'nin haklarını ihlal eden eylemlerden kaçınılmalıdır.
Yunanistan, Türkiye istediği sürece Türkiye'nin katılım sürecini destekliyor. Herhangi bir aday ülkede olduğu gibi, ihlal edilemez bir kural vardır: Bir Üye Devletin bölgesel egemenliğine saygı.
Sözde TürkLibya muhtırası, Deniz Hukukuna uygun olmadığı için Avrupa Konseyi tarafından kınandı.
"AB ÜÇÜNCÜ TARAF DEĞİLDİR..."
Miçotakis hükümetinin görüşü, birlikte çalışmak her iki ülkenin çıkarınadır.
Yunanistan, Türkiye ile yavaş yavaş olumlu bir gündem başlatmaya hazır. Bu, uluslararası hukuku, Avrupa müktesebatını terk etmek anlamına gelmez. AB üçüncü taraf değildir. Tarihte devletlerin bir arada var olmasının en gurur verici örneği ailemizdir."