Bir süredir Yeni Asya gazetesinde ilginç gelişmeler yaşanıyor. Yakın zamana kadar başta Kazım Güleçyüz ve karikatürist Halil İbrahim Özdabak olmak üzere, gazetenin kimi yazarları “FETÖ’yü savunan, onları mağdur gösteren” yazılar yazmakla, karikatür yapmakla eleştiriliyordu.

Diğer Nur cemaatlerin ve kendi tabanlarının da gazetenin tutumuna yönelik sert eleştiriler getirdiği biliniyordu. Nurcu grupların neredeyse tamamı, Yeni Asya’yı “Nurcu olmamakla, FETÖcülük yapmakla” suçluyordu. Hatta kimi önemli “Risalei Nur Ağabeyleri” ağır sözlerle gazeteyi “hainlikle” itham ediyorlardı.

Odatv’den Asiye Güldoğan’ın köşesine taşıdığı, Yeni Asya Gazetesi’nde son zamanlarda, daha çok “demokrasiden bahsetmeye, bütün darbelere karşı olduğunu özellikle vurgulamaya” başladığı ve bu değişim biraz fark edilmişti ama ne olduğu tam anlaşılamadığını belirten olayı şu şekilde anlattı;

“Zira, bazı başyazılarda “Sızmalara” karşı dikkatli olunmasından bahsediliyordu. Sözü edilen sızma, elbette “FETÖ sızması” idi. Daha önce Yeni Asya’da bulunmuş ve halen çalışanlardan aldığım haberlere göre, bu başyazıların ve değişikliğin sebebi, Yeni Asya’nın FETÖ’den yargılanan muhabiri Nur Ener’di. Yargılandığı süre içinde manşetlerle, yazılarla, karikatürlerle savunulan, neredeyse bayraklaştırılan muhabirin “mahkum” olması değil, “kaçması” telaşlandırmıştı.

Yeni Asya’nın FETÖ’cü muhabiri Nur Ener, hakkında “konutu terk etmeme adli kontrol tedbiri uygulaması” kararı olmasına rağmen bulduğu ilk fırsatta Yunanistan üzerinden Almanya’ya kaçtı.

“ByLock" kullandığı iddiasıyla "FETÖ soruşturması" kapsamında 1 Mart 2017 tarihinde gözaltına alınan, 6 Mart 2017 tarihinde hakkında tutuklama kararı çıkarılarak tutuklu yargılanan ve 7,5 yıl hapis cezası alan N. Nur Ener, firar etti. Başlarda ByLock kullandığını inkâr eden, daha sonra diğer FETÖ'cüler gibi Bylock konusunda “Ben yüklemedim arkadaşım yükledi” sözleri ile savunma yapan Yeni Asya’nın FETÖ’cü muhabiri Nur Ener itirafçı olmasının ardından 20 Şubat tarihinde adli kontrol şartıyla tahliye edilmişti.

Hakkında ayrıca yurt dışına çıkış yasağı olan Ener, bulduğu ilk fırsatta Yunanistan üzerinden Almanya’ya kaçtı ve iltica başvurusunda bulundu. Alman makamları Ener’in başvurusunu kısa süre içinde kabul etti.

GÜLEÇYÜZ, “YARGIDAN KAÇMAYIZ” SÖZLERİ İLE SAVUNMUŞTU

Yeni Asya içerisinde FETÖ’cüleri savunma konusunda başta gelen isim olan ve bu konuda oldukça agresif bir tavır sergileyen Yeni Asya Genel Yayın Müdürü Kazım Güleçyüz, yazılarında ve sosyal medya paylaşımlarında sürekli olarak Nur’un tutuksuz yargılanmasını istemişti. FETÖ’cü muhabiri tutuklu olduğu süre boyunca “Onurumuzu çiğnetmeyiz” sözleriyle savunan Yeni Asya Genel Yayın Müdürü Kazım Güleçyüz, 27 Ağustos 2017 Pazar günü kaleme aldığı “Yeni Asya mensubu yargıdan kaçmaz” başlıklı yazısında, FETÖ’cü muhabir Nur Ener’in adresinin belli olduğunu ve “hiçbir yere kaçmayacağını” belirterek “tutuksuz yargılanması” talebinde bulunmuştu.

Aldığım duyumlara göre, Nur Ener, tahliyesinin ardından yeniden gazeteye dönmeye çalışmış fakat yeni yönetim tarafından, Kazım Güleçyüz’ün direnmesine rağmen işten çıkarılmış. Nur Ener’in, Gülen yapılanması ile olan bağını “sızma” girişimi olarak değerlendiren Yönetim, FETÖ iddiası ile yargılanan Nur Ener’in, “Nurculuk yaptığı için hapis yatan Kutlular’la eş tutulmasından”dolayı ortaya çıkan rahatsızlık karşısında Ener’in gazetede yeniden işe başlamasına müsaade etmedi ve Ağustos ayında işine son vererek Yeni Asya’dan uzaklaştırdı.

FETÖ’nün Nur Ener üzerinden Yeni Asya’ya sızma girişiminde bulunduğunu düşünen ve buna mani olmak isteyen Yönetim, ilk tedbiri Ener’i işten çıkararak alsa da, Güleçyüz eliyle bozulan “Darbelere karşı, demokrasinin yanında duran gazete” imajını da düzeltmeye çalışıyor. Bir süredir yayınlanan başyazılarla konuya ilişkin işaretler var. Her fırsatta 50 yıldır demokrasi ve özgürlüklerin yanında olduklarını vurgulayan başyazılar kaleme alan yönetim, “Bütün darbelere karşı duran tek gazete” imajının Nur Ener üzerinden “zedelenmesini”istemedi. Son zamanlarda, “Gülencilerin 15 Temmuz darbe girişimine dahil olduğuna” işaret eden yazılar kaleme alarak “Gülenciler’e karşı” (henüz FETÖ diyemiyorlar), bir tavır sergileyen Yönetim, son olarak 28 Ocak günü yayımlanan başyazıda “Risalei Nur’un hizmet anlayışıyla bağdaşmayan, 15 Temmuz gibi yıkıcı etkilerin müsebbibi cemaat ve hizmet anlayışlarının Yeni Asya içinde yer alması, Yeni Asya içinde çöreklenmesi mümkün değildir” şeklindeki ifadeler kullanarak, grup içerisinde bir mücadelenin devam ettiğinin ipuçlarını verdi.

KAZIM GÜLEÇYÜZ GAZETEDEN UZAKLAŞTIRILDI MI

Yeni Asya gazetesinde çalışan birkaç kişiden de teyit ettirdiğim duyumlara göre, Yönetim gazetenin son zamanlara kadar “FETÖ ile birlikte anılmasından”rahatsızlık duymaya başladı. Ayrıca gazeteye yönelik Zaman gazetesi benzeri yaptırımların gelmesinden çekindi. Bunun müsebbibi olarak Kazım Güleçyüz görüldü. 15 Temmuz öncesine kadar FETÖ yayın organlarında sıkça boy gösteren, çoğu zaman FETÖcülerin mağdur olduğunu iddia eden yazılar yazan, “kapanan Zaman gazetesi yazarlarına Yeni Asya’nın ve yayınevinin kapılarının açık olduğu teklifini götüren” Güleçyüz’ün bu tavrı, uzun zaman gazetede tartışmalara yol açmış, okurlardan da tepki görmüştü. Hatta birkaç yıl önce Köprü Dergisi çevresi diye de bilinen, çoğu akademisyenlerden oluşan Şekerci Han grubu, Yeni Asya’dan ayrılmıştı.

Gazete içinden gelen iddialara göre, Güleçyüz’ü konu ile ilgili uyaran Yönetim, Güleçyüz’ün tavrında bir değişiklik göremeyince Güleçyüz’ü “şimdilik künyeden adını silmemelerine rağmen” görevinden uzaklaştırdı. “Acil” toplanan Yönetim Kurulu, Güleçyüz’ün “bir süre gazeteye gelmemesini” kararlaştırdı. Yaklaşık 1 aydır scope yayınlarına da ara verdiği gözlenen Güleçyüz’ün yazılarını evden yazdığı iddia ediliyor.”