Vatan Partisi ve Türkiye Gençlik Birliği, İsrail’in Filistin’e yaptığı insanlık dışı saldırılara karşı Kürecik Radar Üssü önünde ortak basın açıklaması yaptı. Vatan Partisi adına açıklamayı Genel Başkan Yardımcısı Arif Doğan yaptı.

Doğan, konuşmasına Filistin’de vatanını savunanları selamlayarak başladı. Mescid Aksa’ya yapılan saldırının insanlığa yapılan bir saldırı olduğunu ve bu saldırıların hedefinde Türkiye’nin de olduğunu vurgulayan Vatan Partisi Genel Başkanı Arif Doğan, “Filistin savaşıyor. Filistin’de, Filistinlilerin şahsında insanlık savaşıyor.Akan kan insanlığın kanıdır, verilen can insanlık uğruna verilmektedir. Saldırı altında olanlar sadece Araplar, Müslümanlar, Filistinli mazlumlar değildir. Emperyalizmin ve siyonizmin namlusunun ucunda bütün bir insanlık vardır. Bu saldırının hedefinde aynı zamanda Türkiye vardır!” dedi.

Kürecik Radar Üssü önünden seslenen Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı, “Buradan, bu eşkıya yatağının önünden sesleniyoruz: Kürecik Radar Üssü acilen TSK’nın tam denetimine alınmalıdır. Filistin için atılacak en somut adım budur!

Kürecik, İsrail’in kalkanıdır, gözcüsüdür.

Komuta merkezi NATO Karargahıdır. İstihbaratları ABD eliyle İsrail ile paylaşılmaktadır.

Türkiye düşmanı tatbikatların senaryolarında Türk uçaklarını tespit ve düşürme görevini üstlenmektedir, cephe gerimize sızan düşman üssü burasıdır.

Kürecik aynı zamanda ABD ve İsrail tehditlerine direnen komşularımızı tehdit etmektedir.

Mehmetçik cephedeyken Türkiye İsrail’e gözcülük yapabilir mi?
Filistinli yiğitler direnirken, biz İsrail’e topraklarımızda izin verebilir miyiz?” diye konuştu.

Türkiye Gençlik Birliği(TGB) adına konuşma yapan TGB Genel Başkanı Dilek Çınar ise konuşmasında, Kürecik Radar Üssü’nün İsrail’i koruduğunu ve Türkiye’ye karşı düşmanca planların içinde olduğunu belirterek üssün derhal Türkiye’nin denetimi altına alınması gerektiğini belirtti.
 


Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Arif Doğan’ın Kürecik Radar Üssü önünde yaptığı basın açıklamasının tamamı şöyle:

Sayın Basın Mensupları, Büyük Türk Milleti,

ABD askerleri tarafından İsrail’e kalkan olması için topraklarımıza inşa edilen Kürecik Radar Üssü’nün önünden sesleniyoruz:

Selam olsun Filistin’in yiğit gençlerine!

Selam olsun, vatanını savunan, zulme baş eğmeyen kardeşlerimize!

Filistin savaşıyor. Filistin’de, Filistinlilerin şahsında insanlık savaşıyor. Mescidi Aksa’ya yapılan saldırı insanlığa yapılan saldırıdır. Akan kan insanlığın kanıdır, verilen can insanlık uğruna verilmektedir. Saldırı altında olanlar sadece Araplar, Müslümanlar, Filistinli mazlumlar değildir. Emperyalizmin ve siyonizmin namlusunun ucunda bütün bir insanlık vardır. Bu saldırının hedefinde aynı zamanda Türkiye vardır!

Bugün, Filistin bütün insanlığın ön cephesidir. Filistin’de savaşan gençler, Türkiye için de savaşmaktadır. Filistin sorunu, Türkiye sorunudur. Sızlanmanın, diz dövmenin anlamı yoktur. Bugün buraya İsrail’i kınamak, yalvarıp yakarmak, gözyaşı dökmek için gelmedik. Filistin nasıl savunulur, İsrail nasıl durdurulur, onu haykırmaya geldik.

ABD emperyalizmi ve İsrail Siyonizmi perişan edilecektir. Silahla, kanla ve canla… Ama en çok doğru bir strateji, eylem ve kararlılıkla zafer önce Filistin’de kazanılacaktır.
Şimdi tüm Batı Asya’ya ve Filistin’e müjde verme zamanıdır. Şimdi İsrail tehditlerine karşıi Batı Asya’ya güven verme ve öncülük etme zamanıdır.

Buradan, bu eşkıya yatağının önünden sesleniyoruz: Kürecik Radar Üssü acilen TSK’nın tam denetimine alınmalıdır. Filistin için atılacak en somut adım budur!

Kürecik, İsrail’in kalkanıdır, gözcüsüdür.

Komuta merkezi NATO Karargahıdır. İstihbaratları ABD eliyle İsrail ile paylaşılmaktadır.

Türkiye düşmanı tatbikatların senaryolarında Türk uçaklarını tespit ve düşürme görevini üstlenmektedir, cephe gerimize sızan düşman üssü burasıdır.

Kürecik aynı zamanda ABD ve İsrail tehditlerine direnen komşularımızı tehdit etmektedir.

Mehmetçik cephedeyken Türkiye İsrail’e gözcülük yapabilir mi?
Filistinli yiğitler direnirken, biz İsrail’e topraklarımızda izin verebilir miyiz?

Bunu reddediyoruz.

Konuyu Filistin İsrail saflaşması olarak görenler bizi aldatmaya çalışıyor. Türkiye davası da Filistin davasıdır. Türkiye’nin ortasında İsrail’e gözcülük yapan bir üssü kabul edemeyiz.

Genel Başkan Yardımcımız Rahmetli Amiralimiz Soner Polat’ın dediği gibi “Filistinli gençler sadece kendi ülkelerinin değil Anadolu’nun da muhafızıdır. Yarın topraklarımızda İsrail füzeleriyle karşılaşmamak için Ayn El Arab neyse, Afrin neyse, Gazze de odur, Kudüs de odur.” Filistin Türkiye’dir, Türkiye Filistin’dir.

Bu saldırı ABDİsrail ikilisinin üç cephede yürüttüğü savaşın bir parçasıdır. Saldırıya uğrayan bizim kutsalımızdır. Tehdit edilen bizim vatanımızdır. Hedef alınan bütün Batı Asya’dır. Karşımızdaki saldırılar şunlardır:

Birinci cephe, Filistin devleti topraklarındaki İsrail işgalidir.

İkinci cephe, ABDİsrail ortaklığının Türkiye, SuriyeIrakİran topraklarını parçalayarak kurmayı planladığı sözde Kürdistan aslında 2.İsrail projesidir.

Üçüncü cephe ise, İsrail’in Doğu Akdeniz’e hakim olmak için ABDYunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile birlikte kurduğu silahlı ortaklıktır.

Karşımızda üç İsrail saldırısı vardır. Ve İsrail her cephede ABD emperyalizmine tam bir bağımlılık içindedir. Her “İsrail”, bir ABD’ye ihtiyaç duyar. İsrail, ABD’nin dünya hegemonyası misyonunu tamamlaması için stratejik bir piyondur.

Üç cephede de düşman ABD ve İsrail’dir. Türkiye vatanını savunmak zorundadır. İnsanlığı savunmak zorundadır. Kutsallarımızı korumak zorundadır. Türkiye üç İsrail saldırısını bozguna uğratmak için Batı Asya’da birliği sağlamalıdır. Bu birlik ancak Türkiye’nin büyük tecrübesi ve çabasıyla sağlanabilir.

Üç İsrail tehdidine Üç Ayaklı Planla yanıt vereceğiz: Doğu Kudüs başkentli bağımsız Filistin’i kuracağız. Filistin’in toprakları arasındaki bütünlüğü sağlayacağız.
Öncelikle Suriye ve Irak’ta İkinci İsrail projesini tarihe gömeceğiz. Doğu Akdeniz’de ABDİsrailYunanistanGüney Kıbrıs saldırganlığını boşa çıkartacağız. Bu planı uygulamak için bu tehditleri bizle paylaşan bütün ülkeleri birleştireceğiz.

Üç İsrail saldırısına karşı kurulacak mevzide en önemli anlaşma Suriye ile iş birliğidir. İkinci İsrail saldırısını önlemek ve PKK’ya beyaz bayrak çektirmek için Suriye ile iş birliği öncelikli görevdir. İsrail’in Doğu Akdeniz’deki hakimiyet mücadelesine indirilecek en büyük darbe de Suriye ile anlaşmaktır.

Neyi bekliyoruz? Suriye, Filistin’den sonra İsrail ile silahla çarpışan ikinci ülke. Kınayarak, kanımızın dökülmesine engel olamayız. Lanetleyerek canlarımızın alınmasına, vatanımıza saldırılmasına karşı koyamayız. Uluslararası topluma gönderdiğiniz mesajlarla da Filistin’i koruyamayız. Ancak Suriye ile iş birliği yaparak üç İsrail saldırısını bozguna uğratabiliriz.

ABDİsrail saldırganlığına Karşı Batı Asya Devletleri Konferansı’nı toplayalım. Bu konferansa bir eylem planıyla gidelim. Azerbaycan’ın Türkiye ve Rusya ile birlikte Karabağ’da kazandığı zafer gibi, Filistin’de kazanacağımız zaferi de işgalci saldırganlığı caydıracak somut kuvveti birleştirerek başarırız. İşgal de böyle son bulur, savaş da böyle önlenir. Netanyahu’nun teşekkür ettiği ülkelerle değil, Netanyahu’ya karşı savaşan ülkelerle birlik olabiliriz!

Filistin bizim kan kardeşimiz. Filistin davasına parti üyelerini Filistin topraklarında şehitler vermiş Vatan Partisi olarak; bu mücadeleyi zafere ulaştırmak için çağrımızı yapıyoruz: Batı Asya devletlerini birleştirelim, Kürecik ve İncirlik eşkıya yataklarını TSK’nın tam denetimine alalım!

Kahrolsun Siyonizm, Kahrolsun Emperyalizm!
Yaşasın Özgür Filistin! Yaşasın Batı Asya Birliği!