Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, dün Ulusal Kanal’daki Çıkış Yolu programında, Fransa’da İslamiyet’e ve Türkiye’ye karşı peş peşe yapılan karalamaları değerlendirdi. Hz. Muhammed’e yapılan saygısızlığın ardından bir derginin Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı ahlaksızca hedef almasına şu sözlerle tepki gösterdi:

TÜRKİYE’YE KARŞI PSİKOLOJİK SAVAŞ YÜKSELİYOR

“Fransa’da Hz Muhammed’e ve Sayın Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a yönelik alçakça karalama ve saygısızlıkları lanetliyor ve mahkûm ediyoruz. Bu saldırıları, yalnızca iki ülke arasındaki anlaşmazlıkların ve artan gerginliğin sonuçları olarak görmemek gerekir. Batı, Türkiye’ye karşı psikolojik savaşı giderek yükseltiyor. Başta ABD ve Fransa, karşılarında kendilerine direnen bir Türkiye istemiyor. Ege’de, Doğu Akdeniz’de, Suriye’nin ve Irak’ın kuzeyinde son olarak da Azerbaycan’la birlikte mücadele eden Türkiye’yi durdurmaya çalışıyorlar. Bu nedenle dört koldan başımızdakiiktidara saldırıyorlar. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı karalamak üzerinden hedeflerine ulaşmaya çalışıyorlar. Hedefleri iktidarı yıkmak ve Atlantikçi, Batıcı bir hükümeti iş başına getirmek. Sayın Erdoğan’ın da kısa süre önce belirttiği gibi ülkemize karşı emperyalist bir kuşatma söz konusudur. Gerek İslamiyet’e gerekse de Türkiye’ye yönelik küstahlıklar bu bağlamdadır.”

EMPERYALİST FRANSA’NIN AMERİKANCI MİSYONU

Perinçek, Fransa’nın ABD güdümünde hareket ettiğini kaydetti: “ABD’nin bölgemizde Türkiye’ye karşı her girişiminde öne fırlayan bir Fransa var. ABD’yle tam bir uyum içinde. Bu misyonu daha önce İngiltere yürütüyordu. Artık Fransa Cumhurbaşkanı Macron, ABD’nin yamağı oldu. Bunlar emperyalist Fransa’nın yöneticileri… Fransız Devriminin değerlerine de ihanet içindeler. Zaten Robespierre gibi devrimin liderlerinin isimlerini, Fransa’nın ne meydanlarında ne sokaklarında görürsünüz.”

İSLAMİYET’E VE TÜRKİYE’YE EŞ ZAMANLI SALDIRI

Perinçek,Hz. Muhammed’e yönelik çirkin yaklaşımların zamanlamasına dikkat çekti: “Türkiye’ye ve İslamiyet’e karşı düşmanca söylem ve eylemlerin eş zamanlı olması önemli. Batı ülkelerinde Müslümanlıkla Türkler özdeşleşiyor. Türkleri İslam’ın kılıcı olarakgörüyorlar. Başta Fransa olmak üzere Avrupa’da, küresel salgının pekiştirdiği ekonomik kriz de bu kesimlere karşı ırkçılığı ve ayrımcılığı artıyor. Bu temelde siyasette ve nefret söyleminde ciddi bir yükseliş var.”

MACRON’A DEBUSSY, BEETHOVEN VEGOETHE’NİN ESERLERİYLE YANIT

İslamiyet’e karşı söz konusu saldırılarda Fransa yönetiminin de sorumlu olduğunu vurgulayan Perinçek şu ifadeleri kullandı: “Ülkesinde Hz. Muhammed’e saygısızlığı himaye edenMacron’a tavsiyemiz şudur: ABD’nin poplarını değil, 20. Yüzyılın büyük Fransız bestecisi Debussy’ninArabesqu’lerini dinlesin. O eserlerdeki Endülüs İslam havaları,İslam medeniyetinin değerini anlamasına yardımcı olur. Yine Büyük Besteci Beethoven’ın şaheserlerini dinlesin, Büyük Yazar Goethe’nin şiirlerini okusun. Beethoven’ın “Atina Harabeleri” adlı eserindeki Dervişler Korosu, ara nağmelerde “Büyük Peygamber Muhammed” diye haykırmaktadır. Eser,Hazreti Muhammed’i şu sözlerle yüceltiyor:

“Sen kollarının arasında ayı taşıdın ve böldün

Kâbe! Muhammed!

Sen göğün yedinci katına uçmak için,

Işıklar saçan Barak’a bindin,

Büyük Peygamber Kâbe”

Goethe de “Batı Doğu Divanı” adlı eserinde Hz. Muhammed’in medeniyet devriminin insanlığa bıraktığı mirası, olanca güzelliyle sunar. Türkçemize, “Muhammed’in Şarkısı" ve "Muhammed’in Nağmesi" diye çevrilen "MahometsGesang" başlıklı şiirden alınan pasajlardaki ifadeler şöyledir:

“Geçidi içinden dorukların

sürüklüyor renkli çakılları,

ve genç bir öncü adımlarıyla

gidiyor.

kardeş pınarları takmış peşine.

Aşağıda, vadide

çiçekleniyor bastığı yerler

ve çayırlar

canlanıyor nefesiyle.

Dereler sokulup

katılıyor ona. Akıyor şimdi,

ovalarda, gümüş parıltılarla,

ve ovalar parıldıyor onunla,

ve ovalardan gelen ırmaklar,

ve dağlardan inen dereler

sevinçle sesleniyorlar ona: Kardeş!”

“Yalnızca bu isimler mi, Marx, Engels, Tolstoy gibi Batı’nın büyük düşünür ve sanatçıları, Hz Muhammed’in eşsiz kişiliğine duydukları saygıyı güçlü ifadelerle dile getirmişlerdir.”

BATI’NIN DEVRALDIĞI İSLAM MEDENİYETİ BİRİKİMİ

Perinçek, Hz. Muhammed’in büyüklüğünün aynı zamanda,Batı’nın devraldığı İslam Medeniyeti mirasına bakılarak dagörüldüğünü vurguladı: “Hz Muhammed, büyük İslâm Dünyasının peygamberi olmasının ötesinde insanlık tarihinde çığır açan büyük bir Medeniyet Devriminin önderidir veBatı Medeniyetine büyük bir miras bırakmıştır. Hz Muhammed’in öğrencileri olan İbnTufeyli’ler, Ebu Teymiyye’ler, El Kındî’ler, Feridüddin Attar’lar, El Cabir’ler, Razî’ler, El Harezmî’ler, İbn Sina’lar, İbn Rüşt’ler, Hafız’lar, Camî’ler, Birunî’ler, Firdevsî’ler, Kaşgarlı Mahmut’lar, Nizamülmülk’ler, İbn Haldun’lar, Batı biliminin öğretmenleri olmuşlardır. Cebir, Kimya, Logaritma gibi bilim disiplinleri, isimlerini Müslüman âlimlerinden almıştır.

Hz. Muhammed, insanlığın büyük değeridir. O’na saygısızlık, insanlığa ve medeniyete dil uzatmaktır.”