Ruh sağlığı uzmanları, çocuk gelişimciler Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Japonya ziyareti sırasında gördüğü ve Türkiye'ye uyarlanması için talimat verdiği kadın üniversiteleri projesine karşı. Uzmanlar, karma eğitimin iki cinsin toplumsallaşmasında temel adım olduğunu söyledi.
'CİNSİYET EŞİTLİĞİNİN DİRENÇ NOKTASI'
Pskiyatrist Cemal Dindar:
Çocuğun dünya ile kurduğu bağın sağlıklı olduğunun önemli işaretlerinden biri cinsiyet farklılığını, bu dünyada kadınlar ve erkekler olduğunu kavrama, her iki cinsiyetin de kendini gerçekleştirme var olma hakkını tanımadır. Basit gibi görünen bu tanıma o denli köklü, kurucu bir tanımadır ki, bir kez bu tanımayı içselleştiren biri cinsiyet temelli eşitsizlikleri kabullenmek istemez, daha eşitlikçi bir dünya görüşü edinir ve kadının erkek için var olduğu benzeri görüşlere de vicdanen karşı çıkar. Karma eğitim toplumsal yaşamın erkeğe göre düzenlenmesinin önündeki en önemli direnç noktasıdır. Vazgeçilmemeli...
'ERKEK ÜNİVERSİTESİ BİLE DAHA MAKUL'
Günümüz toplumsal hakikatinde kadına yönelik saldırıların artışı var. Kadın üniversitesi, kadının evlerde sosyalleşmesi benzeri kadını yalıtan, kapatan projeler yerine erkeğin saldırganlığını sınırlayan, kontrol altına alan projelere ihtiyaç var. Belki de 'erkek üniversiteleri' fikri bile bu açıdan daha makul. Kadınların kendilerini toplumsal yaşamda bu denli bastırılmış hissettikleri bir dönemde kadın üniversitesi açmak bu bastırmaya yeni mekanlar icat etmekten başka bir işe yaramaz. Sanırım hedeflenen erkeğin dünyası için 'ideal eş' üretecek bir eğitim sistemi. Geyşalığı, 'erkek için kadın olmak kimliğini' kurumsallaştırmış bir kültürden, Japon kültüründen etkilenilmesi de bu yönüyle rastlantı olmasa gerek.
'CİNSEL SAPKINLIKLARA YOL AÇABİLİR'
Pedagog Tanzer Yılmaz:
Karma eğitimin insan gelişimine temel katkısı, karşı cinsi bir öcü olarak görmemekten başlar. Eğer siz karşı cinsi bir kız için erkeği, erkek için bir kızı öcü olarak gösteriyorsanız asla yan yana gelinmemesi gereken iki varlık gibi bir algı oluşturursunuz. Orta ve uzun vadede bu çok ciddi cinsel sapkınlıklara yol açabilir. Kadınlarda bunun vajinismus ve frijitin gelişiminde etkisi var. Erkeğin, bir kadın görünce insani duygularından arınıp yalnızca hayvani şehvet duygularıyla hareket etmelerinin en temel etkenlerinden bir tanesi de bu.
Bir kadın ve bir erkek aralarında seksüel bir ilişki olmadan da insani ilişkiler kurabilirler. Birbirlerin çok yakın arkadaşı, dostu, sırdaşı olabilirler. Temel insani ilişkiler geliştirebilirler. Karma eğitime karşı olmak bunun karşısına dikilen çok ciddi bir engeldir. Klasik anlamdaki cinsiyet ayrımcılığının ötesinde kadının ve erkeğin birbirini bütünleştiren iki varlıktan çıkıp birbirini tabu haline getiren iki varlığa dönüşmesi gibi feci bir duruma yol açar.
'KADIN HEKİM ERKEK HASTAYA BAKAMAYACAK MI?'
Pedagog Zeynep Ses:
Küçük yaşlardan itibaren kendimizi ve karşı cinsi tanır ona göre davranış ve yaşam biçimimizi geliştiririz. Küçük yaştan itibaren karma eğitim olmazsa olmaz. Kadın cinsini ayrı erkek cinsini ayrı yerlerde eğiterek nasıl toplumsallaştıracaz? Kadın üniversitesi diye bir şey kabul bile edilemez. Vatan Partisi Öncü Kadın Genel Başkanı Meltem Ayvalı'nın bu konudaki yaklaşımı çok doğru ve yerindedir. Bunu yaptırtmamak lazım. Bu süreç zaten 1913'te ilk kez İnas mektepleri ile başlamıştır. Darülfünun'da 1918 itibarı ile, o dönemde bile karma eğitime geçilmiştir. Cumhuriyet, bunu anayasal güvence altına alıyor. Böyle bir eğitim modeli olmaz, bu kabul edilemez. Cumhurbaşkanımızın ülkesinin tarihinin, gerçeğinin farkında olmadığını düşünüyorum. Bu kadınlara bir jest değil. Tıp Fakültesi'nden mezun olan bir kadın ne yapacak? Yalnızca kadın hastayla mı ilgilenecek? Erkek doktor kadın hastayla ilgilenmeyecek mi? Özetle büyük bir saçmalık.
CUMHURİYET KADINLARI DERNEĞİ İMZA MASALARI KURUYOR
Cumhuriyet Kadınları Derneği (CKD), Kalkınma Planı'na da giren Kadın Üniversitelerine karşı yoğun bir çalışma başlattı. CKD, Eskişehir Şubesi, Kanatlı AVM önünde tartışmalara ilişkin basın açıklaması yaptı. Açıklamayı CKD Eskişehir şube başkanı Demet Uğur Yetkin yaptı. Eylem sırasında dağıtılan bildirilerde şu ifadeler yer aldı: “Bilimsel ve karma eğitim istiyoruz. Kadınların aldıkları eğitime uygun olarak üretim sürecinde desteklenmelerini istiyoruz. Bu cinsiyete dayalı üniversite eğitimini çağdışı buluyor, ülkemizin ihtiyaçları ile örtüşmediğini görüyoruz. Cumhuriyet Kadınları olarak Kadın Üniversitelerini istemiyoruz” dedi.
CKD İstanbul Kadıköy Şubesi de dün imza masası açarak, yurttaşları Kadın Üniversitesinin yaratacağı sorunlar konusunda bilgilendirdi.
KAFES Mİ ÜNİVERSİTE Mİ?
Vatan Partisi Mersin İl Başkanı Lerzan Özgenç, Mersin Gazeteciler Cemiyeti’nde bir basın toplantısı düzenleyerek ‘Kadın Üniversitesi’ projesini protesto etti.
Özgenç, basın açıklamasında şunları belirtti: “Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan Japonya dönüşünde ‘Japonya’da kadın üniversiteleri var. Biz de aynısını ülkemizde uygulayacağız’ demiştir. Biz Japonya’da değil Türkiye’de yaşıyoruz. 1900’lü yıllarda değil 2019 yılında yaşıyoruz. Türk kadını bu topraklar üzerinde onurlu, başı dik bir biçimde erkeklerle birlikte yaşayabiliyor, okuyabiliyor, çalışabiliyor. Toplumu kadın ve erkek diye ortadan ikiye bölemezsiniz, kadın erkek arasına duvar öremesiniz. Uyarıyoruz, böyle bir girişim Türkiye için çıkmazdır. AKP çıkmazı temsil etmektedir. Kadın üniversitesi Anayasa’nın eşitlik ilkesine de aykırıdır. Vatan Partisi olarak Cumhurbaşkanlığı ve YÖK böyle bir girişimde bulunursa konuyu yargıya taşıyacağımızı buradan açıklıyoruz. Vatan Partisi olarak Cumhuriyetle aydınlanmış ‘Üniversiteli Kadını Kafese Koyamazsınız’ kampanyasını başlatıyoruz. Tüm yurttaşlarımızı ve özellikle kadın örgütlerini göreve davet ediyoruz.”
Aydınlık
