SİHA'ların "Terörle Mücadele Operasyonları"nda (TMO) büyük başarılar sağladığına vurgu yapan Hakan Kılıç, Baykar firmasının 10 ülkeden "Bayraktar TB2 SİHA" için sipariş aldığını hatırlattı.
Türk Silahlı Kuvvetleri'ne 3 adet AKINCI TİHA teslim edildiğini belirten Kılıç, AKINCI'nın hangi amaçlarla kullanılacağı hakkında bilgi verdi.
AKINCI'nın Bayraktar TB2 ve ANKA'dan çok daha büyük olduğunu ve dolayısıyla daha fazla mühimmat taşıyabildiğini aktaran Hakan Kılıç şunları kaydetti:
"Dolayısıyla şu an gerek TMO (terörle mücadele operasyonları) gerekse diğer havayer görevlerini yerine getiren ve silah kapasitesi yüksek F4E 2020 Phantom/Terminatör’ler ve F16 gibi her türlü mühimmatı taşıyabilecek bir platform. Özellikle F4E 2020’ler bir süre sonra tamamen kal edildiğinde tüm yük F16’ların sırtında olacak ve F35 de gelmediği için bu yükü sırtlamada yardımcı olarak AKINCI ve ondan biraz daha düşük kapasiteli AKSUNGUR önemli rol oynayacak."
"AKINCI silah yükü ile F4 ve F35’in yokluğunu hissettirmemeye çalışacak ama unutulmalıdır ki her ne kadar AKINCI'ya ASELSAN’ın geliştirdiği AESA radar ve TUBİTAKSAGE'nin geliştirdiği görüş içi Bozdoğan havahava füzesi ile görüş ötesi havahava füzeleri entegre edilecek olsa da karşıdan F16, Rafale, Su35 gibi avcı uçakları varsa bir SİHA’nın yapacağı havahava görevleri çok sınırlıdır" diyen Hakan Kılıç, F4 ve F35 savaş uçaklarının yerini AKINCI TİHA'nın tam manasıyla dolduramayacağını belirtti.
Ancak havayer görevlerinde F16 savaş uçaklarının en büyük yardımcısının AKINCI TİHA olacağını aktaran Hakan Kılıç, "SOM seyir füzesinden MK serisi bombalara kadar her türlü mühimmatı taşıyan AKINCI özellikle karşıda ciddi bir düşman hava gücü tehlikesi yoksa artık F16’ların bile katılmasına gerek kalmayacak büyük harekatları tek başına yapabilecek kapasitede" dedi.
"Ancak AKINCI turbofan motorlu olacak olan MİUS veya Amerikan XQ58A gibi bir SİHA olmadığından ve henüz insanlık yapay zekada istenilen noktalara ulaşamadığından tek başına hava üstünlüğü veya CAS (hava devriyesi) yapacak bir hava aracı olmayacaktır. Dolayısı ile hava koruması için daima F16’lara ihtiyaç duyarken diğer yandan artık kendini belli bir noktaya kadar koruyacak havahava füzeleri de olacaktır. Ya da şöyle diyelim artık düşman SiHA’larını vurmak için de F16’lara ihtiyaç duymayacağız. Bir AKINCI göndereceğiz ve ister kısa menzilde isterse görüş ötesi yani orta menzilli havahava füzesi Gökdoğan’ı ateşleyen AKINCI hepsinin işini bitirip üssüne sağ salim dönebilecek." diyen Hakan Kılıç yazısında şu ifadelere yer verdi:
"Dolayısı ile F16AKINCI ikilisi havayer görevlerinde ve kısmi olarak AKINCI’nın feda edilebileceği yoğun hava çatışmalarında kendini yem yapan AKINCI sayesinde hava çatışmalarında önemli bir kuvvet çarpanı olacaktır. Şüphesiz teke tek karşı karşıya gelen bir AKINCI ile düşman savaş uçağı düşündüğümüz de savaşı uçağın pilotunun kaybetmesi için çok dikkatsiz veya eğitimsiz olması hatta biraz aptal seviyesinde yeteneksiz olması lazım ki zaten o zaman pilot olamazdı. Ancak örneğin 6 F16, 6 AKINCI’dan oluşan havahava füzeleri ile donanmış bir filonun karşısına çıkan düşmanın yapacağın en büyük hata AKINCI’yı küçümsemek olur. Çünkü şartlar çok farklıdır. Tüm filo aynı kabiliyette füze taşımaktadır ve insanlı ve insansız Türk filosu düşmanı hatalı angajman taktiklerine zorlayabilir, dikkatini dağıtabilir, tuzağa çekebilir ve daha pek çok havahava taktiği deneyebilir. Yani demek istediğim Türk F16’sı ile kıyasıya yüksek g’lerin çekildiği amansız bir dogfight’a giren düşman uçağı kendini bir anda AKINCI’nın görüş için kızılötesi görüntüleme (IIR) güdümlü Bozdoğan füzesinin menzili ve kilidinde bulursa orada füzeyi ateşleyen hava aracının AKINCI, F16, SU35, F35 hatta F22 olmasının hiçbir önemi yoktur. Artık iş işten geçmiştir.
Aynı şekilde F16’larla yoğun hava savaşı içindeki düşman filosu gerideki AKINCI’ların ateşleyeceği aktif radar güdümlü (AR) Gökdoğan füzelerine karşı zamanında JAMMING/ECM yani elektronik kaçmakurtulma yöntemlerini yapmayı istemeden veya mecburen ihmal etmesi büyük hata olacaktır. Dolayısı ile çift motorlu sofistike bir savaş uçağı bir SİHA tarafından vurularak tarihe de geçebilir. Nitekim birkaç yıl önce son derece demode bir Rus eski SAM füzesi ile vurulan ve düşen İsrail F16 savaş uçağı Suriye hava savunması ve SAM füzesini hafife alıp zamanında gerekli ECM/elektronik karıştırma taktiklerini yapmadığı için hem de İsrail üzerinde kendi sınırının 80 km üzerinde vurulmuştu."
Bir SİHA'nın havahava füzeleri ile bir savaş uçağını vurabilmesinin mümkün olduğunu belirten Hakan Kılıç, "SİHA’larda savaş uçakları için artık bir tehdittir. Tıpkı Suriye ve Azerbaycan’da Türk SİHA’larının dünyaya 'Artık tankların en büyük düşmanı SİHA’lardır' gerçeğini ispatladıkları gibi. Üstelik düşman SİHA ve helikopterlerinin AKINCI veya AKSUNGUR’dan atılacak havahava füzelerine karşı çok daha çaresiz olacaklarını unutmamak lazım. Diğer yandan gerek içinde pilot olmadığı için yakın hava savaşında dostdüşman unsurları ayrılmasının çok güç olacağı, çift yönlü datalink ile füzeleri güdülemesi gerektiği, hatta link16 gibi ağ merkezli harp teknolojilerine sahip olması gerektiği ve savaş uçaklarına göre çok yavaş olan SİHA’lardan ateşlenen füzelerin de fizik kanunları gereği ilk hızlarının düşman uçaklarından atılan füzelere göre düşük olacağı için menzil olarak da dezavantajlı olacakları unutulmamalıdır. Yani havahava savaşında SİHA’ların alacağı daha çok mesafe ve üreticilerin çözeceği daha çok sorun vardır." dedi.
Hakan Kılıç değerlendirmesinin devamında şunları söyledi:
"Diğer yandan keşif gözetleme, deniz karakol ve karadeniz hedeflerine karşı havayer, havasatıh görevlerinde kendini ispatlamış Türk SİHA’ları ve son örneği AKINCI bu görevlerde asla zorlanmayacaktır. Derin darbe istenildiğinde SOM seyir füzesini takıp düşman hattına yaklaşabildiği kadar yaklaşarak atacak, yüksek tahrip ve hedef hassasiyeti istendiğinde yani araç içindeki bir terör unsuru değil de bir sığınak veya radar mevzi vurulması gerektiğinden güdüm kiti uygulanmış MK serisi (halk dilinde uçak bombası) mühimmatı atabilecektir. Hatta TÜBİTAKSAGE’ni NEB (Nüfuz Edici Bomba) bile taşıyabilecek. Bu mühimmat ile 30.000 feet’de bile yani ağır olmasına rağmen uçabiliyor. Çünkü 20 metre kanat açıklığı ile devasa boyuttaki AKINCI’nın kalkış ağırlığı 6 ton’u geçebiliyor.
38.000 feet barajını geçen AKINCI 40.000ft irtifayı hedefliyor ve yakında ulaşacağı tahmin ediliyor. Bu irtifada 24 saat boyunca, 1.350 kg mühimmat veya faydalı yük ile kalması hedefleniyor. AKINCI sadece mühimmat taşımayacak. TB2 daha güçlü bir elektronik karıştırmaya karşı tedbir sistemi taşıdığını tahmin ettiğim AKINCI ayrıca ilan edildiği üzere elektronik destek podu, uydu haberleşme sistemleri, havahava radarları (AESA) , engel tespit radarı, sentetik açıklıklı radar (SAR) gibi çok daha gelişmiş faydalı yüklerle görev yapabilecek.
Bahar Kalkanı gibi bir harekatta AKINCI’yı hayal ettiğimizde çok fazla tank katili mühimmatla gezen 10 adet SİHA/TİHA’nın F16’ların korumasında düşman hava savunma ve zırhlı birliklerine göz açtırmayacağı bir tabloyu görmek zor değil. Ya da barış zamanı Ege’de keşif gözetleme yapan 24 saat havada kalan çok sayıda SİHA’mızla birlikte AKINCI Ege’de Yunan hava ve deniz kuvvetlerini saklanmak, saklamak, keşif, ISR ve IKK (İstihbarata karşı koyma) gibi hususlarda çok zor durumda bırakacaktır."
AKINCI TİHA'nın teknik özellikleri
Haberleşme Menzili: LOS & BLOS (LOSTactical LineofSight, BLOSBeyondLineofSight/ LOSTaktik Görüş Hattı, BLOSSATCOM uydu anteni tabanlı Stratejik Görüş Ötesi)
Kalkış ve İniş: Pist (Otomatik)
Seyir/Maksimum Hız: 130/195 Knots
Maksimum Kalkış Ağırlığı: 6.000 kg
Operasyonel Maksimum İrtifa: 40,000 feet
Havada Kalış: 24 saat
Faydalı Yük Kapasitesi: 1.500 kg
Kanat Açıklığı: 20 m
Faydalı Yük ve ISR: Simultane EO/IR/LD, Çok Amaçlı AESA Radar & SIGINT
Yükseklik: 4.1 m
Faydalı Yük/Mühimmatlar: Lazer Güdümlü Akıllı Bombalar, Füzeler, Uzun Menzilli Stand Off /MK/Mühimatlar (TEBERMK81/82, MAML, MAMT, MAMC, CİRİT, SOM, GÖKDOĞAN, BOZDOĞAN, UMTAS,OMTAS,LUMTAS, NEB,HGK, MK81/82/83/81,
Uzunluk: 12.2 m
İtki Tipi/Motor: 2 x 750 HP veya 2 x 450 HP Turboprop Motor