Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy, yarın Güzelyurt1 kuyusunda sondaj çalışmalarına yeniden başlayacak olan Yavuz sondaj gemisinin bölgeye geri dönmesi ve Doğu Akdeniz’de hidrokarbonlar konusunda yaşanan gelişmelerle ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Yavuz sondaj gemisinin Karpaz’dan sonra sondaj çalışmaları için ikinci görev yeri Güzelyurt1 kuyusu mevkine hareket ettiğini söyleyen Taçoy, buranın Ada’nın en güneybatı noktasında yer aldığını belirtti. Taçoy, Güzelyurt1’in GKRY’nin tek taraflı olarak ilan ettiği 13 parselden 7’ncisinin içerisinde bulunduğunu hatırlatarak, GKRY’nin burada İtalyan Eni ve Fransız Total şirketlerine ihale yöntemiyle araştırma yapma hakkını verdiğini ifade etti. Taçoy, bu bölgede çatışan sular varsa bile, Türk halkının buradaki haklarına sahip çıkabileceğini söyledi.

‘ÇAĞRILARIMIZA KRİZLE YANIT VERDİLER’

Rumların, Türk tarafının tüm ikazlarına ve "gelin bunları birlikte yapalım" çağrısına rağmen, hadlerini aştığına ve hala Türk tarafının önerilerine sıcak bakmadığına değinen Taçoy, "Yavuz’un Doğu Akdeniz’e doğru yola çıktığı perşembe akşamı yine bir krizle cevap verdiler ve dediler ki, ‘Hem Yavuz gemisini hem mürettebatını tutuklarız.’ Unutmasınlar ki Yavuz gemisi Türk donanmasıyla korunmaktadır" ifadelerini kullandı.

Türk tarafının araştırma ve sondaj gemilerinin özel bir şirketin gemisiyle karşı karşıya geldiği takdirde bir şey olmayacağını belirten Taçoy, bir donanmayla karşı karşıya gelse dahi Türk donanmasının zaten orada olduğunu, gerekli yanıtı vererek, Yavuz’un yanına kimseyi yaklaştırmayacağını vurguladı. Taçoy, Türkiye’nin gücünün Akdeniz’de hissedilir pozisyonda olduğunu ve Türkiye gibi güçlü bir devlet kararlılığını gösterdikçe buralarda hak aranabileceğini söyledi.

‘GÜZELYURT’TAN SONRA DA DEVAM EDECEK’

Yavuz ve Fatih’in almış olduğu görevin kararlılığının ocak ayına kadar devam edeceğini kaydeden Taçoy, şöyle devam etti: "Yavuz’un ocak ayına kadar yapacağı bu işlemden sonra yine bir dinlenme dönemi olacak. Bu dinlenme döneminden sonra bir başka lisanslanmış ve KKTC ile TPAO imzalanmış olan anlaşma çerçevesindeki bir başka parsele geçerek, çalışmalarına devam edecektir."

GKRY yönetiminin haddini bilmesi gerektiğinin altını çizen Taçoy, "KKTC yönetimi ve anavatan Türkiye’nin haklarını ihlal ediyor. Bu ihlalin sonucuna katlanacaktır. Karşı karşıya gelmeyle hiçbir şey olacağı yoktur. Onun için biz bu kararlılıkla yolumuza devam edeceğiz" dedi.

‘EASTMED BU HALİYLE MÜMKÜN DEĞİL’

Bakan Taçoy, Türkiye ve KKTC’nin içinde olmadığı Eastmed boru hattı projesiyle ilgili de şunları söyledi: "İsrail’den Kıbrıs’a, Kıbrıs’tan Yunanistan’a ve hatta İtalya’ya çekecekleri, yaklaşık 1500 metrelik bir boru hattıyla bunu taşıma arzusu içerisinde olduklarını söylüyorlar. Bu mümkün müdür? Buradan çıkacak doğalgaz o kadar fazla mıdır ki, bu kadar büyük bir yatırımı kaldırabilsin? Bence hayır. GKRY, Türkiye ve Avrupa’ya bir başka koridor alternatifi yaratarak, enerji koridorunu Türkiye’nin elinden almak istediğini gösteriyor. Eğer, İsrail, Mısır ve GKRY de dahil bu çevrede bulunan diğer ülkeler, elindeki doğalgazı satmak isterse bunu Kıbrıs Adası üzerinden Türkiye, Türkiye’den de doğalgaz boru hattı vasıtasıyla ilgili ülkelere, Avrupa’ya satabilecek noktada olduklarını kabul etsinler."

Doğu Akdeniz’de güvenli ortamın Türkiye ile sağlanacağının altını çizen Taçoy, Ada etrafındaki diğer ülkelerin elindeki doğalgazı da taşıyabilmek için en akıllıca işin, Türkiye’deki doğalgaz ve enerji koridorunu kullanarak, Avrupa’ya ulaşmak olduğunu kaydetti.

ABD YİNE BURNUNU SOKTU

Türkiye’nin sondaj çalışmaları nedeniyle Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis’in yardım çağrısına ABD’den yanıt geldi. ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Atina’da Miçotakis ile yaptığı görüşmenin ardından Türkiye’yi hedef alan bir açıklama yaptı.

Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki faaliyetlerinin yasadışı olduğunu iddia eden Pompeo "Akdeniz’deki enerji kaynaklarının keşif çalışmalarının kurallar kapsamında yapıldığından ve hiçbir ülkenin Avrupa’yı esir tutamadığından emin olmak istiyoruz" diye konuştu.

"Türklere yaşadışı sondajın kabul edilemez olduğunu bildirdik" diyen Pompeo, "Her şeyin hukuka göre işlediğinden emin olmak için gerekli diplomatik hamleleri yapmaya devam edeceğiz" ifadelerini kullandı. Gerilimi azaltmak için tüm taraflarla bir araya gelmeye çalıştıklarını ifade eden ABD Dışişleri Bakanı, herkesin kabul edeceği bir sonuç elde etmek için çaba sarf ettiklerini dile getirdi.