Kamu kurumlarına baskına giden, ‘siyasi cinayet’ iddiasında bulunan, bürokratlara 'Emri dinlemeyin!' diyen, Anayasa’yı, seçimleri, hükümet ve yargıyı gayrimeşru ilan eden Kılıçdaroğlu, bu kez de 'Elektrik faturası ödemeyeceğim.' dedi. Açıklama, Kandil ve HDP’nin sık sık yaptığı ‘sivil itaatsizlik’ ç


AYDINLIK / ANKARA

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu önceki akşam yeni bir video paylaştı. Daha önce Anayasa, yargı ve hükümetin meşru olmadığını savunan, yabancı elçilere mektup yazarak Türkiye’yi şikayet eden Kılıçdaroğlu, son videosuyla çıtayı bir adım daha yükseltti. Kılıçdaroğlu video mesajının sonunda, “Bu geceyi şu iki çift söz ile kapatayım. Erdoğan 31 Aralık’ta imzaladığı zamları geri çekinceye kadar ben bugünden itibaren gelecek hiçbir elektrik faturamı ödemeyeceğim. Bu da böyle biline.” ifadelerini kullandı.

Sözleri birçok kesimde tepkiyle karşılanan Kılıçdaroğlu’nun açıklamasının topluma bir çağrı anlamına geldiği savunuldu, bu girişimin Türkiye’de kaos ortamı yaratma amaçlı olduğu iddia edildi. Kılıçdaroğlu’nun “Faturamı ödemeyeceğim” çıkışı CHP’de de fazla karşılık bulmadı. CHP’liler yüksek faturalara karşı yurdun her yerinde eylemler yapıldığını hatırlatarak, “Genel Başkan biraz dikkatli olmalı. Bu tür dönemlerde toplumda tepki çekecek açıklamalardan kaçınılmalı. Fatura ödememe gibi bir yöntem her şeyi karmakarışık yapar” dediler. CHP’nin bir kurultay delegesi de Aydınlık’a yaptığı açıklamada, Kılıçdaroğlu’nun ne yapmaya çalıştığını partide kimsenin anlamadığını bildirdi.

Kılıçdaroğlu’na “Millet İttifakı” ortağı İyi Parti de itiraz etti. İyi Parti Genel Başkan Yardımcısı Bahadır Erdem, Habertürk TV canlı yayınında kendisine yöneltilen "Kılıçdaroğlu gibi faturaları protesto edecek misiniz" sorusuna "Ben sayın başkanımı biliyorsam, başkanım kanuna aykırı hiçbir şey kendi de yapmaz, söylemez ve tavsiye etmez. Ödenmesi gereken fatura ödenecektir." yanıtını verdi.

AK PARTİ: KILIÇDAROĞLU PROVOKASYON PEŞİNDE

CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun 'elektrik faturasını ödemiyorum' açıklamasına Ak Parti’de tepki gösterdi. Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, “Provokasyon şeklinde yapılan bir açıklama.” ifadelerini kullandı.

Ak Parti Meclis Grup Başkan Vekili Bülent Turan da u ifadeleri kullandı: "Zor bir süreçten geçiyoruz. Tüm dünyada enerji fiyatlarında bir artış var. Devletimiz bunu milletimize en asgari yansıtmak için adımlar atıyor. Eleştiri/öneri baş tacı; ama siyasi sorumluluk makamındaki birinin dili/önerisi bu mu olmalı? Belli ki Kılıçdaroğlu provokasyon peşinde!"

'BİLET ALMIYORUZ DENİRSE...'

Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı, İnsan Hakları Başkanı Dr. Leyla Şahin Usta da şöyle tepki gösterdi: “Milletimizi açıkça provokasyona teşvik etmiştir. Bu zihniyetle İBB’deki zamlar sonucunda İstanbullu vatandaşlarımızın, ‘otobüslere, metrobüslere, vapurlara bilet almadan biniyoruz’ şeklinde bir kaos çıkarması durumunda bunu nasıl engellemeyi düşünüyorlar? Kemal Kılıçdaroğlu, bulunduğu görevin sorumluluğunu taşımak yerine açıklamalarıyla ülkemizi ve milletimizi kaosa sürüklemektedir.”

EMEKLİ ASTSUBAYDAN TEPKİ

Türkiye Emekli Astsubaylar Platformu Yöneticisi Yılmaz Demir Özçelik de Kılıçdaroğlu’nun çağrısına karşı bir açıklama yayınladı: Sayın genel başkan; size Devletimize karşı isyan etmeniz, başkaldırmanız, hukuk dışı davranışlarda bulunmanız, halkı devlete ve kanunlara karşı itaatsizliğe sevk etmeniz için değil, bilakis hukuk, anayasa ve kanunlar çerçevesinde, cumhuriyet ve demokratik değerlere sahip çıkmanız için oy verdik. Dün, bir sosyal demokrat olarak, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde size oy vermeyi düşünüyordum ancak bugün böyle düşünmüyorum çünkü siz siyasilerin son zamanlarda halkın sizlere teveccühünü hoyratça heba ettiğinizi düşünüyorum.”

VATAN PARTİSİ: SORUMLU DAVRANMALI

 

Eski TBMM Başkan Vekili ve Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Hasan Korkmazcan elektrik faturaları ve Kılıçdaroğlu’nun “fatura ödemeyeceğim” çıkışını Aydınlık’a değerlendirdi. Elektrik zammı ve arızaların ülkemizdeki enerji güvenliğinin ne kadar kırılgan olduğunu bir kez daha ortaya çıkardığını kaydeden Korkmazcan şunlara dikkat çekti: “Tablo açıktır. Enerji güvenliği türetilmiş tekellerin ve onların taşeronlarının insafına kalmıştır. Üretim, iletim, dağıtım zincirinin bütünlük içinde ve düzenli çalıştırılması güvenliğin birinci şartıdır. Türkiye’de bu yapı özelleştirilme etiketi yapıştırılan şüpheli operasyonlarla dağıtılmıştır. Özelleştirilme süreci işletmeleri yenileştirme, tekelleşmeyi önleme, sermayeyi tabana yayma yeni kamu yatırımlarına kaynak üretme ve rekabete dayanıklı üretim sağlama gibi amaçlarla başlatılmıştır. Bu amaçlar yasal zorunluluk olarak belirlenmişti. ÇillerKarayalçın, İMFKemal Derviş, GülBabacan yönetimleri özelleştirme uygulamalarını yasa dışı yağmalama yöntemine dönüştürdüler.”

'KÖKTEN ÇÖZÜM KAMULAŞTIRMADA'

Artık bu güvenliksiz, verimsiz ve kalitesiz enerji sistemine son verilmesini isteyen Korkmazcan şunları söyledi: “Vatandaş ehliyetsiz işletmecilerin ticari ahlak dışı uygulamalarından kurtarılmalıdır. Sorunun kökten çözümü enerji üretim, iletim ve dağıtımının derhal kamulaştırılmasıdır.

“Kaynak sadece muvazaalı taşeronlaşmalarla, kayıt dışılıkla vergi temerrütleriyle sızdırılan kaçakları önlemekle bile sağlanabilir. Kasıtlı temerrütlerle vergi kaçırmayı alışkanlık haline getirenlere teferru işlemiyle (el koyma) karşılık verilebilir. Ülkemiz bir yandan terör örgütleriyle yürütülen işgal girişimleriyle, diğer taraftan insanlığa yönelik emperyalist saldırılarla mücadele etmektedir. Türkiye Cumhuriyeti olağanüstü saldırıların hem hedefi hem de insanlık direnişinin  öncüsü konumundadır. Bu süreçte kararsızlık, gevşeme, oyalanma en kötü kararlardan daha ağır sonuç doğurur. Bütün siyasi aktörlerden milli direnişimizin mevzisinde bulunmalarını beklemek hakkımızdır. Bunun ilk adımı anayasaya, yasalara ahlak kurallarına sadakattir.”

Korkmazcan, Kılıçdaroğlu’nun çıkışı ile ilgili de şu görüşleri dile getirdi:

“Bir parti liderinin çözüm için borç ödememe yöntemi ödemesi ne karşı karşıya olduğumuz tehditlerle, ne de milletimizin iş ahlakıyla bağdaşır. Ödemiyorum diyene bizim esnafımız dükkan kapattırır. Kendi aralarında çarşıda barındırmaz. Siyasilerimizi daha sorumlu, daha dikkatli, etik değerlerimize daha saygılı olmaya çağırıyoruz. Bu türlü siyasi söylemler öneren çevrelerindeki danışman ve siyaset koçlarını da daha dikkatli seçmelerini tavsiye ediyoruz.”

BAHÇELİ: SİVİL İTAATSİZLİK

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Twitter hesabından CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na sert sözlerle yüklendi: “Dün akşam yine kameranın karşısına geçip 'elektrik faturasını ödemeyeceğini' ifade ve iddia etmiş. İlk olarak bu bir tercihtir, ikinci olarak ve daha vahimi sivil itaatsizlik maskesi altına iliştirilmiş bir isyan denemesidir. Bu tehditkâr meydan okumaya göz yumulamaz.

“Faturayı ödemezse elektriği kesilmelidir. Günü geldiğinde kuzu kuzu ödeyeceğini, tam tersi bir gelişme olursa milletin bunu ödettireceğini biliyor ve inanıyoruz. Yine de karanlıkta kalmasına gönlüm razı olmuyor. Vicdanı karanlık olsa da, evinin karanlığa gömülmesine üzülürüm.

Bu kapsamda, her il teşkilatımızın Kılıçdaroğlu'na bir kandil göndererek aydınlanmasına yardımcı olmasını bekliyor, bu talimatımı paylaşıyorum. Nasıl olsa Kandil'e yabancı değildir, nasıl olsa Kandil'in köhne ışığıyla yolunu bulmaya çalıştığını görmeyen de kalmamıştır.”

KANDİL VE HDP’DEN ÇAĞRI

PKK yöneticileri elektrik zamları ile ilgili olarak örgüte gönderdiği talimatta sivil itaatsizlik eylemleri başlatmalarını istemişti. HDP’nin Örgütlenmeden Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Özlem Gündüz imzasıyla örgütlere gönderilen talimatta da sivil itaatsizlik eylemleri için çağrı yapılmıştı. Örgütlerin parti amblemi olmadan sahadaki eylemlere katılmaları istenmişti. Kılıçdaroğlu’nun da bu açıklamalar sonrasında çıkış yapması zamanlamasıyla dikkat çekti.