Akıncı’nın seçimlerden önce nasıl olursa olsun görüşmeleri başlatmak için Anastasiadis ile kurduğu tuzak akamete uğratıldı, çökertildi…
*

Akıncı, seçimlere görüşmeler devam ederken girmesinin kendisine avantaj sağlayacağını biliyordu.

Amacı, nasıl olursa olsun görüşmeleri başlatmak, seçimlerde halka “beni seçin ki bıraktığım yerden devam edeyim, çözümü sağlayım” demekti…

Anastasiadis’te zihniyet değişikliği olmadığını bile bile görüşmek istedi…

9 Eylül buluşmasında görüşmelerin başlaması için gerekli olan referans şartları üzerinde mutabık kaldılar… Belgede 3 husus yer alacaktı:

EroğluAnastasiadis’in imzaladığı 11 Şubat 2014 belgesi

Görüşmelerde üzerinde anlaşılan tüm hususlar

Guterres belgesi

“Görüşmeye hazırız” diyerek Lute’ye “gel” dediler…

Lute biriki günde referans belgesini hazırlayıp Guterres’e götürecekti… O da New York’ta 3’lü görüşme yapacak, ardından görüşmeleri başlatacaktı…

Lute 6 gün kaldı, ilk 4 turda 3 şartın yer aldığı referans belgesini hazırladılar…

Anastasiadis’in bir şartı vardı:

Sondajlara ve Maraş’ı açma çabalarına son verilecek… Rum tarafı da hidrokarbon gelirlerinden Kıbrıs Türklerine nüfusları oranında pay verecek…
Akıncı itiraz etmedi, Anastasiadis’in önerisini aldı ve referans şartları taslak belgesiyle birlikte Türkiye’ye gönderdi…

Türkiye ise, (Akıncı hükümetle Dışişlerini dışladığı için), “hükümet ve Dışişleri Bakanı acaba ne diyor?” diye belgeleri KKTC’ye gönderdi…

O an kıyamet koptu.

Başbakan ve Dışişleri Bakanı, eski müzakerecilerle birlikte belgeleri değerlendirdiler.

Vardıkları sonuç, Anastasiadis’in hidrokarbon önerisinin kendi egemenliğini dayatmayı amaçlayan “gayrı ciddi ve kabul edilemez” olduğu idi…

Referans belgesi taslağı ise siyasi eşitliği, etkin katılımı, takvimi içermediği ve garantörlüğü yeniden pazarlık konusu yaptığı için eksikti. Taslak zemininde görüşmeler başlarsa, bu konular referans belgesinde anlaşılmış hususlar olarak yer almadığı için bizi yeniden kısır döngüye ve uzayıp giden sonuçsuz görüşmelere sokacaktı.

Dışişleri Bakanı Özersay hükümetin itirazlarını yazılı olarak Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’na iletti.

Bunun üzerine  “referans şartlarında siyasi eşitliğin, etkin katılımın, takvimin, tüm çözüm modellerinin görüşülebileceğinin önceden kabulünün gerektiği, garantörlüğün müzakere konusu olmadığı, görüşmelerin kaldığı yerden başlayamayacağı ve Anastasiadis’in hidrokarbon önerisinin kabul edilmediği”  bildirildi…

Akıncı, talep haklı olduğu için itiraz edemedi…

Lute ile 2 tur daha görüşme yaparak bu hususların referans belgesinde yer almasını istedi… Ayrıca Rum tarafı hidrokarbon faaliyetlerine son vermediği sürece sondajlara ve Maraş’ın açılması faaliyetlerine devam edileceğini belirtti.

Anastasiadis, siyasi eşitlik, etkin katılım ve takvimin anlaşılmış husus olarak belgede yer almasını reddetti. Bunun olması için garantörlüğün iptalini ( sıfır asker, sıfır garanti) şart koştu.

Ve ipler koptu…

Akıncı’nın seçimlerden önce nasıl olursa olsun görüşmeleri başlatmak için Anastasiadis ile kurduğu tuzak akamete uğratıldı, çökertildi…

Rum basını bunları açıkladı…

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’nun KKTC’de yaptığı açıklamalarda da bu hususlar satır aralarında anlatıldı…

Akıncı, siyasi eşitliği, etkin katılımı, takvimi önceden kabul ettirmeden, seçim hesabıyla görüşmeleri başlatmak istediği için deşifre oldu, suçüstü yakalandı…

O nedenle Türkiye’ye diklenip ucuz kahramanlık yapamadı…

Durum budur…

Artık ABD’ye torun bakmaya gideceği Nisan 2020’ye kadar görüşme yoktur…

Az kaldı Akıncı’nın seçim hesaplarının kurbanı olacaktık…

Uçurumdan döndük!

Sabahattin İsmail

11 Eylül 2019