“PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın sağlık sorunları hakkında İmralı’ya bağımsız bir doktor heyeti talep etmesinin ardından Türk Tabipler Birliği (TTB) Öcalan’ın sağlık kontrollerini yapmak üzere İmralı Adasına gitmek için Adalet Bakanlığına başvurdu.
TTB Merkez Konseyinin aldığı karar doğrultusunda TTB avukatlarının dilekçeleri Adalet Bakanlığı’na önceki gün sunduğu öğrenilirken, Adalet Bakanlığının başvuruya ne zaman yanıt vereceği ise önümüzdeki günlerde belli olacak.”
“PKK Lideri Öcalan’ın kardeşi Mehmet Öcalan, Abdullah Öcalan’ın sağlık durumu için avukatları aracılığıyla müracaatta bulunduklarını belirtirken, DTK Eşbaşkanı Tuğluk da “İmralı’ya acilen bir doktor heyeti gitmelidir” diye konuştu.
**
TTB Merkez Konseyinin PKK yapılanmasının temel ayaklarından biri olan Demokratik Toplum Kongresi (DTK) ile birlikte APO için devrede olması TTB yönetim yapısını yakından bilmeyenler için şaşırtıcı olabilir ama bizim için hiç de şaşırtıcı değil. Narkoterör örgütü PKK’nın elebaşı bebek katili APO’nun sağlık gerekçeleri ileri sürülerek serbest bırakılmasına ilişkin girişimler BOP çerçevesinde dayatılan “Özgür Kürdistan” tezgahında yeni bir aşama. Bu küresel oyunda rol alan yabancı ve yerli aktörler de yazılan senaryonun gereğini yerine getiriyor kararlılık ve istikrarla..
MHP Milletvekili Yusuf Halaçoğlu’nun, “Öcalan doktor raporu ile serbest bırakılacak. Kardeşinin açıklamaları bunu gösteriyor” sözlerinin ardından Celal Talabani’nin lideri olduğu Irak Kürdistan Yurtseverler Birliği’nin resmi internet sitesi Pukmedia’da aynı konuda bir haber yer aldı. Bu haberde, Türkiye’de son günlerde bazı hasta tutuklu ve hükümlülerin sağlık raporları ile cezaevlerinden çıktığı ve infazlarının ertelendiği belirtilerek, İmralı Adası’nda bulunan Abdullah Öcalan’ın da doktor raporları ile cezaevinden çıkacağı ileri sürüldü. PKK’nın bu amaçla yeniden Abdullah Öcalan’ın serbest bırakılmasını gündeme getirip çalışma başlattığı belirtilen haberde, KCK sözcülerinden Diyar Kamişlo’nun konu ile ilgili açıklamalarına da yer verildi.
Şimdi tekrar TTB’nin oyundaki rolüne dönelim. TTB Merkez Konseyi böylesi kritik bir konuda karar alıyor ve TTB avukatları APO ile ilgili dilekçeyi Adalet Bakanlığı’na sunuyor. TTB bu konuda neden tabip odalarını ve üyelerini bildirmiyor da haber PKK’nın yayın organı Özgür Gündem’de manşet olunca kamuoyunun ve dolayısıyla da hekim örgütlerinin ve hekimlerin haberi oluyor.Dahası TTB’nin internet sitesinde neden bu konuyla ilgili en ufak bir açıklama yok?
TTB yöneticilerinin bir kendilerine bağlı odalara, uzmanlık derneklerine, hekimlere gösterdiği yüzü bir de PKK yayın organı Özgür Gündem’de büyük bir coşkuyla manşet yapılan APO’nun serbest kalması operasyonunda üstlendiği roller gibi gizli saklı ikinci bir yüzü olduğundan mı?
TTB Yöneticilerinin bu oldubittisine karşı yapılması gereken ivedilikle bir olağanüstü kongre toplanarak bu operasyondaki rolünün hesabının sorulmasıdır. Bakalım tabip odaları bu hesaplaşmayı yapabilecek mi, yoksa yine TTB Merkez Konseyin dayatmalarına seyirci mi kalacak? Hep birlikte göreceğiz.
Dr. Ali Rıza Üçer
İLK KURŞUN