AYKUT DİŞ / ANKARA
Areda Survey Araştırma Şirketi, Türk Milleti’nin Rusya’nın Ukrayna’ya müdahalesi ve NATO’ya bakışıyla ilgili yaptığı anketin detaylarını Aydınlık’la paylaştı.
Areda Survey Genel Müdürü Yusuf Akın, şirket olarak düzenli aralıklarla Türk Milleti’nin Batı ve NATO’ya bakışını ölçtüklerini, özellikle ABD ve NATO’ya yönelik büyük bir güvensizlik olduğunu belirtti. Akın, bulguları ve görüşlerini Haziran 2021, Şubat 2022 ve Mart 2022’deki çalışma sonuçlarından örneklerle anlattı. Akın, ‘NATO artık tehdit sınıfına koyuluyor.’ dedi. Akın, her birine Türkiye genelinde ortalama 2 bin kişinin katıldığı anketlerin, kantitatif araştırma yöntemlerinden CAWI (Bilgisayar Destekli Web Anketi) yöntemiyle yapıldığını bildirdi.
GÜVENSİZLİK YÜZDE 70’TEN YÜZDE 90’A ÇIKTI
Yusuf Akın, arka arkaya yaptıkları çalışmaların birbirini doğruladığını, Türk Milleti’nde Batı bloğuna karşı duyulan güvensizliğin kesin bir olgu olduğunu aktardı. Akın, ‘NATO’ya güven zaten zayıftı ama Mart anketimizde bunun zirveye ulaştığını gördük.’ dedi. Akın şöyle konuştu:
“Özellikle ABD, Avrupa ülkeleri, NATO ve AB’ye bakışta kamuoyunda ciddi bir güvensizlik var. Bu merkezlerin tutarsız olduğu yönünde net bir kanı var. Geçmiş araştırmalarımızda da bunu görüyorduk fakat RusyaUkrayna hattında hareketliliğin başlamasıyla oranların çok yükseldiğini gördük. Örneğin, Haziran 2021’de yaptığımız araştırmada yüzde 70,4 Türkiye’deki NATO üslerini bir güvenlik tehdidi olarak görüyordu. NATO’nun olası bir savaşta Türkiye’nin yanında yer almayacağına inananların oranı yüzde 78.3’tü. Mart 2022’de yaptığımız araştırmada benzer bir soru olarak “NATO’nun Türkiye’yi koruyabileceğini düşünüyor musunuz” dediğimizde yüzde 90,8’in “Hayır” cevabını verdiğini gördük. Yüzde 12,5’lik bir artış gerçekten çok ciddi bir artış.”
‘UKRAYNA’YI KIŞKIRTTILAR YARI YOLDA BIRAKTILAR’
Akın, araştırmada RusyaUkrayna geriliminde ABD ve Avrupa’nın rolüyle ilgili sonuca da işaret etti.
“Şubat 2022’deki araştırmamızda vatandaşlarımıza RusyaUkrayna geriliminde Avrupa ve ABD’nin rolünü sorduğumuzda yüzde 82,62 ‘Ukrayna’yı kışkırtıp yarı yolda bıraktılar’ cevabını verdi.” dedi. Akın NATO’nun ABD güdümündeki vasfının da millet tarafından iyi bilindiğini ekledi.
‘TÜRKİYE SAVUNAMAZ’, ‘RUSYA TEHDİT’ DİYENLERDE MİLLET İTTİFAKI DETAYI
Akın, araştırmanın seçmen tabanlı sonuçlarında Millet İttifakı bileşenlerinin cevaplarına dikkat çekti. Akın şöyle devam etti:
“Yine aynı araştırmamızda yüzde 77,9 ‘Türkiye Ukrayna’nın durumuna düşerse kendini savunabilecek durumdadır’ diyor. Savunamayacak olduğunu düşünenler içinde Millet İttifakı bileşenlerinin daha fazla olması göze çarpıyor. Dikkat çeken bir diğer detay da milletimizin Rusya’yı NATO’yla bir görmediğidir. Rusya’yı Türkiye’ye tehdit görenlerin sayısı NATO’ya göre kamuoyundaki propagandanın aksine daha düşüktür. Oranlar makul seviyede gelişiyor. Çok güçlü bir tehdit olarak algılanmıyor. ‘Rusya’nın Ukrayna saldırısından sonra Türkiye’nin de güvenliğinin tehdit altında olduğunu düşünüyor musunuz’ sorumuzu yüzde 45 ‘Hayır’ şeklinde yanıtlamıştır. Yine burada da Millet İttifakı bileşenlerinin AK Parti ve MHP’lilere göre Rusya’ya daha karşı olduğunu gördük.”
Akın, Türkiye’nin dış politikasının vatandaş tarafından desteklendiğini kaydederek ‘Güçlü Devlet’ ihtiyacının hissedildiğinin altını çizdi. Akın sözlerini şöyle tamamladı:
GÜVENSİZLİĞİN KAYNAĞI NATO’NUN TÜRKİYE KARŞITLIĞI
“Güvensizlik kaynağının ABD ve AB bloğunun Türkiye’ye karşı tutarsız tavırları olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Yukarıda da belirttim tehdit sınıfına koyuluyor artık. Kamuoyu Batı bloğunun Türkiye’nin bağımsız politikalarına karşı takındığı olumsuz tavırlara tepki duyuyor. Tepkinin başında özellikle 15 Temmuz darbesinde NATO üslerinin kullanılması, müttefik Amerika’nın PKK/ PYD’ye verdiği açık destek gibi olaylar geliyor. Vatandaş ‘Ben vejetaryen olsam da bu boğa bana saldırır’ bilinciyle devletinin güçlü olmasını istiyor. Bu bakımdan da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın politikaları destek görüyor. Örneğin, Şubat’tan Mart’a bir ayda Türkiye’nin tarafsızlık politikasına destekte yüzde 12,1’lik bir artış var. Mart 2022’de yüzde 69,9 Türkiye’nin tarafsızlığını doğru buluyor. Yine aynı araştırmada yüzde 89,9’un Türkiye’nin tarafsızlığa devam etmesi gerektiğini düşünüyor. ‘RusyaUkrayna sorununu hangi lider çözer’ diye sorduğumuzda yüzde 44,6’yla Cumhurbaşkanımız Erdoğan önde çıktı. Burada ABD Başkanı Joe Biden yüzde 3,1. Fransa Başkanı Macron ise yüzde 0,1.”
‘VATAN PARTİSİ’NİN MÜCADELESİ TÜRKİYE’Yİ AYDINLATTI’
Vatan Partisi Genel Sekreteri Özgür Bursalı, Türk Milleti’nin NATO’ya güvensizliğinin yüzde 90’ı geçmesini ‘Bu sonuç aynı zamanda Asya’ya yönelişin halka dayandığının bir ispatıdır.’ diyerek değerlendirdi. ABD ve NATO gerçeğinin anlaşılmasında Vatan Partisi’nin rolüne dikkat çekti.
Areda Survey’in NATO’ya bakışla ilgili bulgularını yorumlayan Vatan Partisi Genel Sekreteri Özgür Bursalı, Türkiye’nin Batı bloğu açısından Rusya’yla bir görüldüğünün altını çizdi. Bursalı, “Türk Milleti kendisine yönelen tehdidi çok sade, yalın ve güçlü bir şekilde saptıyor. Anket sonucu çok açık: Bu Milleti aldatamadılar.” dedi.
Sonuçları diğer kamuoyu araştırmalarıyla birlikte ele alan Bursalı, Asya’ya yönelişin doğrulandığını ifade etti. Bursalı, Vatan Partisi’nin 50 yılı aşkın süredir Gladyo’ya karşı yürüttüğü kararlı mücadelenin Türkiye’yi aydınlattığını dile getirdi.
‘DENGE YOK GELECEK TERCİHİ VAR’
Özgür Bursalı, Areda Survey’in anketiyle ilgili şöyle konuştu: “70 yıllık ‘Küçük Amerika’, NATO süreci ve özellikle 2014 sonrası Türkiye’nin Atlantik’ten kopuş süreciyle halkımız NATO’yu tecrübelerine dayanarak reddediyor. Etrafımızdaki ABDNATO namlularını görüyor. Kaos, şiddet ve hükümeti devirme planlarını saptıyor. Bu sonuç aynı zamanda Asya’ya yönelişin halka dayandığının bir ispatıdır. Bakınız burada bir ‘denge’ yok, Türkiye’nin geleceğini tercih etme iradesi var. Areda Survey’in anketinden de görüldüğü üzere Türk Milleti kendisini tehdit eden kuvveti çok sade bir şekilde saptıyor.”
‘NATO TÜRKİYE’Yİ RUSYA GİBİ GÖRÜYOR’
Bursalı, sonucun %90.8 gibi büyük bir farkla çıkmasının sebebini NATO’nun Türkiye’ye silah göstermesi olarak kaydetti. Vatan Partisi’nin antiemperyalist mücadelesinin rolünü hatırlatan Bursalı sözlerini şöyle sürdürdü:
“Öncelikle NATO, bir güvenlik örgütü değil. NATO, NATO’ya üye olan üyeleri kontrol etme örgütüdür. 1952’den bu yana NATO’nun Türkiye’deki operasyonları bunu kanıtlamaktadır. Türkiye, NATO açısından Ukrayna konumunda değil, Rusya konumunda. NATO açısından Türkiye, en önemli tehdit. Çünkü Türkiye 2014’ten sonra silahlı olarak NATO’nun bölgemizdeki planlarını bozmaktadır. Bu anket aynı zamanda NATO’ya karşı alınması gereken tavrı da göstermektedir. Türkiye, NATO tehditlerine en iyi cevabı NATO’dan çıkarak ve fiili durumda Rusya’yla ortak iş birliği geliştirerek sağlar. Milletimizin emperyalist güçlerin ve araçların gerçek yüzünü görmesinde ferasetinin yanında Vatan Partisi’nin 50 yılı aşkın bir zamandır yürüttüğü Türkiye’yi savunan kararlı devrimci mücadelenin da payı var.”
‘NATO’NUN SON PERDESİNİ SEYREDİYORUZ’
Deneyimli siyasetçi, Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve TBMM E. Başkanvekili Hasan Korkmaz, Areda Survey’in araştırma sonuçlarını değerlendirdi. Güvensizliğin haklı sebeplere dayandığını bildiren Korkmazcan, NATO’nun tarihin her döneminde bir Amerikan saldırı örgütü olduğunu vurguladı. “NATO’nun barış imzaladığı düşmanlarıyla, müttefikleriyle ve özellikle Türkiye’yle ilişkilerinde her türlü ahlak ve hukuk değerini defalarca çiğnediği biliniyor.” dedi.
‘MİLLET HAYDUTU TANIYOR’
Korkmazcan Türk Milleti’nin düşmanın farkında olduğunu söyleyerek, Vatan Partisi’nin 17 Şubat 2022 tarihli NATO Kararı’nın yakın zamanda hayata geçeceğini öne sürdü. Korkmazcan şöyle konuştu:
“NATO’ya güvensizliğin Türk vatandaşları arasında rekor düzeye ulaştığı ortadadır. Bu gerçek, ABD emperyalizminin son yetmiş beş yılda Türkiye’de başarmaya çalıştığı gizli işgalin bittiğini kanıtlamaktadır. NATO’nun bir savunma kurumu olarak değil, aksine ABD halkı dahil, bütün milletlerin birikimlerini hedef alan bir saldırı aracı olarak kurgulandığı defalarca ortaya çıkmıştır. Açıklanan CIA belgeleri ve ABD başkanlarından Eisenhower’ın silah üreticileri başta olmak üzere karanlık lobiler hakkındaki uyarıları NATO içinden yayılan tarihi kanıtlardır. NATO emperyalist haydutluğun yeraltı gücüdür. Terör örgütleriyle ve her türlü kural dışı yöntemlerle milletlerin içten çökertme organizasyonlarını kullanırken NATO, kendisi küresel bir haydut kimliğine büründürülmüştür.”
‘NATO DÜNYA BARIŞINA TEHDİT’
Korkmazcan sözlerini şöyle tamamladı:
“Merkezindeki sapkın ideolojilerin yörüngesini insanlık düşmanı bir proje olarak belirlediği NATO, artık dünya barışına en büyük tehdit konumundadır. ABD yönetiminin NATO varlığını kendi haydutluk eylemleri için araçsallaştırdığı son perdeyi seyrediyoruz. Türkiye’de hala NATO’ya yüklenen bu işlevin üstünü örtmeye çalışanlar, sadece ABD’nin son yetmiş beş yılda devşirdiği, kimliklerinden kopardığı ve postallarına bağladığı zihinlerdir. Türk milleti, Johnson’ın mektubundan beri gerçeğin ayrımındadır. Vatan Partisi’nin 17 Şubat 2022 tarihli çağrısını en kısa zamanda hayata geçirecektir.”Aydınlık