Gıda Güvenliği Derneği tarafından yapılan “Gıda Kaybı ve Etiket Okuma Araştırması” sonuçları dün açıklandı. Hanelerde en fazla atığa dönüşen yiyecekler arasında yüzde 42 ile sebze ve meyve, yüzde 41 ile süt ve süt ürünleri yer alıyor. Ekmek konusunda ise tüketicilerin yüzde 87’si bayatlayan ekmekleri atmak yerine değerlendirmeye çalışıyor.
Araştırma, Nielsen Araştırma Şirketi tarafından Türkiye kent nüfusunu temsil eden 26 şehirde 1865 yaş arası bin 545 kişi ile görüşülerek yapıldı. Araştırmanın sonuçlarını Gıda Güvenliği Derneği Başkanı Samim Saner, dün bir basın toplantısıyla açıkladı.
Tüm dünyada insan tüketimi için üretilen gıdaların yüzde 30’dan fazlası; üretim, dağıtım ve tüketim aşamalarında kayıp veya atığa dönüşüyor. Bu da yıllık 1.3 trilyon dolar civarında finansal kayba neden oluyor. Araştırmaya göre “Son Tüketim Tarihi” (STT) ve “Tavsiye Edilen Tüketim Tarihi” (TETT) farkı net bilinmediği için tüketicilerin yüzde 72’si tüketilebilir gıdayı çöpe atıyor. Tüketicilerin yüzde 86’sı “Son Tüketim Tarihi”nin ne anlama geldiğini biliyor. Bu oran, “Tavsiye Edilen Tüketim Tarihi” için yüzde 26’ya düştü.
Gıda Güvenliği Derneği Başkanı Samim Saner; tat, koku ve görünüşüne bakılarak herhangi bir sorun tespit edilmeyen, TETT’si geçen gıdaları tüketmenin sağlık açısından riskli olmadığını söyledi. Son tüketim tarihi geçmiş gıdaların ise etiketinde yer alan tarihten sonra tüketilmemesi gerekiyor.
Hanelerin yüzde 49’u haftada iki veya daha sık gıda alışverişi yapıyor. Rapora göre, alışveriş listesi yapılmama gıda israfına yol açıyor. Tüketicilerin yüzde 41’i liste yapmıyor.
ETİKET ANLAŞILMIYOR
Araştırmaya göre, gıda paketlerinin üzerinde en çok incelenen bilgi yüzde 88 ile “Son Tüketim Tarihi/ Tavsiye Edilen Tüketim Tarihi”. Ancak tüketicilerin yüzde 62’si etiketlerdeki tarih bilgilerini anlaşılır bulmuyor. Tarih bilgisinin anlaşılır olmasının önündeki en büyük engel yüzde 55 ile “paketin üzerindeki rakamların okunaklı olmaması veya iç içe geçmesi”. Araştırmaya katılanlar tarihlerin paket üzerinde kolay bulunamamasını silik olmasını ve pakette birden fazla tarih olmasını kafa karıştırıcı buluyor.
Tüketicilerin paket üzerinde bilgilerini en çok okuduğu gıdalar ise yüzde 83 ile süt ve süt ürünleri, yüzde 64 ile et ve et ürünleri ve yüzde 55 ile dondurulmuş ürünler. Gıda kaybının en çok olduğu restoranlar ve otellerde her 10 tabak yemekten 4.5’i çöpe gidiyor. Evde ise her 10 tabaktan üçü çöpe atılıyor. Samim Saner, restoranlarda yemek yerken kalan yiyeceklerin paket yaptırılmasının bir alışkanlık haline gelmesinin israfı önleyeceğine dikkat çekti.
İsrafın önüne geçin
Gıda Güvenliği Derneği Başkanı Samim Saner; israfın önüne geçmek için tüketicilere şu önerilerde bulundu:
Alışverişe çıkmadan önce bir alışveriş listesi yapın.
Listenize bağlı kalın ve ihtiyacınız kadar alın.
Raf ömrü kısa olan gıdaları, belirlenen zaman içinde tüketmeyecekseniz almayın.
Alışveriş yaparken; et, kanatlı ve balık grubunu en son alın.
Buzluğa koyacağınız eti kullanacağınız büyüklüklerde paketleyip dondurun ve artan gıdaları nasıl donduracağınızı öğrenin.
Buzdolabınızın sıcaklığını ve buzlanmasını sık sık kontrol edin.
Buzdolabınızı sürekli düzenleyerek, uzun süredir bekleyen gıdaları tüketmek için öne alın.
Yumuşamış meyve ve sebzeler bozulmadıkça atmayın, değerlendirin.
Pişmiş sebzeleri değerlendirin. Onları çorba, püre veya salatalarda kullanın.
Yemekleri küçük porsiyonlar şeklinde ısıtıp, servisini yapın.