İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, FETÖ/PDY'nin Ege Bölgesi'ndeki finansörleri, yöneticileri ve sözde imamlarına yönelik yürüttüğü soruşturma kapsamında, örgütün 'Karşıyaka Eyalet İmamı' Akif Sarı, Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince takibe alındı.
Sarı, takip sırasında Bornova'da örgütün 'Çiğli Eyalet İmamı' Fatih Mehmet Arslan ile buluştu. Aylar süren takibin sonunda, 2020 yılı ocak ayında operasyon düzenlendi.
Operasyonda, aynı soruşturma kapsamında 2016 yılından itibaren aranan Yusuf Bekmezci ile Sarı ve Arslan yakalanıp, gözaltına alındı. Bekmezci, 23 Ocak 2020 tarihinde sevk edildiği adliyede tutuklandı.
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, Yusuf Bekmezci hakkında, 'Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs' suçundan hazırlanan iddianame, İzmir 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. İddianamede, hakkında 'ağırlaştırılmış müebbet' istenen Bekmezci'nin, örgüt içinde sözde 'kadim abi, irşatçı' gibi ifadelerle anıldığı, elebaşı Fetullah Gülen ile bizzat bağlı olan örgütün ilk mütevelli heyetinde yer aldığı, 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminin sorumluları arasında olduğu belirtildi. İddianamede, Bekmezci'nin, örgüt yapılanmasında il bölge ülke imamlarının dahi üstünde, manevi bir konumda olduğu, polis kayıtlarına göre 'Ege Bölgesi Alevi yapılanması sorumlusu' olarak bilindiği, ayrıca örgütle iltisaklı olan Türkiye'deki tüm vakıfların sorumlusu olduğuna dair bilgiler bulunduğu da kaydedildi.
"NEDEN BURADAYIM BİLMİYORUM"
Yusuf Bekmezci'nin yargılamasına İzmir 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün devam edildi. Duruşmaya tutuklu sanık Bekmezci ve avukatları katıldı. Tanıkların dinlendiği celsede ilk olarak A.B. konuştu. Bekmezci'yi üniversite yıllarından tanıdığını söyleyen A.B., "Bekmezci'yi örgütün otel programında sohbete geldiğini hatırlıyorum. Örgütün önde gelenlerinden olduğunu biliyorum" ifadelerini kullandı.
Bekmezci'yi yaptığı iş sebebiyle tanıdığını söyleyen A.Y. ise "Züccaciye işi yapıyorum. Bekmezci de geçmişte aynı işi yaptığı için kendisini tanıyorum. Örgüt elebaşı Fetullah Gülen ile yakın olduğunu duydum" dedi.
Savcının kendisi hakkında tutukluluk halinin devamı yönünde mütalaa vermesinin ardından konuşan Bekmezci, "Ticaretle uğraşıyorum. Yaşım 80'i geçti. İnsanlara değer veririm. Kimsenin kalbini kırmadım. Buraya niçin geldim, bilmiyorum" ifadelerini kullandı. Mahkeme heyeti, Bekmezci'nin tutukluluk halinin devamına karar verip, başka tanıkların dinlenmesi gerektiğine hükmedip, duruşmayı erteledi.
TERÖRİSTBAŞINA ÖVGÜLER DİZMİŞTİ: ÇEKTİM KENDİME, BOYUNLARINI, GÖZLERİNİ ÖPTÜM
Teröristbaşı Fetullah Gülen'e en yakın isimlerden olan Bekmezci, geçmiş yıllarda FETÖ'nün bir kanalında Gülen için, "Yanına vardım ayak uçlarını gördüm, içimden böyle bir his kabardı. Üstüne bir atladım, beni itti. Eli ellerime değdi. Yüksek voltlu bir cereyana kapılmışım gibi titredim. O heyecanla atladım üzerine, pazularından tuttum. Çektim kendime, boyunlarını, gözlerini öptüm. O zaman daha da acayipleştim. Ben alacağımı aldım, manevi bir gevşeme olunca ben de bıraktım" ifadelerini kullanmıştı. Bekmezci, geçen yıl ilk ifadesinde görüntüleri kabul etmemişti.
TERÖRİSTBAŞI GÜLEN: BEKMEZCİ'Yİ ÜZEN BENİ ÜZMÜŞ KADAR OLUR
Örgüt yapılanmasında il, bölge ve hatta ülke imamlarının dahi üstünde manevi bir konumda bulunduğu ifade edilen Yusuf Bekmezci'nin, örgüt içerisinde 'Kadim Abi', 'İrşatçı' gibi sıfatlarla tanındığı, örgüt lideri Fetullah Gülen'in en yakınlarından olup onunla birebir görüşebilen, örgüt elebaşı Gülen tarafından "Bekmezci'yi üzen beni üzmüş kadar olur" şeklinde sözlerle anılan, örgüt içi anlaşmazlıkları çözümleme noktasında söz ve talimatlarına itiraz edilemeyen, örgüt içerisindeki en tanınır, bilinir, önem verilen, saygı duyulan kişilerden olduğu ifade edildi.