Ahmet Hakan'ın yazısından ilgili bölüm şöyle:
CHP tarihinde bir ilk yaşandı.
İlk kez CHP’nin grup başkanvekilleri, seçimle değil Kemal Kılıçdaroğlu’nun atamasıyla seçildi.
Erdal İnönü zamanında, Murat Karayalçın zamanında, Deniz Baykal zamanında, Altan Öymen zamanında seçimle belirlenirdi grup başkanvekilleri.
*
Hatta şöyle bir olay bile yaşanmıştı:
Murat Karayalçın ile Aydın Güven Gürkan, genel başkanlık için yarışmışlar, kazanan Murat Karayalçın olmuştu.
Karayalçın’ın milletvekili olmaması nedeniyle CHP Grup Başkanlığı seçimi yapılmıştı. Aydın Güven Gürkan aday olup kazanmıştı. Sonuçta Karayalçın da Gürkan’la çalışmak zorunda kalmıştı.
CHP, işte böyle bir demokratik kültürden geliyordu. Bu kültürü yıktılar.
*
Merak ettiğim husus şudur: Seçimi bırakıp atama modeline geçen CHP’de, milletvekilleri bundan sonra ağızlarını doldura doldura nasıl “tek adam” eleştirisi yapacaklar? Yapsalar da ne derece inandırıcı olacaklar? Kendi dar egemenlik alanında “tek adamlık” uygulayanlar, egemenlik alanları genişleyince de “tek adam” olmayacaklar mı?