Taliban, 15 Ağustos’ta başkent Kabil’i ele geçirerek, Afganistan’da kontrolü sağladı. 20 yıl süren ABD ve NATO işgaline son veren Taliban liderliğinde Afgan halkı, şimdi önlerinde duran sorunları çözmek durumunda.
‘KADINLAR TOPLUMDA AKTİF OLACAK’
Taliban’ın devletlerarası ilişkilerden sosyal hayata kadar birçok önemli konuda büyük bir dönüşüm geçirdiği ortada. Öyle ki hemen her gün bir Taliban Sözcüsü ya da üst düzey yetkilisi, “Kadın haklarını koruyacağız” açıklaması yapıyor. Örgütün Sözcüsü Zabihullah Mücahit, geçen hafta yaptığı açıklamada şu önemli sözleri söyledi:
“Afgan kamuoyuna ve uluslararası topluma kadın haklarını ve basın özgürlüklerini koruma sözünü veriyoruz. Kadınların çalışmasına ve okumasına yönelik kısıtlamalar getireceğiz gibi söylemler tamamen yanlıştır. Kadınlar toplumda, İslam çerçevesinde oldukça aktif olacaklar.”(1)
‘KADINLARLA OMUZ OMUZA ÇALIŞACAĞIZ’
Taliban Sözcüsü Mücahit, bu açıklamadan sonraki gün yine kadın konusunda Taliban’ın teminatlarını şöyle anlattı: “Kadınlara ayrımcılık yapılmayacak. Afgan kadınları bizimle omuz omuza çalışacak.”
Sözcü Mücahit, Taliban’ın 20 yıl önceki eylemleri ile arada oldukça fark olacağını da açıkça belirtmekten kaçınmadı. Aynı gün yaptığı açıklamada kadın özgürlüğü kadar değer verdikleri bir başka konunun medya alanında olduğunu belirterek şunları dile getirdi:
“Kültürel çerçevemiz içinde medyaya bağlıyız. Özgür ve bağımsız medya, faaliyetlerine devam edecek.”
Ayrıca grubun, önceki hükümetlerde görev yapan, yabancılarla çalışan veya Afgan Ulusal Güvenlik Güçleri’nin bir parçası olan kişilere karşı insanların evlerine girme veya misilleme saldırıları gerçekleştirme planının olmadığını söyledi. Taliban yetkilileri, bir komisyon kurulduğunu ve ülkede kadınerkek tüm yurttaşların bu süreçte yaşadığı ayrımcı eylemleri bu komisyon üzerinden direkt Taliban’a iletmelerini talep etti.
‘AFGAN KADINLAR ZORLA EVLENDİRİLECEK’ YALANI
Muhammed Sühel Şahin ise Taliban’ın bir diğer sözcüsü. Son bir haftada Türkiye, İran, Çin ve Hindistan basınına konuk oldu. Çin ve İran’da doğrudan devlet televizyonuna konuşan Şahin’in, Hindistan merkezli New Delhi TV (NDTV)’ye konuşmasının da büyük bir bölümü kadın hakları üzerineydi. Hindistanlı gazetecinin “Afgan kadınları, özellikle genç olanların Taliban üyeleriyle zorla evlendirilecekleri üzerine birçok haber duyuyoruz, bu konuya açıklık getirir misiniz?” sorusuna Sözcü Şahin, şöyle cevap verdi:
“Kesinlikle yalan. Bu tamamen bir sahte propagandanın ürünü. Sahte videolar ve sahte raporlar medyada özellikle yayınlanıyor. Taliban Sözcüsü olarak bütün örgütümüzün bu konudaki görüşünü açıklıyorum: Bu yalan, sahtekârlık! Bu İslam’a da aykırıdır. Bir kadını evliliğe zorlamak, böyle bir şey bizim kurallarımız arasında yok. Bu imkansız ve Taliban liderliği olarak bunu reddediyoruz.”
Yine aynı programda sunucunun “19962001 yılında Afganistan’ı yönetirken kadınları okul ve çalışma hayatından uzak tuttunuz. Şimdi tekrar ülke yönetiminde buna benzer şeyler olacak mı?” sorusuna ise Şahin, “O zaman durum tamamen farklıydı. Ülke bir iç savaşın içindeydi. Ayrıca tamamen doğru bilgiler de değil bu. Celalabat şehrinde kız çocukları için gece okulları kurduk. Bunu söyleyenler bu olguları biliyor mu? Aynı zamanda ‘ev okulları’ kurduk. İç savaşta eğitim aksamasın diye ve kız çocuklarını burada eğitmeye devam ettik.” yanıtını verdi.(2)
‘AFGAN HALKINI KORUYACAĞIZ’
Taliban Sözcüsü Süheyl Şahin, 20 Ağustos’ta Çin devletinin İngilizce yayın yapan organı CGTN’ye konuk oldu. Şahin, Çin medyasına yaptığı açıklamalarda şunları vurguladı:
“Birçok defa duyurduk, şimdi yine belirtiyoruz ki tüm Afgan halkının özel mülkiyetini ve onurunu koruyacağız. Afganistan’da yaşamak bu saatten sonra güvenlidir ve biz tüm insanların, Afganistan’da bulunan yabancıların, diplomatların da yaşamını koruyacağız. Kimsenin bir korkusu olmasın, Afganistan’ın rasyonel kuralları var. Biz ve tüm Afganlar ülkenin yeniden inşasına odaklanacak.”
Taliban Sözcüsü ayrıca Türkiye ve Çin’inkendileri için iki önemli müttefik olduğunu vurguladı.
‘KADINLARIMIZ OKUMAYA VE ÇALIŞMAYA DEVAM EDECEK’
Çin medyasına kadınlarla ilgili Taliban’ın görüşlerini bir kez daha anlatan Şahin, şöyle devam etti:
“Kadınlar üzerinde herhangi bir baskı, boyun eğme yok. Kadınlar okula gitmeye, işyerlerinde çalışmaya devam edecek. Eğer öğretmense okuluna, doktorsa hastaneye gitmeye ya da hangi sektördeyse orada çalışmaya ve hayatına devam edecek. Kadınlarımız okumaya ve çalışma özgürlüğüne devam edecek.”
TALİBAN YÖNETİCİSİ KADIN SPİKERİN PROGRAMINDA
Kabil’i ele geçirdikten iki gün sonra (17 Ağustos’ta) Taliban medya ekibinin kıdemli üyelesi Mevlevi Abdülkak Hemad, bir kadın haber sunucusu olan Behesha Arghanda ile röportaj yapmak üzere Tolo News'e çıkmıştı. Taliban ayrıca ülkede çalışan bütün kadın spikerlerin görevlerine engel bir durum olmadığını açıklamıştı.
‘İNANÇ ÖZGÜRLÜĞÜNÜ GARANTİ EDİYORUZ’
Sözcü Şahin, kadın özgürlüğü kadar önemsedikleri ve benzer görüşleri paylaştıkları bir diğer konunun mezhep farklılıklarına karşı da olduğunu söyledi: “3 gün önce ülkedeki Şii vatandaşlarımızın matem günü vardı. Muharrem ayı onlar için önemli ve matem zamanı. Onlar aşurelerini yaptılar, ağıt yaktılar. Biz bu törenlere katıldık, onların acısını paylaştık . Şunu demek istiyorum, herkesin kendi inancı ve yolu var. İş dünyası için de geçerli bu. Herkes bunu yaşama özgürlüğüne sahip, acısını yaşayabilir, iş yerini açabilir ya da başka bir şey. Taliban bunu sağlıyor.”(3)
EMPERYALİZM İNSANLIĞI MAHVEDİYOR
ABD Afganistan’da hüsrana uğradı, yenildi ve kaçıyor. Elbette ABD’nin kültürel hegemonyasının işgal ettiği zihinler, bu büyük yenilgiyi kabul edemiyor ve arkasında bir ‘strateji’ arıyor. Yine aynı zihinler, ABD emperyalizminin Afganistan’da ya da dünyanın dört bir yanında ABD işgali sonrası tecavüze uğrayan kadınları, çocuk istismarını, fuhuş cennetlerini görmüyor.
İnsanlığı mahveden sistem emperyalizmdir. İnsanlığın eşit, onurlu, bağımsız ve özgür bir yaşam sürmesinin önündeki en büyük engel emperyalizmdir. Afganistan da Mars’ta değil, orada da aynı şey geçerli. Afgan halkının özgürlüğü, emperyalist işgalden kurtuluşu daha büyük ilerlemelerin baş koşuludur.
ABD askerlerinin Vietnam’da, Afganistan’da, Irak’ta, Haiti’de, Afrika’da, Latin Amerika’da sayısız kadına tecavüz ettiği bir “kadın hakları” mı yoksa özgür, bağımsız bir ülkenin yurttaşı olarak hayatına devam eden ve yaşadığı sorunları işgalcilerle değil, ülke yönetimi ile birlikte çözerek kazanılan bir kadın hakları mı istiyoruz?
CIA'NIN AFGANİSTAN'DA PROPAGANDA STRATEJİSİ
WIkIleaks'in 2010 yılında sızdırdığı, CIA'in Taliban'ın kadınlara zulmettiğine dair haberler uydurulması tavsiyesi, ABD basınında benzer haberlerin çıkmasıyla yeniden gündemde.
2010 tarihli belgede ABD'nin dış istihbarat servisi CIA'nın 11 Mart 2010 tarihli bir gizli yazışması yer alıyordu.
Belgede CIA, Taliban'ın kadınlara kötü davrandığına yönelik haberlerin uydurulması tavsiyesinde bulunuyor. Bu imaj üzerinden başta Batı kamuoyu olmak üzere dünya genelinde Afganistan Savaşı'nı meşrulaştırma ve ABD'nin Afganistan'daki savaşına destek toplama amacı güttüğü değerlendirmeleri yapılıyor.
Bu 11 yıllık belge, ABD'nin Afganistan'dan kaçtığı bir dönemde ABD basınında yeniden Afganistan'da Taliban'ın iktidara gelmesi durumunda kadınlara karşı kötü davranacağına ilişkin haberlerin artmasıyla konuşulmaya başladı.
KIRMIZI ODA
Wikileaks'in yayınladığı belgeye göre 11 Mart 2010'da CIA'in "Sorun Çözmeye Yönelik Kırmızı Oda" isimli alt yapılanması ABD'nin sürdürdüğü Afganistan Savaşı'na olan Batı ve dünya kamuoyunun desteğinin zayıfladığı, savaşın meşruiyetini yitiriyor olduğu gerekçesiyle bir propaganda stratejisi ortaya koyuyor.
ABD basınında Taliban'ın Afganistan'da kadınlara kötü davrandığına, zulmettiğine ilişkin korku hikayeleri uydurulması tavsiyesinde bulunuyor. Bu yolla Batı kamuoyunda bu savaşın haklılığına olan inancın artırılmasının hedeflendiği, kamuoyunun da savaşa destek de Batılı hükümetleri yönlendireceği tahmin ediliyor.
Yine aynı tavsiye içeriğinde Afganistan'daki NATO güçlerinin halka karşı işlediği savaş suçlarının unutturulabilmesi için de kadınlar başta olmak üzere Afgan halkına çok iyi davrandığının işlenmesi gerektiği tavsiye ediliyor.
2001'de Afganistan'ın işgalinde de, bu işgalin meşrulaştırılabilmesi için Afganistan'da kadın meselesinin işlenmesine özel önem verilmiş, Taliban'ın kadınlara kötü davrandığı medyada işlenmişti.
Aydınlık
