Suriyelilerle gerilim yüksek.
Yıllardır biriken sorunlar,
Ekonomik sıkıntılarla birleşince,
Kritik bir noktaya geldi.
Altındağ’da ölümle sonuçlanan olayın,
Başka şehirlere yayılması endişesi var.
Türkiye’de iç kargaşa peşinde olanlar,
Yaşanan krizi fırsata çevirmeye,
Yangına benzin dökmeye çalışıyor.
Bunu önlemek için,
Türkiye’nin bir an önce bu provokasyon zeminini ortadan kaldırması gerekiyor.
GERÇEĞİ GÖRELİM
Artık gerçeği görelim.
Suriye’de yönetim kazandı.
Esad’a “katil” diyerek yol almak mümkün değil.
Suriyelilerin Esad’a desteği tam.
Seçim sonrası kutlamalara milyonlarca Suriyeli katıldı.
Esad halkla birlikte sokaklardaydı.
Eşi Esma Esad’la birlikte, “şavurma” (bizdeki adıyla döner dürüm) yiyordu.
Suriye’yi yakından tanıyan Mehmet Yuva anlattı.
O kutlamalarda Esadların çocukları,
Kalabalığa karışmış, saatler sonra buluşmuşlar.
Bu olay bile her şeyi anlatıyor.
Yönetim halkıyla iç içe…
ESAD’IN ÇAĞRISI
Suriye yönetimi ülkeden kaçanlar için,
Birçok kez af çıkardı.
“Son yapılan çağrıda,
Evlerinize 3 ay içinde dönün.
Dönmezseniz devlet el koyacak” dendi.
Esad, yemin töreninde,
Yurt dışındaki vatandaşlarına,
“Suriye’ye dönün” çağrısını yeniledi.
Suriye yönetiminin tavrı değerlendirilmeli.
Bu fırsat kaçırılmamalı.
KİM ENGELLİYOR
Suriye ile ilişkilerin düzelmesi,
Türkiye’nin önünü açacak.
Bu konuda atılacak adım,
Birçok sorunun çözümünü de sağlayacak.
Cumhurbaşkanı Erdoğan geçen yıl,
İstihbaratçılar üzerinden,
Suriye ile temasa geçildiğini söylemişti.
Öğrendiğimize göre, çeşitli düzeylerde,
Çok sayıda görüşme de yapıldı.
Ama birileri bu işi sürekli sabote ediyor.
TürkiyeSuriye ilişkilerini engelliyor.
Bu konunun sürüncemede kalması,
İçeride de sıkıntıya yol açıyor.
Suriyelilerle gerginlik zemini yaratıyor.
Kim bilir belki de amaç bu.
O nedenle Suriye ile ilişkileri engelleyenler,
İyi incelenmeli.
Arkasındaki güçler iyi araştırılmalı.
Ak Parti tabanı da bu konuda hassaslaştı.
SURİYELİLERİN DÖNÜŞÜ
Suriyeli gerginliğini aşmanın yolu belli.
Suriye yönetimi ile görüşüp,
İzlenecek yol haritasını kamuoyuna açıklamak.
Bu yapılırsa gerilim hızla düşer.
Suriyeliler de eninde sonunda ülkelerine dönmek zorunda kalacaklarını anlar.
Ama bu süreç sakin, dostane işlemeli.
Suriyeliler ülkelerine,
Misafir kaldıkları yerlerde,
Komşularıyla kucaklaşarak,
Birbirleri ile tekrar görüşme temennisiyle,
“Türkiye dostu” olarak dönmeli.
Bu konuda,
MHP lideri Bahçeli de uyarı yaptı.
Son derece önemliydi.
AKSİ HALDE
Düşünün yaklaşık 4 milyon Suriyeli,
Türklerle kavgalı olarak ülkesine dönerse,
Ülkelerinde Türkiye ile ilgili olumsuz şeyler anlatacaklar.
Türkiye karşıtlarına destek verecekler.
Suriye’ye birçok kez gitmiş,
Suriye halkını da biraz tanımış biri olarak söylüyorum.
Olayların başladığı 2011 yılına kadar,
Suriyeliler Türklere özel ilgi gösterirdi.
Şam’da esnaf,
Türk olduğunu öğrenince,
Kahve içirmeden bırakmazdı.
Bu durum 2011 sonrası biraz değişti.
2012 Ekim ayında Şam’a gittiğimde,
Meşhur Emevi Camisinin bitişiğindeki,
Hamidiye ve Mithat Paşa çarşılarında,
Türkiye’nin sorgulandığını gördüm.
Eski tanıdığım esnaf şaşkınlıkla,
“Türkiye ne yapıyor?” diye sordular.
Davutoğlu’nun Suriye politikası,
Suriyelileri Türklerden soğuttu.
Buna bir de Türkiye’deki Suriyelilerin,
Kötü anıları eklenirse,
Önümüzdeki yıllar için hiç de iyi olmaz.
Suriye bizim komşumuz.
Hep de öyle kalacak.
Suriyelilerle dost olmak,
Dost kalmak zorundayız.
Herkes bu bilinçle hareket etmeli.
Yıllardır biriken sorunlar,
Ekonomik sıkıntılarla birleşince,
Kritik bir noktaya geldi.
Altındağ’da ölümle sonuçlanan olayın,
Başka şehirlere yayılması endişesi var.
Türkiye’de iç kargaşa peşinde olanlar,
Yaşanan krizi fırsata çevirmeye,
Yangına benzin dökmeye çalışıyor.
Bunu önlemek için,
Türkiye’nin bir an önce bu provokasyon zeminini ortadan kaldırması gerekiyor.
GERÇEĞİ GÖRELİM
Artık gerçeği görelim.
Suriye’de yönetim kazandı.
Esad’a “katil” diyerek yol almak mümkün değil.
Suriyelilerin Esad’a desteği tam.
Seçim sonrası kutlamalara milyonlarca Suriyeli katıldı.
Esad halkla birlikte sokaklardaydı.
Eşi Esma Esad’la birlikte, “şavurma” (bizdeki adıyla döner dürüm) yiyordu.
Suriye’yi yakından tanıyan Mehmet Yuva anlattı.
O kutlamalarda Esadların çocukları,
Kalabalığa karışmış, saatler sonra buluşmuşlar.
Bu olay bile her şeyi anlatıyor.
Yönetim halkıyla iç içe…
ESAD’IN ÇAĞRISI
Suriye yönetimi ülkeden kaçanlar için,
Birçok kez af çıkardı.
“Son yapılan çağrıda,
Evlerinize 3 ay içinde dönün.
Dönmezseniz devlet el koyacak” dendi.
Esad, yemin töreninde,
Yurt dışındaki vatandaşlarına,
“Suriye’ye dönün” çağrısını yeniledi.
Suriye yönetiminin tavrı değerlendirilmeli.
Bu fırsat kaçırılmamalı.
KİM ENGELLİYOR
Suriye ile ilişkilerin düzelmesi,
Türkiye’nin önünü açacak.
Bu konuda atılacak adım,
Birçok sorunun çözümünü de sağlayacak.
Cumhurbaşkanı Erdoğan geçen yıl,
İstihbaratçılar üzerinden,
Suriye ile temasa geçildiğini söylemişti.
Öğrendiğimize göre, çeşitli düzeylerde,
Çok sayıda görüşme de yapıldı.
Ama birileri bu işi sürekli sabote ediyor.
TürkiyeSuriye ilişkilerini engelliyor.
Bu konunun sürüncemede kalması,
İçeride de sıkıntıya yol açıyor.
Suriyelilerle gerginlik zemini yaratıyor.
Kim bilir belki de amaç bu.
O nedenle Suriye ile ilişkileri engelleyenler,
İyi incelenmeli.
Arkasındaki güçler iyi araştırılmalı.
Ak Parti tabanı da bu konuda hassaslaştı.
SURİYELİLERİN DÖNÜŞÜ
Suriyeli gerginliğini aşmanın yolu belli.
Suriye yönetimi ile görüşüp,
İzlenecek yol haritasını kamuoyuna açıklamak.
Bu yapılırsa gerilim hızla düşer.
Suriyeliler de eninde sonunda ülkelerine dönmek zorunda kalacaklarını anlar.
Ama bu süreç sakin, dostane işlemeli.
Suriyeliler ülkelerine,
Misafir kaldıkları yerlerde,
Komşularıyla kucaklaşarak,
Birbirleri ile tekrar görüşme temennisiyle,
“Türkiye dostu” olarak dönmeli.
Bu konuda,
MHP lideri Bahçeli de uyarı yaptı.
Son derece önemliydi.
AKSİ HALDE
Düşünün yaklaşık 4 milyon Suriyeli,
Türklerle kavgalı olarak ülkesine dönerse,
Ülkelerinde Türkiye ile ilgili olumsuz şeyler anlatacaklar.
Türkiye karşıtlarına destek verecekler.
Suriye’ye birçok kez gitmiş,
Suriye halkını da biraz tanımış biri olarak söylüyorum.
Olayların başladığı 2011 yılına kadar,
Suriyeliler Türklere özel ilgi gösterirdi.
Şam’da esnaf,
Türk olduğunu öğrenince,
Kahve içirmeden bırakmazdı.
Bu durum 2011 sonrası biraz değişti.
2012 Ekim ayında Şam’a gittiğimde,
Meşhur Emevi Camisinin bitişiğindeki,
Hamidiye ve Mithat Paşa çarşılarında,
Türkiye’nin sorgulandığını gördüm.
Eski tanıdığım esnaf şaşkınlıkla,
“Türkiye ne yapıyor?” diye sordular.
Davutoğlu’nun Suriye politikası,
Suriyelileri Türklerden soğuttu.
Buna bir de Türkiye’deki Suriyelilerin,
Kötü anıları eklenirse,
Önümüzdeki yıllar için hiç de iyi olmaz.
Suriye bizim komşumuz.
Hep de öyle kalacak.
Suriyelilerle dost olmak,
Dost kalmak zorundayız.
Herkes bu bilinçle hareket etmeli.
Aydınlık
