Türkiye ve Çin başta olmak üzere gelişen dünyanın seçkin akademisyen, araştırmacı ve yazarlarının buluştuğu, İngilizce ve Türkçe birlikte yayınlanan uluslararası yarı akademik dergi, Kuşak ve Yol Girişimi Dergisi’nin (BRIQ) 5. sayısı çıktı.
3 ayda bir yayınlanan ve ikinci yılına giren Kuşak ve Yol Girişimi Dergisi’nin 5. sayısı “Cilt 2 Sayı 1” olarak yayınlandı.
Derginin 5. sayısında Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın danışmanı olarak tanınan Baas Partisi Merkez Okulu Başkanı Dr. Bessam Abu Abdullah’ın yazdıkları dikkat çekti.
‘İlişkilerin Düzeltilmesi İçin Geniş Fırsatlar Var’
Esad’ın Akdeniz, Hazar, Karadeniz ve Körfez’i Birleştirme Planı
Yazarlar, Türkiye’nin kısa süre içinde bölgesel iş birliği çizgisine dönmesinin muhtemel olduğunu belirtti. “Türkiye bölgesel iş birliği ilkesine bağlı kalırsa bölgede önemli bir rol oynayabilir. Maceracı tek taraflılığın özellikle Suriye'deki başarısızlığın ardından, Türkiye’nin kısa süre sonra bölgesel ve uluslararası iş birliğine geri dönmeye zorlanması muhtemeldir. Bu durum, göç akımlarının ve Avrupa'daki aşırılığın artışıyla daha da hızlanacak ve bu da Türkiye'yi daha fazla iş birliğine zorlayacaktır.” dedi.
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın 2004’te ilk kez gündeme getirdiği Beş Deniz Stratejisi’nin 2009 yılındaki çerçevesini açıklayan uzmanlar projenin hala geçerliliğini koruduğunu belirterek Esad’ın “Suriye, Türkiye, Irak ve İran arasındaki ekonomik alan bütünleştiğinde, Akdeniz, Hazar, Karadeniz ve Körfez’i birbirine bağlayacağız… Önemimiz ise sadece Ortadoğu ile sınırlı kalmayacak … Bu dört denizi birbirine bağladığımızda yatırım, ulaşım ve daha pek çok alanda tüm dünyanın zorunlu kesişim noktası olmuş olacağız.” dediğini belirttiler.
İşte Suriye yönetimine yakın isimlerin vurgularından bazıları:
“Suriye, kültürel mirasına ve gelecek vizyonuna dayanarak 2004 yılında bölgesel işbirliğini geliştirmek için Beş Deniz Girişimi’ni başlattı. Bu girişim, çok sayıda yeni paradigma ve terminolojinin gün yüzüne çıkmasını tetikledi. Özellikle 20102011’den bu yana, hem Ortadoğu’daki çatışma sahnesinde hem de uluslararası alanda hemen hemen her şeyi etkileyen birçok değişiklik gerçekleşti. Beş Deniz Girişimi’ne zarar veren dokuz yıllık savaşın ve küresel kapitalizmin, en ilkel şekliyle kurmaya çalıştığı hegemonyadaki başarısızlığının ardından artık, bölgesel ve uluslararası aktörler arasındaki ortak çıkarlara dayanan ve bölgesel çeşitliliğe saygı duyan, aşırılıktan uzak gerçek bir seçeneği ortaya koyma zamanıdır. Ortadoğu ülkeleri ortak sorunlarla yüzleştiğinden, bu sorunlara getirilen çözüm önerileri birlikte formüle edilir ve gerçekleştirilirse bu öneriler daha etkili olacaktır.”
“Güneybatı Asya’nın yeniden inşasını sağlayarak ve Suriye’nin, Akdeniz, Hint Okyanusu, Kızıldeniz, Hazar Denizi ve Karadeniz’in kesişiminde yer alan ayrıcalıklı jeopolitik konumu sayesinde bir altyapı ağı oluşturacak olan ‘Beş Deniz Stratejisi’ ile Kuşak ve Yol Girişimi’nin (KYG) birleştirilmesi, böyle bir çözümü sağlayabilir. Bu birleştirilmiş stratejiyle tam bir bütünlük sağlanması, Ortadoğu ülkelerinin birçoğu için bir on yılı daha israf etmekten kaçınmanın en iyi yolu olarak görünüyor.”
“Beş Deniz bölgesi ve KYG tüm taraflar için bir avantaj olabilir. Bu iki güç (Rusya ve Çin) için İran, Irak ve Suriye ile hedeflerine ulaşmada ayrı ayrı çaba göstermelerindense birlikte çalışmaları daha avantajlıdır. Rusya, Suriye’deki uzun vadeli konumunu güçlendirmek istemektedir. Ancak, ülke yeniden inşa edilmezse bu mümkün olmayacaktır. Bu noktada, Çin’in rolü devreye girmektedir. Çin’in, Suriye’deki gelecek yeniden yapılanma projelerinde ve çatışma sonrası yatırım fırsatlarında yer almak için Rus ve İranlı müttefikleriyle bir araya geldiği belirtilmektedir.”
“KYG harap olmuş Suriye ekonomisini dış tehditlerden uzak tutarak yeni bir temelde yeniden inşa edebilir. KYG, ister demiryolu koridoru ve otoyol (Batı Çin'deki en büyük şehir olan Urumçi'den Ortadoğu'daki sahil kasabalarına giden) veya Süveyş üzerinden Akdeniz'e giden deniz yolları olsun, GüneyBatı Asya’nın (özellikle İran, Irak, Suriye ve Lübnan büyük rollere sahip) iki koridor etrafında yeniden yapılandırılmasıyla Suriye’de daha istikrarlı bir ortam sağlayacaktır.”
“Suriye’nin ekonomik zayıflığına ve ABD’nin düşmanlığına rağmen, Rusya ve İran ile olan ittifakıyla Şam son yıllarda siyasi etkisini yeniden canlandırabildi. Suriye iddialı ekonomik stratejisi için çetin bir mücadeleyle karşı karşıyadır ancak Irak’ın büyük enerji kaynakları devreye girdikçe vizyonu daha da gelişecektir.”
Dr. Bessam Abu Abdullah’ın Şam Üniversitesi İktisat Fakültesi öğretim üyesi Dr. Ziad Ayoub Arbache ile ortak yazdığı makalede, Türkiye’nin Rusya ve Çin ile iş birliği içinde Suriye’nin yeniden yapılandırılmasında kaldıraç rolü oynayabileceğine işaret edildi. Suriye yönetimine yakın iki uzman 10 yıllık karşıtlığın ardından Türkiye ile iş birliği çağrısı yaptı. Makalede ayrıca ilişkilerin düzeltilmesi için çok geniş fırsatların bulunduğu da vurgulandı.
Suriye Baas Partisi Merkez Okulu Başkanı Dr. Bessam Abu Abdullah ve Şam Üniversitesi İktisat Fakültesi öğretim üyesi Dr. Ziad Ayoub Arbache, BRIQ’in 5. sayısında yayımlanan makalelerinde, Türkiye ile Suriye arasında, son 10 yıldaki karşıtlığa rağmen, ilişkilerin düzeltilmesi için çok geniş fırsatların bulunduğunu vurguladı. Makalede, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın 2004 yılında gündeme getirdiği “Beş Deniz Stratejisi” ile Çin’in öncülüğünde başlayan Kuşak ve Yol Girişimi’ni birleştirme fikri tartışılıyor.
‘İki Ülke de Kazanır’
Suriyeli uzmanlar, “Beş Deniz Stratejisi’ni Yeniden Canlandırmak Mümkün mü?” başlıklı makalede Türkiye ile Suriye arasındaki ilişkilerin düzelmesi ve iş birliğine gidilmesi durumunda iki ülkenin çok geniş kazançlar ede edeceği, bunun ötesinde Ortadoğu’daki istikrarsızlığın üstesinden gelinebileceğini söyledi. “Siyasette imkansız diye bir şey yoktur. Suriye’nin Suudi Arabistan ve Türkiye ile ilişkilerine geri dönme ihtimali olduğu akılda tutularak, Ortadoğu’daki istikrarsızlıkların üstesinden gelinebilir.” dedi.
“Türkiye ve Suriye sadece bölgesel güvenlik konularında değil, aynı zamanda AB, Balkan, Kafkas ve Arap ülkeleriyle daha yakın ilişkiler kurmada da potansiyel ortaktır.” diyen Suriyeli uzmanlar “Uluslararası çelişkilere oynamak yerine, Türkiye sadece Suriye’de değil, aynı zamanda Irak’ta (yirmi yıldır Amerikan varlığının zarar verdiği) ve tüm bölgede Rusya ve Çin ile iş birliği içinde, devasa yeniden yapılanma projelerinin hayata geçirilmesi gereken Beş Deniz bölgesinin kalbinde bir kaldıraç olabilir.” diye ekledi.
“Rusya ve İran arasındaki mevcut ittifak ve Irak ile göreceli bir anlayışa dayanarak Irak’tan Avrupa’ya doğalgaz akışının sağlanmasında, Akdeniz’e tek çıkış noktası olarak, İran gazının da aynı boru hatlarından geçme olasılığı da dikkate alındığında, Suriye hâlâ coğrafik konumunu kullanma potansiyeline sahiptir. Suriye’nin kuzey sahillerindeki potansiyel doğalgaz ve petrol kapasiteleri de akılda tutulmalıdır.”
BRIQ’te Bu Sayı
BRIQ Kuşak ve Yol Girişim Dergisi’nin “Deniz İpek Yolu’nda ‘Mavi Vatan’ Buluşması” başlıklı Kış 2020/2021 tarihli sayısında Suriye’den Bessam Abu Abdullah ve Ziad Arbache’in makalesinin yanı sıra, Dokuz Eylül Üniversitesi’nden Prof. Dr. Günay Çiftçi’nin “Gaz Hidratlar: Yakın Geleceğin Enerji Kaynağı”, Almanya Uygulamalı Bilimler Makromedya Üniversitesi’nden Prof. Dr. Dominik Pietzcker’in “Mare Nostrum”dan Denizlerde Uluslararası İşbirliğine: Tarih, Akdeniz’in Geleceği İle İlgili Beklentilere Nasıl Yapıcı Yanıtlar Sunabilir?”, Dr. Arif Acaloğlu’nun “Karabağ: Başlangıçtan Günümüze, Sorunlar ve Çözümler”, İstinye Üniversitesi’nden Dr. Öğretim Üyesi Efe Can Gürcan’ın “Türkiye ve Çin’in Değişen Deniz Jeopolitiğinin NeoMahancı Bir Okuması”, Tevfik Kadan’ın “Mavi Vatan Doktrini Nasıl Oluştu?” makaleleriyle, fotoğraf köşesinde Ömer Burhanoğlu’nun fotoğrafı yer aldı.
BRIQ tüm internet mağazalarında!