Sputnik’in de bağlı olduğu Rossiya Segodnya Uluslararası Haber Ajansı’nda Rusya ve Türkiye liderlerinin görüşmesinin sonuçlarının ele alındığı yuvarlak masa toplantısı düzenlendi.
Moskova merkezli Bağımsız Devletler Topluluğu Ülkeleri Enstitüsü Direktör Yardımcısı Vladimir Yevseyev, Sputnik’in Ankara ve Şam arasında herhangi bir formatta koordinasyon olasılığı bulunup bulunmadığına ilişkin sorusuna verdiği yanıtta, Suriye ile Türkiye arasında doğrudan bir koordinasyonun şu anda mümkün olmadığını, bunun şu anda İdlib’de gerekli olduğunu ancak onun da Moskova üzerinden gerçekleştiğini belirtti: “İdlib’de ortak çalışma faaliyetleri başlatılabilirdi. Rusya ve Suriye, mülteci sayısındaki artış ve insani durumun kötüleştiğini gerekçe olarak gösteren Türkiye’nin talebi üzerine İdlib’e düzenleyecekleri askeri operasyondan vazgeçti.”
‘HTŞ ANLAŞMAYI REDDEDİYOR’
Yevseyev, “Bugün İdlib’de Heyet Tahrir Şam’ın (HTŞ) pozisyonunun birden güçlendiğini görüyoruz. Geçen yaz aylarında idlib’de kontrol ettikleri bölgeler anlamında HTŞ ile Türk destekli gruplar arasındaki güç dengesi yüzde 50 yüzde 50 iken, bu gün bu durumun yüzde 80 HTŞ lehine değiştiğini görüyoruz. Ocak ayında HTŞ, Türk destekli Nurettin Zengi grubunu ezmeyi başardı. Nuretin Zengi grubunun 120 üyesi öldürüldü, kalanlar ya Türkiye sınırına doğru kaçtı ya da HTŞ saflarına katıldı. Aynı şey Ahrar el Şam grubu için de geçerli. HTŞ her türlü anlaşmayı reddediyor ve İdlib topraklarında bir tür hilafet kurmak istiyor” ifadelerine yer verdi.
İdlib’deki operasyonun Türkiye ile Suriye arasında bir işbirliği platformu olarak görev yapabileceğini kaydeden uzman, oradaki mevcut durumun kendi haline bırakılamayacağına dikkat çekti. “Hükümet birlikleri güneyden, Türk destekli gruplar kuzeyden operasyona katılabilir. Mevcut problemi çözmek için format nasıl olursa olsun, oradaki cihatçı gruplar tüm taraflar için ciddi tehdit oluşturduğundan, Ankara ile Şam arasındaki koordinasyon gereklidir.”
‘ŞAM’IN ANKARA’YLA KOORDİNASYONU ŞART’
Suriye’nin kuzeyindeki tampon bölgeye ilişkin Ankara ve Şam arasındaki temaslarla ilgili olarak uzman, bunun kaçınılmaz olduğunu vurguladı: “Eğer Suriye birlikleri Suriye sınırını kontrol altına alırsa, bu doğal olarak Şam’ın Ankara’yla koordinasyonunu gerektirecektir. Türkiye’nin şu anda en büyük endişesi, Kürtlerin sınırı büyük ölçüde kontrol etmeleridir. Başkan Putin de Türk tarafının bu endişesiyle ilgili olarak ‘Türkiye’nin sınırlarının güvenliğiyle ilgili endişelerini anlıyoruz’ dedi. Putin, Türk müttefikine büyük değer veriyor, çünkü Erdoğan, başta ABD’den bağımzsız, ülkesinin kendi dış politikasını yürüterek Türkiye’yi bağımsız bir güç merkezi olarak konumlandırıyor.”