Valiliğinden yapılan açıklamada, bazı  hesaplarında ve internet sitelerinde, 30 Mayıs 2020 günü polis memuru 'ı şehit eden M.E.C. isimli şahsın yakalanması sonrasına ait olduğu bildirilerek çeşitli görüntülerin paylaşıldığının görülmesi üzerine konu hakkında açıklama yapılması gereği duyulduğu bildirildi.

Açıklamada, "Olayın faili M.E.C. isimli şahıs yakalandıktan sonra ilgili adli birime intikal ettirmek üzere elleri önden kelepçelenmek suretiyle ekip otosuna bindirilmiş, şüpheli şahsın araç hareket halinde iken ağzından çıkardığı jilet ile görevli personelimize saldırması ve tehdit etmesi üzerine görevlilerimizce artan oranda maddi kuvvet uygulanmak suretiyle bahse konu jilet muhafaza altına alınmıştır. İlgili adli birime intikal ettirilen M.E.C. isimli şüpheli şahsın, ekip otosunda ağzından jilet çıkarmasıyla oluşan makul şüphe nedeniyle, kendisinin ve görevlilerimizin güvenliği sağlamak adına daha detaylı arama yapılacağı esnada direnmesi üzerine orantılı güç kullanılarak kıyafetleri çıkartılmış ve iç çamaşırının bel bölümündeki lastik kısmında bir adet jilet daha bulunmuştur. Gerçekleştirilen tüm işlemler ve adli inceleme yapmak üzere muhafaza altına alınan kesici aletler, yakalama, arama tutanağında yer almaktadır. Bazı sosyal medyada hesaplarında paylaşılan görüntü üst arama işlemi esnasında çekilmiş olup konu ile ilgili idari tahkikat, tespit edildikten hemen sonra başlatılmıştır" denildi.



İÇİŞLERİ BAKANLIĞINDAN AÇIKLAMA

İçişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Çataklıi konuya ilişkin yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:

"Hafta sonu şehit olan polis ve askerlerimize başşağlığı dileyemeyenlerin garip bir şekilde polis katiliyle ilgili ortaya attıkları tartışmaları şiddetle reddediyoruz.

Türkiye, insan haklarının korunması ve işkencenin önlenmesine yönelik olarak son 15 yılda devrim niteliğinde idari ve yargısal reformları hayata geçirmiş ve *işkenceye sıfır tolerans* göstermiştir.
Başta AİHM kararları olmak üzere, ulusal ve uluslararası yargı kararlarında ülkemizde işkence olmadığı açık bir şekilde karar altına alınmış, en son olarak da 2017 ve 2019 yılı Avrupa İşkencenin Önlenmesi Komitesi raporlarında, iddia edilenin aksine Türkiye'de işkence bulunmadığı raporlanmıştır.

Diyarbakır'da polisimizi şehit eden katil zanlısının yakalandıktan sonra ilgili adli birime intikali sırasında, ağzından çıkardığı jilet ile görevli personelimize saldırması üzerine, artan oranda maddi kuvvet uygulanmak suretiyle zanlı muhafaza altına alınmıştır.

Gerek şahsın kendine zarar vermesinin engellenmesi, gerekse personelimizin kendi güveniliğinin sağlanması amacıyla ince arama yapılmak istenmiştir. Bu esnada şahsın direnmesi üzerine orantılı güç kullanılarak kıyafetleri çıkartılmış ve iç çamaşırının bel bölümünün lastik kısmında bir jilet daha bulunmuştur. Üst arama işlemi esnasında çekilen bir fotoğrafın sosyal medya hesaplarında paylaşıldığı anlaşılmaktadır. Söz konusu olaya ilişkin tahkikat derhal başlatılmıştır.
nce konuya ilişkin basın bilgilendirmesi yapılmıştır.

Ayrıca; haftasonu Ankara'da ezan okunduğu esnada yüksek sesle müzik dinlenmesi üzerine iki grup arasında tartışma çıktığı ve Kürtçe müzik dinleyen gencin öldürüldüğü iddia edilmiştir. İddiaların aksine dinlenen müzik Kürtçe değildir.

Ve ezan okunduğu sırada yüksek sesle müzik dinleyenleri ikaz eden vatandaşımız, göğsünden yaralanmış, kaldırıldığı hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamamış ve hayatını kaybetmiştir.
Haliyle anlatıldığı gibi hayatını kaybeden müzik dinleyen değil, müzik dinleyenleri uyaran vatandaşımızdır. Hayatını kaybeden vatandaşımıza Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyoruz.
Söz konusu konuya ilişkin Ankara Valiliğince basın bilgilendirmesi yapılmıştır.

Bu iddiaları ortaya atanlar, yıllardır bu konuyu istismar eden provakatörlerdir.
Hukukun üstünlüğü, devletimizin gücüdür.
İşkenceye sıfır tolerans, temel ilkemizdir.
Terör, suç ve suçluyla mücadele etmek kadar provakatif her eylemle mücadele etmek ve kamuoyunu doğru bilgilendirmek de sorumluluğumuzdur.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur."