Eski CHP Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Ateş, CHP Ankara İl Disiplin Kurulu kararıyla partisinden ihraç edildi.
Ateş, yaptığı açıklamada, Disiplin Kurulu'nca "ihracına ilişkin tebliğ"in kendisine yapıldığını söyledi.
İhraç kararının kabul edilemez olduğunu belirten Ateş, şunları kaydetti:
"Ben bir öz eleştiride bulundum. CHP'lilerin öz eleştiri yapmasını istememek CHP'nin ilkeleriyle bağdaşmaz. Ulusal Kurtuluş Savaşı dahi milletvekillerinin eleştiri hakkını kullandığı bir ortamda yapıldı. Avrupa diktatörlüğe kayarken, Mustafa Kemal Atatürk 1931'deki 3. Olağan Kurultayımızda 'Partinin bir eksikliğini, yanlışlığını gördüğümüz zaman kayıtsız, şartsız eleştireceksiniz. Çünkü bir yanlışlığa gösterilen müsamahanın zararı, faydalarından büyük olur.' diyor. Böyle bir parti geleneğinden geliyoruz. Partiyle ilgili bir öz eleştiri yaptığım için böyle bir kararın alınmasını yok hükmünde sayıyorum. Bununla ilgili gerekli itirazları Yüksek Disiplin Kuruluna yapacağım."
.NE OLMUŞTU?Yılmaz Ateş, katıldığı bir televizyon programında "CHP'nin FETÖ'ye teslim olduğu" iddiasında bulunmuştu.
CHP eski Genel Başkan Yardımcısı ve 22. dönem Tunceli Milletvekili Yılmaz Ateş, geçtiğimiz hafta partisini FETÖ'yle ilişkisini eleştirdi, parti içinden de tepki aldı. Ateş, CHP'nin FETÖ'yle ilişkisini eleştirerek; "MHP'yi ve Fenerbahçe Spor Kulübü'nü tebrik ediyorum. Maalesef benim partim teslim oldu ama MHP ve Fenerbahçe, FETÖ terör örgütüne teslim olmadı. Eğer dik durabilseydik 15 Temmuz darbe girişimi de olmayacaktı." diye konuşmuştu.
Bu sözler üzerine CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel ise; Yılmaz Ateş'in, eski partisine doğrudan ve kasten ihanet ettiğini belirterek, "Kendisini noktasız, virgülsüz şekilde ayıplıyoruz, kınıyoruz." dedi.
FETÖ İTİRAFI CHP'Yİ KARIŞTIRDI
FETÖ'nün kaset kumpasıyla koltuğunu Kemal Kılıçdaroğlu'na bırakmak zorunda kalan CHP'nin eski genel başkanı Deniz Baykal'a en yakın isimlerden biri olan eski CHP'li vekil Yılmaz Ateş'ten canlı yayında bomba itiraflar geldi.
Ateş, ''Ben o dönemin MYK'sında görev yapmış, genel başkan yardımcılığı yapmış biriyim. O süreçleri yaşadım, bunları gördüm. Deniz beyin de yanlışlarını MYK da söylemiş, dışarı çıktığımda partimi savunmuşumdur. Maalesef, benim partim o dönemde dik dursaydı, sayın Baykal'ı vermeseydi, Türkiye'nin başına bu melanetler gelmezdi. Türkiye bu zorlukları yaşamazdı.'' dedi.
.