Türk Kızılay Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık, koronavirüsle mücadelede önemli rolü bulunan immün plazma tedavisi ve kan bağışlarıyla ilgili açıklamalarda bulundu. Türk Kızılay Çapa Kan Merkezi'nde düzenlenen basın toplantısında konuşan Kerem Kınık, vakaların arttığına dikkat çekerek vatandaşlara bağış yapmaları konusunda çağrıda bulundu.

Dr. Kınık, "Hastalığı geçirmiş olan ve kendilerine ulaşmış olduğumuz bağışçılarımız lütfen immün plazma bağışından imtina etmesinler. Onların bağışlayacağı bağışlarla 8 hasta hayata dönebilir. Dolayısıyla kesinlikle kendi sağlıklarını tehdit eden herhangi olumsuz bir risk bulunmamaktadır." dedi.

"ARTAN TALEP NEDENİYLE STOKLARIMIZI ERİTTİK"

Türk Kızılay Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık, "Bütün dünyada birinci dalganın ikinci piki olarak tanımlanan yoğunluk şu an ülkemizde de yaşanıyor. Mart, Nisan ayında yaşadığımızdan farklı olarak hayatı durdurmadan pandemiyle beraber, tedbirleri alarak maske, mesafe ve hijyene dikkat ederek yaşamaya gayret ediyoruz. Bütün dünyayla beraber Türkiye'de de bu anlamda mücadele devam ediyor" diye konuştu. "Hasta sayısı ve ağır hasta sayısı artmakta, yoğun bakıma ihtiyaç duyan hasta sayısı artmakta" dedi. Kınak, "Bununla paralel olarak da immün plazma ihtiyacı artmaktadır. Haziran, Temmuz, Ağustos aylarında yoğun bir kampanyayla stoklarımızı yüksek seviyeye getirdik. Yaklaşık 5 bin ünite immün plazma stok seviyesiyle bu anlamda Eylül ayına girmiştik. Ancak şu an artan talep nedeniyle bu stoklarımızı erittik" ifadelerini kullandı.

OCAK AYINDAN BERİ 1.703.354 ÜNİTE KAN BAĞIŞI ALINDI

Vatandaşların düzenli şekilde kan bağışı yapmaları için çağrıda bulunan Dr. Kerem Kınık, kan bağışıyla ilgili verileri de paylaştı. Kınık, "2020 yılında bugüne kadar 1.703.354 ünite kan bağışı alındı. Bu bir önceki yılın rakamının altında. Burada koronavirüsün oluşturmuş olduğu sağlık sistemindeki yeni durumun etkisi var. Vatandaşlarımızın kan bağışı konusundaki birtakım tedirginlikleri söz konusu. Şu an ihtiyacı karşılayabilir durumdayız. Ancak yoğun bir döneme giriyoruz. Tedavi, ameliyat ve kan ihtiyacının arttığı bir döneme giriyoruz. Günlük ihtiyacı karşılama noktasında sıkıntıdayız. Bağışçılarımızdan kan bağışlarını yapmalarını rica ediyoruz. Kan bağışlayanların yüzde 48'i 2644 yaş aralığında yer alıyor. En çok kan bağışlayanlar ise 20 yaşındakiler." dedi.

"13 BİN 698 İMMÜN PLAZMA BAĞIŞI YAPILDI"

Koronavirüsle mücadele uygulanan immün plazma tedavisindeki son verileri paylaşan Türk Kızılay Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık, bağış kabul oranının yüzde 90'larda olduğunu belirterek şunları söyledi:

"İmmün plazma bağışları koronavirüs hastalığı geçirmiş olan ve vücudunda mikroorganizma kalmamış olan, antikor bulunan belirli yaş gruplarında ve hastalığı bulunmayan kişilerden alınıyor. Ülkemizde koronavirüs hastalığını geçirmiş olan ve immün plazma bağışlama özelliğinde bulunan hastaların listeleri, Sağlık Bakanlığı tarafından Kızılay ile paylaşılıyor. Biz kendileriyle doğrudan temas kurarak bu anlamda immün plazma bağışlama noktasında teklifte bulunuyoruz. Bu teklifin kabul oranları yüzde 90'larda. Dünyanın en yüksek immün plazma kabul oranı ülkemizde bulunuyor. Pandeminin başladığı ilk günlerden bugüne kadar 13 bin 698 immün plazma bağışı yapıldı. Bunların 11.306'sı Kızılay birimlerine bağışlandı. 30.964 plazma bileşeni ihtiyacı olanlara ulaştırıldı. Yapılan araştırmalarda immün plazmanın hastalığın ölüm oranlarını azalttığı, yoğun bakımda kalış süresini azalttığı, iyileşme sürecini hızlandırdığı kanıtlandı."

"İMMÜN PLAZMA İHTİYACININ ARTACAĞINI SÖYLEYEBİLİRİZ"

Kış aylarının yaklaşmasyla immün plazma ihtiyacının artabileceğini belirten Dr. Kerem Kınık, "İmmün plazma bağışın çok önemli olduğunu önümüzdeki günlerde kış nedeniyle birlikte yaşanan kapalı ortamlardaki risk artması nedeniyle vakaların artacağını immün plazma ihtiyacının artacağını söyleyebiliriz. Hastalığı geçirmiş olan ve kendilerine ulaşmış olduğumuz bağışçılarımız lütfen immün plazma bağışından imtina etmesinler. Onların bağışlayacağı bağışlarla 8 hasta hayata dönebilir. Dolayısıyla kesinlikle kendi sağlıklarını tehdit eden herhangi olumsuz bir risk bulunmamaktadır. Çünkü onlar artık hastalığı yenmiştir" ifadelerini kullandı.