Geçtiğimiz Temmuz ayında Doğu Karadeniz’i vuran sel felaketi, bir ay geçmeden Batı Karadeniz’i esir aldı. Kastamonu, Sinop ve Bartın sellere teslim olurken Tarım Orman Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdürlüğü’nün hazırladığı son “Batı Karadeniz Havzası Taşkın Yönetim Planı” endişeleri artırdı. Plana göre, bölgedeki 8 ilde toplam 224 yerleşim birimi taşkın riski altında bulunuyor.

Tarım Orman Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdürlüğü’nün Temmuz 2019 tarihli, “Batı Karadeniz Havzası Taşkın Yönetim Planı”na göre, sekiz ili kapsayan ancak Kastamonu ve Sinop odaklı sel felaketi yaşayan bölgede, 224 yerleşim yeri taşkın riski altında.

Planda Bozkurt ve Ayancık için uyarı yapılmış

Planda, son sel felaketinde en çok can kaybının yaşandığı Kastamonu Bozkurt ve Sinop Ayancık’taki taşkın riskine dikkat çekilirken, bölgede 19562016 arasında meydana gelen 225 taşkında 32 can kaybının yaşandığı hatırlatıldı. Sözkonusu taşkınların sebepleri detaylı şekilde irdelendi. Planda, Batı Karadeniz illerinde bugün karşı karşıya kalınan acı tablonun de nedenlerini oluşturan “taşkın oluşma sebepleri” 7 madde halinde şöyle sıralandı:

İşte Karadeniz'de sellerin 7 nedeni

Dereler üzerinde bulunan sanat yapılarının membadan gelen rusubat ya da atıklar yüzünden tıkanması ve tam kapasite çalışamıyor olması.

Bazı mevcut sanat yapılarının kesitinin yetersiz olması.

Plansız kentleşme nedeniyle dere yataklarına yerleşim yapılması.

Dere yataklarından malzeme alınarak dere akış rejiminin ve dere yatağı morfolojisinin bozulması.

Dere yataklarına malzeme boşaltılarak derenin kapasitesinin azaltılması.

Meydana gelen ani yağışlar.

Mansap şartının sağlanmaması.

57 yerleşim kot farkıyla “risksiz”

Çalışma kapsamında havzadaki toplam 2 bin 306 yerleşim yeri açısından risk analizi yapıldı. Taşkınlar açısından riskli kabul edilen 224 yerleşim yerinden 54’ünde tarihi taşkın yaşandığı, 77’sinin nüfusunun 2 binin üzerinde olduğu ve beşinin içinde denize dökülen 10 kilometreden uzun bir akarsunun kıyısında olduğu notları düşüldü.

573 yerleşim yeri alüvyol toprakların içinde

Planda, toplam 573 yerleşim yerinin alüvyon toprakların içinde kaldığı kaydedildi. Alüvyon içine giren yerleşim merkezlerinden 349’unda nüfusun 100’ün altında olduğu belirtilirken, bu alanların 57’si ise konum ve kot farkı nedeni ile risksiz olarak belirlendi. Ayrıca rapor içeriğinde, 425 adet sulama alanı değerlendirildi ve bunlardan 50’sinde taşkın riski öngörüldü. Buna ek olarak 70 adet ekonomik aktivite alanının 58’inin risk altında olduğu uyarısında bulunuldu.

O ilçeler için “riskli” notu

Plana göre; taşkın riskinin tespiti için kullanılan hidro dinamik model aracılığıyla ilçelerde birden fazla noktada risk analizi yapıldı. Sonuçlara göre; Bartın’da dört ilçede incelenen 24 bölgedeki 21 nokta, Kastamonu’da 19 ilçedeki 22 noktanın tümü ve Sinop’ta sekiz ilçedeki yedi bölgenin beş noktasında risk tespit edildi. Üç ilde de selin vurduğu tüm ilçeler risk kapsamında yer alıyordu.