Kamplarda kalanlarla görüşen gazeteciler, batı kaynaklı haberlerin yanıltıcı olduğunu vurguladı. Ayrılıkçıların ‘zulüm kampı’ olarak nitelediği merkezleri gören gazeteciler burada verilen eğitimlerden hayranlıkla bahsetti
*
*
Türk ve yabancı gazeteciler, Sincang Uygur Özerk Bölgesi’ni ziyaret etti. Heyet içerisinde yer alan ATV Muhabiri Murat Karaçay, “Batı medyasına göre hareket edip pozisyon alıyoruz. Ne kadar hata yaptığımızı gördük” derken, Türkiye İzmir Gazeteciler Derneği Başkanı Misket Dikmen “Bu bir seçenek olarak sunulduğunda da kendilerinin gönüllü olduğunu, bizzat kendilerinden duyduk” ifadelerini kullandı. Diğer yabancı gazeteciler de kamplara ilişkin olumsuz tüm düşüncelerinin değiştiğini söyledi.
Türkiye’de başını Seyit Tümtürk, Mücahit Kaşgarlı, Hidayet Oğuzhan gibi isimlerin çektiği Uygur ayrılıkçılarının Çin’deki eğitim kamplarına ilişkin yalanları, bölgeye giden gazeteciler tarafından yalanlandı.
Başını BBC, Reuters, Euronews gibi Batı basınının çektiği haberlerde Çin’in Sinciang Uygur Özerk Bölgesi’nde Uygur kökenli vatandaşların zulme uğradığı, asimile edilmeye çalışıldığı, 5 milyon kişinin toplama kamplarında zorla tutulduğu iddia ediliyordu. Çin Medya Grubu’nun düzenlediği 7. “İpek Yolu’nda Çin” etkinliğine katılan yerli ve yabancı gazeteciler, kısa süre önce Sinciang Uygur Özerk Bölgesi’nin güney kesiminde yer alan Kaşgar Mesleki Eğitim Merkezi’ni ziyaret etti. Türkiye, Mısır, Afganistan, Pakistan, Bangladeş ve Sri Lanka olmak üzere “Bir Kuşak Bir Yol” güzergâhında yer alan altı ülkenin gazetecileri, eğitim merkezindeki öğrenciler ve öğretim görevlileriyle sohbet ettiler. Gazeteciler, meslek edindirme ve eğitim kamplarının iddia edildiği gibi asimilasyonun bir parçası olmadığı, aşırı düşüncelerin etkisinin giderildiği, kişilerin rehabilite edildiği merkezler olduğunu, kendi ülkelerinde de benzer çalışmaların yapılması gerektiğini belirttiler.
‘GÖNÜLLÜ OLUYORLAR’
Ziyarete katılan Türkiye İzmir Gazeteciler Derneği Başkanı Misket Dikmen, asimilasyon iddialarının gerçek olmadığını gördüklerini belirterek şunları kaydetti:
“Bu merkezlere ilişkin oluşan bir düşünce vardı, (eğitim merkezlerinin) asimilasyonun bir parçası olduğu yönünde... Ancak dün gördüğümüz o çok büyük kampüs içerisindeki öğrencilerin bir rehabilitasyon ve eğitim sürecinden geçtiğini ve bunun bir seçenek olarak sunulduğunu, kendilerinin gönüllü olduğunu bizzat kendilerinden duyduk. Eğitim süreci ve meslek edinmiş olmalarından görüştüğümüz bütün öğrenciler çok olumlu söz ediyor. (Eğitim merkezlerinde) Koşulların olumlu olduğunu da gördük.”
‘BATI MEDYASINA GÖRE POZİSYON ALIYORUZ’
ATV Muhabiri Erdal Kuruçay da eğitim merkezleri konusunda hata yaptıklarını şu sözlerle anlattı:
“Gittiğimizde o önyargıların yıkıldığını gördük, çünkü biz Batı medyasını okuyoruz, Batı medyasına göre hareket edip pozisyon alıyoruz. Ne kadar hata yaptığımızı gördük. Gerçekten suça meyil etmiş, suça bulaşmış iki kesim var orada. Orada bir terapi merkezini gördük. Kusuru insan yapar, sonra farkına varmak da hatadan dönmek de yine insana erdem katan bir durumdur. Hem sanatsal faaliyetler hem de eğitim alanındaki birçok şey yapıyorlar. Aynı zamanda da katma değere fayda sağlıyorlar.”
‘HİÇBİR ZORLAMA YOK’
Afgan Kandahar Orband Gazetesi Başeditörü Abdul Matin Amiri: “Daha önce medyada yer alan bazı haberlere göre, Çin Hükümeti insanları gözaltına alarak eğitim kamplarına katılmaya zorluyor, hatta bu insanlar hapishaneye atılıyor... Ancak bugün benim gördüğüm tablo bambaşka. Burada hiçbir zorlama yok. Burası bir okul. Birkaç kursiyerle röportaj yaptım, çok mutlu olduklarını gördüm. Daha da önemlisi onlar mesleki bilgi ediniyorlar. Beni en çok etkileyen şey, daha önce kapıldıkları aşırıcı düşüncelerden kurtulmuş olmaları ve sorunun çözülmesi.”
AŞIRICI DÜŞÜNCELERİN KÖKÜNÜ KAZIYORLAR
Pakistan FM 98 Radyosu’ndan sunucu Tassawar Zaman Babar: “Eğitim merkezini ziyaret ettikten sonra Çin’in aşırıcı düşünceleri silmek için harcadığı çabaları olumlu görmeye başladım. Çin’in eğitim merkezini kurmasının amacı insanlar arasındaki iletişimi kuvvetlendirmek, onların barışçı şekilde bir arada bulunmasını, birbirlerine saygı gösterip birbirlerini sevmesini sağlamak ve devlet ile halka karşı aşırıcı düşüncelerin kökünü kazımaktan ibaret.”
Bangladeş Thinakaran Gazetesi Editörü Shiabur Rahman: “Onlara hukuki bilgileri ve doğru olanı öğretmenin yanı sıra, hatta daha da önemlisi, burada bir meslek öğrenebilmeleri ve toplumda bir yer edinebilmelerini sağlıyorlar. Böylece şimdi de gelecekte de umut dolu ve özgüven sahibi olabilirler. Ayrıca bu sayede doğal olarak doğru yörüngeye döneceklerdir.”
AFGANİSTAN DA ÖRNEK ALMALI
Afganistan Kandahar Orband Gazetesinin Başeditörü Abdul Matin Amiri: “Afganistan, terör saldırılarının sıkça meydana geldiği bir yer. Afganistan, Çin’in deneyimlerini örnek alarak buna benzer eğitim merkezleri kurup terör militanlarının düşüncelerini değiştirebilirse, inanıyorum ki, Afganistan’daki durum da belli bir süre içinde değişecektir.”
Mısır’ AlAhram Ektassdy Dergisi Editörü Samia Fakhry Mansour: “Bu son derece iyi bir hareket ve deneme, diğer ülkeler bunu örnek almalı. Bu yöntem, özellikle aşırıcı düşüncelerden henüz etkilenmeye başlayanları geç olmadan kurtarabilir.”
*