Sinan Oğan ile Türkiye Gazetesi yazarı Fuat Uğur dün art arda mesajlar yayınlayarak birbirlerine göndermede bulunmuşlardı.

A+A

Dün Sinan Oğan'a 'FETÖcü' diyen, Sinan Oğan'dan da, 'Bak oğlum Fuat Uğur bir dönem biz bu sümüklüye Okyanus Ötesi derken sen bu FETÖ’yü yalıyordun' yanıtını alan Türkiye gazetesi yazarı Fuat Uğur, bugünkü köşe yazısında da Sinan Oğan hakkında çok konuşulacak ifadeler kullandı.

Uğur, "Sinan Oğan’ın Twitter’daki edepsizleşmesi ve taraftarlarının da aynı patolojik ruh haliyle üzerime saldırması tam bir aydınlanmaya sebep oldu aslında. Bir tanesi 'Çerkes köpekleri çok konuşmasın, yaşasın Manyas sürgünü' yazmış misal. Bu edepsizlikleri, terbiyesizlikte limitsizliği görünce şükrediyorum.' diye yazdı.

'DIMDIZLAK ORTADA KALDI'

Uğur'un yazısının ilgili kısmı şöyle;

Muharrem İnce Dımdızlak ortada kaldı. Kurultay filan da yok. Siyasi mevta olma yolunda tam gaz yol alıyor kısaca.
Onun gibi dımdızlak ortada kalan biri daha var. Bir zamanlar MHP genel başkanlığına yeşillenen Sinan Oğan. MHP lideri Devlet Bahçeli onun FETÖ’den enfekte olduğunu ima etti.

Sinan Oğan önce Meral Akşener ile yola koyuldu ve MHP’yi ele geçirmeye kalkıştı ama başarısız oldu. FETÖ’cü hâkimler de onlara yardım edemediler. Adalet yerini buldu ve bu vatanın partisi emin ellere, vatanseverlere kaldı yine. Sinan Bey öyle arzu ediyordu ki hep birlikte MHP’yi ele geçirirlerse Meral Akşener kolay lokma, onu bir çırpıda halledip partinin başına gelirdi. Ama Meral Hanım hayli dişli çıktı. Evet, FETÖ destek vermekteydi bu ayrılıkçı ekibe ama asıl gözdesi Meral Akşener’di. Sinan Oğan sadece enfekte olmuş bir yetimdi, hepsi bu.

'KARIN AĞRILARI VAR'

O günlerde MHP ile Sinan Oğan ile ilgili çok yazı yazdım, bunların hepsi arşivlerde duruyor. (*) O zamanki adı Cemaat olan FETÖ ile ilişkileri vb. konulardaki yazılardan bir karın ağrıları ve öfkelerinin olduğunu biliyoruz.

Geçti gitti. Ama önceki gün Suriyeliler konusunda bu vatandaşı, attığı yalana dayalı kışkırtıcı Tweeti ile ilgili eleştirince o da Muharrem İnce'yi aratmayacak şekilde Twitter’da ağzına geleni söyledi. En hafif lafı 'lan oğlum' diye başlıyor, bol bol “yalama” lafı kullanıyor.

Yaptığı ırkçılığı yazdıklarında adeta itiraf ediyor 'Evine iki tane Suriyeli tosun alıp besle de görelim' diyebilecek kadar alçalıyordu.

Sinan Oğan’a Twitter'dan gereken cevapları verdim. Ama şu ortaya çıktı ki MHP’nin başına geçmeye aday olan biri için yazdıklarım hakikaten bir turnusol kâğıdı olmuş, adamın kalibresi ortaya çıkmıştı.

'DEHŞETE DÜŞTÜM'

Bu sığlık, edep ve seviye konusunda yeryüzünün magma tabakasına inebilme yeteneği beni dehşete düşürdü.

Benim 2011 yılındaki Tweet'lerimi alıp yayınlıyor. FETÖ ile ilgili bir yazımın sadece giriş kısmını cımbızlayıp hakkımda bir algı oluşturmaya çalışıyor.

Yazık ülkemizdeki muhalif yapının hâli pürmelaline.

Gösterdiği zavallılığın haddi hesabı yok. Kelimelerimi ve cümlelerimi çalarak bana cevap vermesi ise daha da acıklı. Yazdığım gazeteye çamur atıyor.

Biz Fetullah'a hocaefendi derken o Okyanus ötesi diyormuş.

Peki, 27 Şubat 2015 artık Cemaat’in PARALEL ÇETE diye adlandırıldığı vakitler. 1725 Aralık darbesi akamete uğratılmış. Bizler bu çeteyle kıyasıya kavga veriyoruz o tarihte.

Ama Sinan Oğan Samanyolu televizyonunda nasıl olup da fink atıyordu onu merak etmekteyim. (**) Üstelik de ülkenin 'polis devletine doğru' gittiğine dair FETÖ algısına hizmet ederek. Biz Paralel Çete’ye Gülen Örgütü diyorduk ama Sinan Bey STV’de gerdan kırıyordu. Hiç de Okyanus Ötesi dediğine tanık olmadık.
Can Dündar adlı vatan hainiyle de bir yandan halvet olmaktaydı o sıralarda.
Onunla ilgili Ortadoğu gazetesinde çıkan yazılar ayrıca okunmaya değer bu arada.(***)

Bu yazı benim için kolay olmadı. Sinan Oğan’ın Twitter’daki edepsizleşmesi ve taraftarlarının da aynı patolojik ruh hâliyle üzerime saldırması tam bir aydınlanmaya sebep oldu aslında.

Bir tanesi “Çerkes köpekleri çok konuşmasın, yaşasın Manyas sürgünü” yazmış misal.

Bu edepsizlikleri, terbiyesizlikte limitsizliği görünce şükrediyorum.

Biz ne badireler atlatmışız meğer. Ülkemiz, siyasal partilerimiz ve milletimiz; hep birlikte.

Bu FETÖ denen hain örgütün ülkeyi ve siyaset alanını kimlere teslim etmeye çalıştığını her geçen gün biraz daha iyi anlıyoruz.

Bu durumumuza şükredelim.