Eski MİT’çi Enver Altaylı’nın irtibatlı olduğu isimler arasında Kemal Kılıçdaroğlu’nun danışmanı Rasim Bölücek de yer alıyor. İddianamede FETÖ’nün örgütten danışmanlar aracılığıyla bazı siyasi partilere etki etme faaliyeti olduğu belirtiliyor.

OLCAY KABAKTEPE / ANKARA

Kılıçdaroğlu’nun bir başka danışmanı Fatih Gürsul da ByLock kullanıcısı ve FETÖ’den tutuklu.

Eski MİT’çi Enver Altaylı hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede Kılıçdaroğlu’nun danışmanı Rasim Bölücek de yer aldı. Altaylı’nın Bölücek’le bin 22 görüşme gerçekleştirirken, çok sayıda da sıfır saniyeli arama olduğu belirlendi. Bu sıfır saniyeli aramaların başka iletişim yoluyla haberleşme mesajı olduğu bildirildi. Savcılık, Altaylı’nın bazı siyasi parti genel başkanlarının FETÖ/PDY mensubu olduğu tespit edilen danışmanları aracılığıyla bu partilere etki etme faaliyetinde bulunduğu tespiti yaptı.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu tarafından, Ağustos 2017’de saklandığı köyde yakalanarak tutuklanan eski MİT’çi Enver Altaylı hakkında iddianame hazırlandı. “Casusluk ve silahlı örgüt yöneticisi olmak” suçundan cezalandırılması istenen Altaylı hakkındaki iddianamede çarpıcı ayrıntılara yer verildi. İddianamede şüpheli Enver Altaylı tarafından yazıldığı anlaşılan yazı içeriğinde, “Kendi istihbarat kaynaklarım vasıtasıyla yakın takibimde olan Erdoğan’ın ...” ifadesiyle şüphelinin Cumhurbaşkanı Erdoğan hakkında kendi imkanları ile istihbari bilgiler topladığı kaydedildi. İddianamede, Altaylı tarafından oluşturulan bir eposta içeriğinde de, Altaylı’nın ülkemizde 15 Temmuz 2016 günü yaşanan darbe teşebbüsü sonucu gözaltına alınan veya tutuklanan örgüt üyelerinden masum insanlar gibi bahsettiği, maksadının FETÖ/PDY üyesi askerlerin serbest bırakılması olduğu belirtildi.

RASİM BÖLÜCEK’İN TALEBİ

İddianameye göre Altaylı telefon rehberinde, ‘Bölücek Rasim’ (Rasim Bölücek) ibaresi ile kayıtlı GSM numarası ile bin 22 kez toplamda 2 gün 13 saat 59 dakika 22 saniye görüşme yaptı. İddianamede yer alan bilgilere göre, Altaylı, Rasim Bölücek ve Bölücek’in telefon rehberinde ‘Şakir Sen’ diye kayıtlı FETÖ mensubuyla ABD’nin New York eyaletinde görüşme planladı. Bölücek ile ismi Şakir Şen olduğu değerlendirilen kişi arasındaki mesajlaşma içeriğini gösteren ekran fotoğrafı da Altaylı’nın telefonundan çıktı. Mesaj içerikleri üzerinde yapılan incelemeyle, Bölücek’in, terör elebaşı Gülen veya o gruptan birisi ile görüşmek için talepte bulunduğu anlaşıldı. Şakir Şen’in, mesajında, “Kendileri çok ciddi grip olmuş, kabul edemedi maalesef. Doktorlar kimseyle görüşmesine müsaade etmiyor. Ben ise hareketle meseleyi çözmeye çalışıyorum” dediği belirtilirken, mesajdaki doktorlardan FETÖ elebaşı Gülen’in etrafındaki doktorların tasvir edildiği, dolayısıyla Bölücek’in görüşmek istediği kişinin örgüt lideri olduğunun değerlendirildiği aktarıldı. İddianamede Bölücek’in Şakir Şen isimli şahıs arasında geçen mesajlaşmada talepte bulunduğu bir konu hakkında ‘Bir ışık görünüyor mu?’ şeklinde mesaj gönderdiği, muhatabının ise var gücüyle bu talep için çalıştığını söylediği ifade edildi.

SIFIR SANİYELİ ARAMALAR

İddianamede sıfır saniyeli aramalara da dikkat çekilerek şu ifadelere yer verildi:

“Şüphelinin telefon rehberinde “Rasim BÖLÜCEK” ibaresi ile kayıtlı başka bir GSM numarası ile de 137 (yüz otuz yedi) kez toplamda 1 sa 53 dk 3 sn görüşme yaptığının tespit edildiği, cep telefonu arama günlüğünde, GSM numarasının incelenmesinde genelde 0 sn lik görüşme/çağrı bırakma olayının yoğun olduğunun görüldüğü, bu durumun aralarında farklı bir iletişim yoluna geçmek için geliştirilen bir metot olduğunun değerlendirildiği tahmin edilmektedir.”

CIA’NIN ŞEFİYLE 53 GÖRÜŞME

İddianamede Altaylı’nın telefon rehberinde ‘Alen Fiers’ ibaresi ile kayıtlı ABD’ye ait olduğu anlaşılan GSM numarası ile 53 kez toplamda 1 saat 32 dakika 34 saniye görüşme yaptığı tespit edildi. Alen Fiers isimli şahsın kamuya açık internet sitelerinde yapılan araştırmasında da; asıl adının Alan Dale Fiers Jr. olduğu, CIA’nın eski orta Amerika görev gücünün şefi olduğu tespit edildi.

KİRİL ALFABESİYLE YAZILAN BELGE

İddianamede, Altaylı’nın cep telefonu içerisinde elde edilen kiril alfabesiyle yazılmış belgeler de dikkat çekti. Ele geçen bu dijitaller içerisinde, ‘RF Silahlı Kuvvetleri idaresi altında Suriye Silahlı Kuvvetleri’nin Türkiye Sınırı yakınlarında aşamalı eylem programı’ başlıklı belge bulunduğu, “FSB Müdürü Bortnikov Aleksandr Vasilyeviç’in dikkatine Türkiye Cumhuriyeti’nde oluşan duruma ilişkin özel rapor” başlıklı ve “Generalteğmen Sirotkin İgor Gennadyeviç Rusya FSB Müdür Yardımcısı Ulusal Terör Karşıtı Komite Başkanı” tarafından rapor edilen belgenin şüphelinin cep telefonundan elde edildi.

SOĞUK SAVAŞ METOTLARIYLA KAOS FAALİYETLERİ

İddianamede savcılık Altaylı’nın, bazı siyasi parti genel başkanlarının FETÖ/PDY mensubu olduğu tespit edilen danışmanları aracılığıyla bu partilere etki etme faaliyetinde bulunduğu tespitinde bulundu. İddianamede savcılık ayrıca, “Altaylı’nın İran masasında görev yapmış bulunan şüpheli Mehmet Barıner’in dezenformatif bilgiler üretme amacıyla yurtdışına kaçışını organize ettiği, devlet güvenliği açısından çok hassas sayılabilecek bilgileri dezenforme ederek yurtdışında CIA bağlantılı kişilere servis ettiği, bağlantılı olduğu ülkelerin ve devletlerin çıkarları doğrultusunda Türkiye Cumhuriyeti’nde destabilizasyon, dezenformasyon, kara propaganda ve soğuk savaş metotlarını kullanarak ülkede kaos ortamı oluşturacak nitelikte faaliyetler yürüttüğü” tespitlerine yer verdi.

DAVUTOĞLU’NA SAMİMİ HİTAP: HOCA

İddianamede Ahmet Davutoğlu’nun adı da şöyle yer aldı: “Şüpheli Enver Altaylı tarafından oluşturulan bir mail içeriğinde 7 Haziran 2015 ve 1 Kasım 2015 tarihinde yapılan Milletvekili Seçimleri ile ilgili olarak Adalet ve Kalkınma Partisinin liste belirleme ve listedeki adaylar üzerine bilgi maiyetinde yapılan bir çalışma olduğunun değerlendirildiği, başlığında ise ‘Davutoğlu’nun MKYK liste belirleme sürecinde izledi’ olmasına rağmen metin içerisinde kendisine sık sık ‘Hoca’ olarak hitap ettiği, ayrıca notun içerisindeki geçen isimlerin ad soyad belirtilerek yazılmış olmasına rağmen Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan RTE olarak bahsettiği görüldü.”

Dugin rahatsızlığı

İddianamede Enver Altaylı’nın 15 Temmuz darbesi öncesi Ak Parti’yi uyaran Alexander Dugin’den duyduğu rahatsızlık da yer aldı. İddianamede Altaylı’nın 26 Ağustos 2017 tarihli ifadesinde söyledikleri şöyle: “15.07.2016 tarihinde Ankara’da olduğumu hatırlıyorum. Bu tarihten 12 gün önce Ankara’ya geldiğimi hatırlıyorum. Çünkü Temmuz ayının 14’ünde Ankara’daydım. O gün Ankara’da Alexander Dugin isimli bir yazar da vardı. Kendisiyle görüşmedim ama o gün Ankara’da bir toplantıda olduğunu biliyordum. Kendisinin fikirlerini benimsemem. Kendisi Rus Şovenisti ve Avrusyacıdır.”


Aydınlık