Toplantıda kendilerinin "merkez sağ" bir parti olmadığını belirten Davutoğlu, ekonomi programını açıklarken demokrasi ve hukuk devleti vurguları yaptı. Son dönemde izlenen ekonomi politikalarını eleştiren ifadeler hem Davutoğlu'nun konuşmasında hem de partinin kitapçığında yer aldı. Pandemi sürecinde uygulanan ilave kredilendirme politikasına "Zaten borçlu olan halkı borçlandırırsanız ikinci faza geçemezsiniz" karşı çıkan Davutoğlu, kamu bankalarının bankacılıktan bihaber insanların elinde olduğunu öne sürdü. Demokrasi ve kalkınma ilişkisine değinen Davutoğlu, "Demokrasi ve hukuk devletinin olmadığı yerde kendi yatırımcınız da kaçar. Oligarklar ortaya çıkar. Kaynaklar belli ellerde toplanır. Türkiye'de bu tür temayülleri görüyoruz" dedi.
VARLIK FONU'NU TASFİYE EDECEK
Gelecek Partisi'nin, son dönemde cari açığı kapatmak ve finansal güvenliği sağlamak amacıyla Hükümetin uygulamaya koyduğu bir dizi politikayı eleştirilerinin odağına koyması ve "kaldırılacağını" taahhüt etmesi de dikkat çekti. Özellikle Varlık Fonu, Merkez Bankası'nın stratejik yatırımlara uzun vadeli kredi sağlaması, gereksiz ithalatı kısıtlayıcı tedbirler ve kambiyo alanında atılan adımlara yönelik eleştirilerin yoğunlaşması Gelecek Partisi'nin serbest piyasa düzenine bağlılığının bir ifadesi olarak toplantıya yansıdı.
Hem Davutoğlu'nun hem de ekonomi kurmaylarının konuşmalarında öne çıkan ve Kovid19 sonrası için politika önerileri içeren bazı başlıklar ise şöyle oldu:
- Türkiye Varlık Fonu başta olmak üzere bütçe dışı nitelik kazanmış olan tüm uygulamalar sonlandırılacak.
- Kovid19 sonrası dönemde küresel ekonomideki atıl tasarruf fazlasını Türkiye'de yatırım finansmanına yönlendirmek için serbest kambiyo rejimi ve Türk lirasının konvertibilitesi ile ilgili son dönemdeki uygulamalara son verilecek.
- Merkez Bankası siyasal etkiden arındırılacak.
- İşgücü piyasasında esnekleşme sağlanacak: "İş Gücü Reformu ile istihdamın önündeki engel olan aşırı düzenlemeleri kaldıracak sistemin daha etkin çalışmasının önünü açacağız.
DÖNEME UYGUN MALİ KURAL SÖZÜ
- Kayıtsız İşçi Barışı Projesi hayata geçirilecek ve Kırsal Dönüşüm projesi ile kentten kırsala, tarıma göç sağlanacak. Bunun için mali destek verilecek.
- Şehirlerin yakınında, bostanlıklar benzeri tarımsal alanlar kurulacak.
- Mali Kural uygulanacak ancak bu mali kural bir kalıba bağlı kalmayacak.
- Kurallı serbest piyasaya riayet edilecek.
- Korumacı politikalara karşı çıkılacak. Üretim yapısı nedeniyle ithalatı kısıtlayan değil ihracatı artıran politikalar uygulanacak.
- Soğuk Savaş'tan miras kalan neoliberal politikalara iman edilmeyecek.
- Kamu yatırımları gereklilik esasına göre incelenecek ve kamu ihalelerine müdahale edilecek.
- Sermaye piyasası araçları yoluyla çalışanların şirketlere ortak olması sağlanacak.
- Kıdem tazminatı
- Asgari ücretliye maaşı brüt tutar kadar ödenecek.
- Sözleşmeli tarım yaygınlaştırılacak.
- Tam ve güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçilecek.
ÖZGÜRLÜK MÜ OTORİTE Mİ?
Üç saati bulan toplantıda daha birçok konu başlığı gündeme geldi. Siyasi konular da konuşuldu. Davutoğlu, ABD seçimleri sürecinde Trump'a endeksli bir politika izlenmesini eleştirdi. Dış politikada çeşitli güç odaklarına angaje olunduğunu savundu. Soğuk Savaş döneminden kalan sağ sol gibi kategorilere dahil olmadıklarını ifade eden Davutoğlu, "Artık ideolojik ayrımlar değil. Özgürlükçü demokratik bir sistem mi otoriter güvenliği önceleyen eğilimler mi?" tartışmasının olduğunu söyledi. Davutoğlu, piyasa mekanizması içerisinde sosyal adaleti sağlayacakları sözü verirken, vahşi kapitalist bir yöntemle yeni rant alanlarının çıkarılmasına izin vermeyeceklerini kaydetti. Toplantıda partinin ekonomi kurullarının başında yer alan İbrahim Turhan, Serkan Özcan, Kerim Rota ve Mustafa Mente de hazır bulunarak soruları cevaplandırdı.
Aydınlık