Prof. Dr. Sencer İmer bir Youtube kanalına verdiği röportajda, “Çevremizde yaşanan tüm gelişmeler Türkiye’ye yönelik bir askeri operasyonu işaret ediyor” ifadelerini kullandı.
Sosyal medyada verdiği röportajda önemli açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Sencer İmer, Türkiye’nin bir güvenlik tehdidi altında olduğunu belirterek, “Çevremizde yaşanan tüm gelişmeler Türkiye’ye yönelik bir askeri operasyonu işaret ediyor.” dedi.
Türkiye’de bir 28 Şubat darbesi olduktan sonra ABD’de bir tatbikat düzenlediğini söyleyen İmer, Nevada çölünde yapılan tatbikatta Türkiye’nin tasvir edildiğini ve 24 Temmuz’da yani Lozan Anlaşması’nın yıldönümü olduğuna dikkat çekti.
İmer, “Öte yandan Stavridis’in başkanı olduğu bir enstitütü bir deniz tatbikati senaryosu yazıyor.Türk donanması ani bir baskınla Yunan ve Amerikan (müttefik) donanması tarafından imha ediliyor. Bu tabi Türkiye’nin denizde korumasız kalması anlamına geliyor. Kıbrıs adasının da böylece ablukaya alınarak kolayca oradaki edinilmiş olan Türk soydaşlarımızın haklarının ellierinden alınması anlamına geliyor” dedi.
PKK VE DEAŞ TERÖR ÖRGÜTLERİNİN ARTAN FAALİYETLERİ
Şimdi bütün bunları bir araya koyduğumuz zaman gayri ihtiyari Türkiye’nin çok ciddi bir tehdit altında olduğunu düşünüyorum. Tabi bunlara ekonomik şartları da ekliyoruz. Dövizin hızla değer kazanması Türk Lirası’nın değer kaybetmesi enflasyonun artması, hayatın pahalılanması ve ithalatın yapılamaz hale gelmesi gibi problemler halkı rahatsız edecektir. Ve böylece bir ortam yaratılmış oluyor. Yani Venezuela’da yapılan olaya çok benziyor. İran’daki yapılan sıkıştırma olayına çok benziyor. Aynı esnada PKK terör örgütünün Türkiye’de çok hızlı artan bir aktivitesi var. Şehitler veriyoruz. DEAŞ’ın başkanı olan Bağdadi’de Türkiye’yi tehdit ediyor. Burada da operasyon yapılacağını söylüyor.
S400’LER KIBRIS’TA DA TÜRKİYE’DE DE İŞGALİ ÖNLER
Demek ki böyle tehdit varsa bunu engellemek için yapılacak şey havadan gelecek olan ani bir baskın taaruzun gerek denizde gerek karada ortadan kaldırılması lazım. Bu da S400’ün önemini ortaya koyuyor. S400’den muhakkak vazgeçmelisiniz diye bu kadar ısrarla söylemelerini açıklamak mümkün hale geliyor. Yani S400 olması halinde anlattıkları ne deniz baskını ne de ülkenin altyapısını tahrip edecek baskın yapılamaz hale gelmiş oluyor.
ABD, TÜRKİYE’YE ASKERİ OLARAK MÜDAHALE ETMEK İÇİN ZEMİN HAZIRLIYOR
Amerikan hükümetinin özellikle seçimlerin ertelenmesiyle ilgili karardan sonra yaptığı açıklamada “bunu not ediyoruz” diyorlar. Bu not etmeyi ben şöyle değerlendiriyorum. Dünyadaki devletlere birtakım sıfatlar veriliyor. Normal demokratik devletler veyahut başarısız devletler. Başarısız devlet şu demek, ingilizcesi (unsuccess failed state). Vatandaşlarının haklarını yerine getirmeyen, onlara sıkıntı yaşatan, onların düşünce hürriyetlerini sınırlandıran devletler başarısız devletler. Başarısız devletlerin daha sonra alacakaları isimse haydut devlet yani (rogue state). Haydut devlet kavramını Amerikalılar mesela şuanda, Venezuela için Kuzey Kore için ve İran için kullanıyorlar. Türkiye bu noktada sanki önce bir başarısız devlet ilan edilmeye çalışılıyor. Ve Türkiye içerisindeki muhalefet cephesinin, mevcut durumla memnun olmayabilirsiniz, kararı sevmeyebilirsiniz ama dışarıya Türkiye’nin bir başarısız devlet olduğu intibaını verecek olursanız, Türkiye’nin iç savunmasını iç birliğini zayıflatırsanız o zaman bu kolylıkla önce başarısız devlet sonra da haydut devlet kavramlarına doğru gider. Ve dışardan NATO’nun müdahalesine kadar gidebilir.
“TÜRKİYE AMERİKA’YI TEHDİT OLARAK ALGILIYOR”
S400’lerin erkene çekilmesi Türkiye tarafından anlaşılmış görünmektedir. Türkiye Amerika’yı bir tehdit algıladığına eminim. Bunu söyleyemiyorlar belki. Ama ben bütün bunları birleştirdiğimde böyle bir tehdidin var olduğu sonucuna varıyorum.
TÜRKİYE’DEKİ GUADİO KİM?
Venezuela’da zaten dikkat ederseniz yine iç güç kullanarak seçilmiş olan Başkan Maduro’yu indirmeye çalıştılar. Burada yine ekonomik sıkıntıları meydana getirdiler. Halkı ikiye böldüler. Guaido diye bir kişiyi çıkardılar. Onu başkan ilan ettiler. Henüz Türkiye’de bu yapılmadı ama gayri resmi olarak sanki yapılıyor. Bence Türkiye’de de bir Guadio aranmaktadır. Bu Guadio kimdir acaba? Onu dinleyicilerimizin takdirine bırakıyorum. Dolayısıyla böyle baktığımız zaman da Türkiye bir tehdit altındadır diyebiliriz.