Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile Belarus Dışişleri Bakanı Vladimir Makey arasında önemli bir görüşme gerçekleştirildi.
Belarus ve Polonya arasındaki sınırda yaşanan göçmen krizinin ele alındığı görüşmenin ardından Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov açıklamalarda bulundu.
Sınırdaki göçmenlerin durumuna ilişkin değerlendirmelerde bulunan Sergey Lavrov, konu hakkında Polonya ve Litvanya'nın Rusya'ay başvurmadığını belirtti. Lavrov, ''Onlar sadece şiddetli açıklamalar yapıyorlar, Belarus'u ve aynı zamanda Rusya'yı suçluyorlar.'' dedi.
Belarus’un sınırlarındaki duruma ilişkin istişarede bulunmayı, anlaşma sağlamayı ve uluslararası hukuk zemininde çözmeyi önerdiğini hatırlatan Lavrov, bu durumun kamuoyunda hiç gündeme getirilmediğine dikkati çekti.
Batılı ülkelerin Belarus’a uyguladığı ekonomik yaptırımları eleştiren Lavrov şu ifadeleri kullandı:
Bize göre ekonomik yaptırımlar, uluslararası barış ve güvenliğe yönelik tehditlere karşı koymak için yalnızca Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin kararıyla ancak son çare olarak kullanılabilir.
Bu bağlamda, uluslararası hukukla çelişen tek taraflı zorlayıcı önlemlerin, Batı'ya karşı olan hükümetler üzerinde baskı oluşturmak için kullanılması kabul edilemez.
BELARUS, AVRUPA'DAN SİNYALLER ALIYOR
Belarus Dışişleri Bakanı Makey ise Minsk'in, Brüksel, Varşova ve Vilnius ile göçmenler ve yaptırımlar konusunda Rusya'nın ara buluculuğunu reddetmeyeceğini söyledi.
Ancak Belarus makamlarının ara buluculuk fikrini tamamen hoş karşılamadığını çünkü ülkelerin zor durumlarda da konuşma cesaretini bulması gerektiğini kaydeden Makey, "Ancak böyle bir cesaret yoksa, aracılık yapabilecek üçüncü taraflarla görüşmeye hazırız." dedi.
Sorunun Belarus’ta değil, Avrupa Birliği (AB) tarafında olduğunu kaydeden Makey, "AB'nin Belarus'a yönelik bir stratejisi olmadığını görüyoruz ve buna inanıyoruz. Şimdi politikalarının özü alternatif bir bakış açısına sahip olan, kabul edilemez adımlar atan, asi olan, kendilerine göre üçüncü ülkeyi cezalandırmaktır." ifadelerini kullandı.
AB’nin Belarus yönetimini tanımadığını hatırlatan Makey, "Bu yüzden bu durumdan nasıl çıkacaklarını bilmiyorlar. Bu durumdan çıkmak için Brüksel dahil bazı Avrupa başkentlerinden sinyaller alıyoruz." diye konuştu.
En azından AB’nin kendileriyle diyalog kurmasını öneren Makey, ilişkilerin normalleştirilmesine ilişkin karşılıklı mesajlar verilmesinden yana olduğunu dile getirdi.
Makey, Minsk'in hassas konular da dahil her türlü sorunu çözmek için her zaman diyaloğa hazır olduğunu hatırlatarak "Sorun bizde değil eğer böyle bir adım atmaya hazır değillerse bekleriz. Er ya da geç, Belarus ile ilgili durum, tüm tarafları çözüm bulmaya zorlayacak." ifadelerini kullandı.
Belarus ve Polonya arasındaki sınırda yaşanan göçmen krizinin ele alındığı görüşmenin ardından Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov açıklamalarda bulundu.
Sınırdaki göçmenlerin durumuna ilişkin değerlendirmelerde bulunan Sergey Lavrov, konu hakkında Polonya ve Litvanya'nın Rusya'ay başvurmadığını belirtti. Lavrov, ''Onlar sadece şiddetli açıklamalar yapıyorlar, Belarus'u ve aynı zamanda Rusya'yı suçluyorlar.'' dedi.
Belarus’un sınırlarındaki duruma ilişkin istişarede bulunmayı, anlaşma sağlamayı ve uluslararası hukuk zemininde çözmeyi önerdiğini hatırlatan Lavrov, bu durumun kamuoyunda hiç gündeme getirilmediğine dikkati çekti.
Batılı ülkelerin Belarus’a uyguladığı ekonomik yaptırımları eleştiren Lavrov şu ifadeleri kullandı:
Bize göre ekonomik yaptırımlar, uluslararası barış ve güvenliğe yönelik tehditlere karşı koymak için yalnızca Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin kararıyla ancak son çare olarak kullanılabilir.
Bu bağlamda, uluslararası hukukla çelişen tek taraflı zorlayıcı önlemlerin, Batı'ya karşı olan hükümetler üzerinde baskı oluşturmak için kullanılması kabul edilemez.
BELARUS, AVRUPA'DAN SİNYALLER ALIYOR
Belarus Dışişleri Bakanı Makey ise Minsk'in, Brüksel, Varşova ve Vilnius ile göçmenler ve yaptırımlar konusunda Rusya'nın ara buluculuğunu reddetmeyeceğini söyledi.
Ancak Belarus makamlarının ara buluculuk fikrini tamamen hoş karşılamadığını çünkü ülkelerin zor durumlarda da konuşma cesaretini bulması gerektiğini kaydeden Makey, "Ancak böyle bir cesaret yoksa, aracılık yapabilecek üçüncü taraflarla görüşmeye hazırız." dedi.
Sorunun Belarus’ta değil, Avrupa Birliği (AB) tarafında olduğunu kaydeden Makey, "AB'nin Belarus'a yönelik bir stratejisi olmadığını görüyoruz ve buna inanıyoruz. Şimdi politikalarının özü alternatif bir bakış açısına sahip olan, kabul edilemez adımlar atan, asi olan, kendilerine göre üçüncü ülkeyi cezalandırmaktır." ifadelerini kullandı.
AB’nin Belarus yönetimini tanımadığını hatırlatan Makey, "Bu yüzden bu durumdan nasıl çıkacaklarını bilmiyorlar. Bu durumdan çıkmak için Brüksel dahil bazı Avrupa başkentlerinden sinyaller alıyoruz." diye konuştu.
En azından AB’nin kendileriyle diyalog kurmasını öneren Makey, ilişkilerin normalleştirilmesine ilişkin karşılıklı mesajlar verilmesinden yana olduğunu dile getirdi.
Makey, Minsk'in hassas konular da dahil her türlü sorunu çözmek için her zaman diyaloğa hazır olduğunu hatırlatarak "Sorun bizde değil eğer böyle bir adım atmaya hazır değillerse bekleriz. Er ya da geç, Belarus ile ilgili durum, tüm tarafları çözüm bulmaya zorlayacak." ifadelerini kullandı.
