naokulu öğretmeni yerlerde sürüklenip tekme tokat dövülüyor..
Hastane acil servisine giren herkes ilk iş olarak yumruk atacak doktor arıyor, onu bulamazsa sağlık görevlisine saldırıp çenesini kırıyor...
Havalimanı kuyruğunda bekleyenler, devlet dairelerinde işleri uzayanlar, hatta bir davette kapıda bekletilenler bile derhal ağızlarını bozuyor, öyle ki hakaretin bini bir para, sınıfsal ve fiziksel aşağılama sınırsız...
Erkekler ırz düşmanı, kadınlar ise ya köle ya da hafif meşreplikte sınır tanımıyor.
Her gün bu haberler, bu videolar, bu tartışmalarla geçince...
Böyle fırsatları kollayan "entel" tayfası da "hepimiz kötüyüz" korosuna katılıyorlar tabii.
Hele o iç bayıltan "biz ne ara böyle olduk?" türünden uyuz sızlanmalar var ki, kızsan ne fayda!
Sağınıza solunuza bakmasanız, sanırsınız ki...
Memleketin her yanından kötülük, şiddet, pislik akıyor.
Facebook'ta, Twitter'da estirilen rüzgâr bu çünkü.
"Esen" demiyorum, dikkat ediniz, "estirilen" diyorum.
Çünkü işin arka planı bu.
Bize de toplum olarak bunu yapıyorlar.
Ve hiç şüpheniz olmasın ki...
Şeytani örgütlenmeler ve Türkiye düşmanları sosyal medyada iki fırça darbesiyle oluşturdukları ve herkesi etkisi altına alan bu tabloya perde gerisinden sırıtarak bakıp ellerini ovuşturuyorlar.
O pek basmakalıp fakat maalesef hakikati anlatan terimle ifade edeyim: Çok kolay operasyon yiyoruz.
Net! Açık!
Hızla ve tereyağından kıl çeker gibi operasyon çekiyor, toplumsal zihnimizihamur gibi yoğurmaya çalışıyorlar.
Düşünün...
"Havaalanı canavarı" kadının özel hesaplarından fotoğrafları çekilip sonra farklı sahte hesaplarla hem olağanüstü kötü bir insan olarak gösterildi, hem de pişman olabilen, özür dileyip yaptıklarından kahrolan biri gibi sunulabildi.
Eğlence olsun diye miydi?
Böyle sanıyorsak, çok ama çok fena yanılırız ve bedelini de fena öderiz.
Bunu ileride çok yazıp çizeceğim.
Ama biraz mesafeyle baktığında hesabı fark etmeyen var mıdır?
"Bizden adam olmaz, gelin bizi siz dizayn edin!" duygusunun politikayadönüşmesi için bütün bunlar...
Sürçmeyelim..
Yutmayalım...
Her gaza gelmeyelim...
