Haber: Buse Gençtürk

Türkiye genelinde yaşanan kuraklık ile birlikte Ankara'da barajlar alarm veriyor. Bilim insanları, sonraki aşama olan tarımsal kuraklığa karşı ise önerilerde bulunuyor.

ASKİ Genel Müdürlüğü geçen günlerde Ankara'nın barajlarında 110 günlük su kaldığını açıklamıştı. Açıklamada Başkente içme suyu sağlayan barajların doluluk oranının yüzde 20,91 olduğu da belirtilmişti. Bilim insanları iddiayı doğruladı.

Ankara Üniversitesi Coğrafya Anabilim Dalı Öğr. Üyesi Prof. Dr. İhsan Çiçek, kuraklığa ilişkin Ulusal Kanal’a konuştu:

''Bizi 3 ay idare edebilecek kadar bir suyu var. Biz yüzde yirmi su var diyorsak bu yüzde yirmi var mı suyun hepsini de kullanamayız. Çünkü orada var olan sistemin devam edebilmesi için bizim o suyun bir kısmını içerisinde tutmamız gerekiyor. Ankara'da da bizim muhakkak içme suyunda tasarrufa geçmemiz lazım''

Prof. Dr. Çiçek, yağışların barajları doldurmaya yetmeyeceğini belirtti:

''Ocak ayının ikinci yarısından sonra bu soğuk ve yağışlı havanın bize gelebileceği yönünü ama bunun uzun süreli olmayacağını biraz önce de söyledim. Bizim kuraklık sorunumuzu kesin olarak çözmeyecek. Arada bir bu yağışlı sistemler bizi ziyaret etse de, görülen o ki bu sene biz daha kurak koşulları yaşayacağız.''

Prof. Dr. Çiçek, mutlak kuraklıktan sonraki aşamanın ise tarımsal kuraklık olduğunu vurguladı:

''Türkiye'deki var olan suyun yüzde 70'i sulamada kullanılıyor. Yaklaşık yüzde 1314'ü içme suyu. O yüzden de bizim esas önlem almamız, tasarruf yapmamız gereken su, tarımsal sulamada kullandığımız su.''

İhsan Çiçek ayrıca var olan suyun nasıl yönetileceğinin planlanması gerektiğine dikkat çekti, önerilerini sıraladı:

''Her şehrin bir su yönetim politikası muhakkak olmalı. Bizim artık salma sulama gibi çok eski tekniklerin veya yağmurlama gibi sistemleri ortadan kaldırmamız lazım. Ve damlama sulama gibi sulama yöntemlerine geçmemiz lazım. Yine aynı zamanda ürün seçerken, suyu az kullanan ürünlere yönelmemiz lazım.''