Adil Hacıömeroğlu yazdı...
Ülkemizde, sözde demokrasi ve özgürlüğü savunan kimileri yanıp tutuşmaktalar HDP/PKK için. HDP’ye, bölücülük yaptığı söylenince ayaklanıyor bu Amerikancı demokratlar.
“Siz, demokrasiden yana değil misiniz? Bu parti altı milyon aldı.”
“HDP kapatılsın. Bölücülerin TBMM’de ne işi var?” dediğinizde yine özgürlük, demokrasi söylevleri başlıyor.
“Kürtlerin TBMM’de temsil edilmesini istemiyor musunuz? Kürtlerin oyu ne olacak?
Yukarıdaki yanıtları verenlerin çoğu okumuş, yazmış adamlar… Ettikleri büyük büyük sözlere bakınca konuştukları konunun uzmanı sanırsınız bu kişileri. Bizim anayasamız, seçim ve siyasal partiler yasalarımız etnik kökenlere göre oy vermeyi serbest kılıyor mu? Ya da oylar sayılırken sandıktan çıkan oyların üzerinde "Bu Kürt oyudur.” diye bir yazı var mı? Yok…
Peki, partilere verilen oyların hangi etnik kökenli yurttaşların verdikleri belli mi? Değil… Eğer belliyse seçimler, gizli oyla yapılmıyor demektir.
Yurttaşlarımız, kişisel eğilimleri gereği farklı siyasal partilere oy vermekteler. Genel seçimler öncesi özellikle bazı CHP’lilerin HDP’ye baraj aşırmak için “Her aileden bir oy HDP’ye.” söylemlerini sık sık işittik. Demek ki Kürt kökenli olmayan birçok kişinin HDP’ye oy verdiği herkesçe bilinmekte. Ayrıca Kürt kökenli yurttaşlarımızın büyük çoğunluğunun HDP’ye oy vermediği de bir gerçek. Ancak HDP’ye oy verenler Kürt sayılırken HDP’ye oy vermeyenler Kürt sayılmamakta. Bundan da anlaşılıyor ki ABD yapımı bazı özgürlükçü demokratlara göre Kürt olmanın koşulu HDP’ye oy, PKK’ya destek vermek. Özgürlükçülüğe, demokratlığa bakın!
Malum, korona günlerindeyiz. Ekmek aslanın ağzında… Karantina günlerinde birçok kişi işinden oldu. İşi olanlar çok şanslı… Virüs biraz gerileyince toplumda rahatlama oldu. Birçok kişi, çalışmaya başladı.
Van’ın Çatak İlçesinde yol işçileri de 9 Temmuz 2020 günü işbaşındaydılar. Bir tek amaçları vardı, evlerine ekmek götürmek… Evine ekmek götürmek için yol yapımında çalışan işçiler PKK’ca öldürüldü. Üstelik o yapılan yol kim için? Vanlılar, Çataklılar için… Onların uygarca yaşamaları için…
Peki, bu işçiler Kürt değil mi? Onların çalışma, evlerine ekmek götürme hakları yok mu? Olmaz mı hiç? Durum böyleyken bu işçilerin çalışmaları özgürlük ve demokrasinin alanına girmez mi? Çalışma özgürlüğü ne tez unutuldu?
Daha önce de Diyarbakır’da ormandan odun toplamaya giden köylüleri öldürmüştü PKK. Bölücü örgüt, eylemlerine başladığı günden itibaren hep Kürt emekçilerinin kanını döktü. İşçileri, köylüleri öldürdü. Kürt yurttaşlarımızın kanını akıttı hep. Buna karşın sözde özgürlükçü demokratlarımız PKK/HDP’yi Kürtlerin temsilcisi görmekteler. Kürtleri öldürüp yok eden bir Kürt temsilcisi...
Kürt emekçilerini öldüren PKK/HDP’ye karşı çıkmak, demokrasi ve özgürlüğü savunan her namuslu insanın görevidir.
Kürtlerin haklarını savunduklarını sanan aymazlara soruyorum. PKK’nın öldürdüğü Kürt emekçileri Kürt değil mi? Değilse neden?
İLK KURŞUN