Üyelikten istifa dilekçesini İYİ Parti Genel Başkanlığına sunan ve MHP'den 21. Dönem'de Bursa milletvekili seçilen Burhan Orhan yaptığı açıklamada, İYİ Parti ve Genel Başkanı Meral Akşener'e olan inancını yitirdiği için istifa ettiğini söyledi.

'Yanındaki birkaç kişiden biriydim'

Partinin kuruluşu öncesi, aşaması ve sonrasında Akşener'in yanında bulunan birkaç kişiden biri olduğunu belirten Orhan, ancak bu süreçlerde konuşulanlarla gelinen nokta arasındaki farklılıkların kendisini partisiyle yol ayrımına getirdiğini ifade etti.

Orhan, şu değerlendirmede bulundu:

'Özellikle MHP kanadından gelen milliyetçi, ülkücü arkadaşlarımızın dışlanması... Arkadaşlarımızın genel kanaatine göre duruşu milli ve omurgası sağlam insanlarla pek yol yürünmek istenmedi. Meral Hanım yola çıktıklarını, yolda bulduklarıyla değişti. Durmanın bir anlamı yoktu. Ayrıca partiyi kimin yönettiğini bilmiyoruz. Hangi eller ya da kim? Partiyi Meral Hanım yönetmiyor, sadece kumanda ediyor.'

'Genç ve kadınlara önem verilmedi'

Kurucular Kurulu ve Genel İdare Kurulu üyeliğinden istifa eden Betül Bayraktar Orhan da kadın ve gençlerin siyasette, ülke yönetiminde daha fazla yer alması hedefiyle yola çıkmalarına rağmen bunun gerçekleşmediğini söyledi.

'Hedeften saptı'

Bunu istifa dilekçesinde de belirttiğinin altını çizen Orhan, "Yola çıktığımızdaki hedeften saptığımızı düşünüyorum. Bunu bilerek yola devam etmenin bir vebal olduğunu düşündüğüm için de yollarımı ayırdım. Bir kadın hareketi olarak yola çıktık ama bu, sadece bir tüzük maddesi olarak kaldı." dedi.

İYİ Partinin Mecliste en az kadın milletvekili bulunan parti olduğuna işaret eden Orhan, "Tansu Çiller Türk siyasetine Meral Akşener ismini kazandırdı, Akşener İYİ Partiyi kurup bir genci ya da bir kadını Türk siyasetine kazandırmadı." diye konuştu.

'Omurgalı, ilkeli ülkücüler yer bulamadı'

Parti kurulurken Türk milletine verilen sözlerin hiçbirinin yerine getirilmediğini ifade eden Azmi Yetim, partilerinden koparılan ilkeli, omurgalı, vefalı ve liyakatlı ülkücülerin de zaman içinde partiden dışlanarak siyasetin çöplüğüne atıldığını savundu.

Yetim, dilekçesinde şu ifadelere yer verdi:

'Sayın Genel Başkanım bu insanlar yapılanları hiç hak etmemiş ve sizden de hiç diyet dilenmemişlerdir. Siz 'ülkücülere diyet borcu ödemekten bıktım' diyorsunuz ama unutmayın ülkücülere olan vefa borcunuzun zekatını bile ödemekte zorlanırsınız.

Türk siyasi tarihinde en kısa sürede parlayan bir yıldız ama aynı zamanda en kısa sürede kaybolan bir güneş oldunuz. Bunu siz istediniz. Çünkü ülkücülerin idealleri ve onurlarıyla oynamak en büyük hataydı ve siz bu hatayı yaptınız. Yazık ettiniz.'