Türkiye, eski eşi tarafından 10 yaşındaki kızı önünde katledilen Emine Bulut cinayetiyle sarsıldı. Bir annenin "Ölmek istemiyorum" çığlıklarına tanık olan Türk halkı, o anları vicdanının en derinlerinde yaşadı. Yaşananlar üzerine siyasi partilerden sivil toplum örgütlerine kadar kadın cinayetlerini lanetleyen pek çok açıklama yapılırken, kadınlar ülkenin pek çok yerinde sokağa çıkarak "Ölmek istemiyoruz" diye haykırdı.
Fakat cinayete yönelik yapılan her lanetleme açıklaması, sanıldığı kadar samimi değildi.
Bir kadın genel başkan olan Meral Akşener'in de en üst perdeden yaptığı açıklamaların samimiyeti sosyal medyaya konu oldu.
Eski İyi Parti İletişim ve Propagandadan Sorumlu Başkan Yardımcısı Adem Taşkaya, Meral Akşener'in cinayete ilişkin tepki açıklaması üzerine skandal bir iddiayı ortaya attı.
Akşener'in açıklamalarına yönelik olarak "Genel Merkez'in iletişim biriminde çalışan genç bir kadına duygusal ve fiziki şiddet uygulanıp, itibar infazı yapıldığında susan ve meselenin üstünü örten Akşener, şimdi kadına şiddetten dem vuruyor" diyen Taşkaya, "Akşener! Gücün yetiyorsa sen önce kendi merkezinde kadın haklarına sahip çık" ifadelerini kullandı.
Genel Merkezin İletişim biriminde çalışan genç bir kadına duygusal ve fiziki şiddet uygulanıp, itibar infazı yapıldığında susan ve meselenin üstünü örten Akşener, şimdi kadına şiddetten dem vuruyor. Akşener! Gücün yetiyorsa sen önce kendi merkezinde kadın haklarına sahip çık
Aydınlık'ın ulaştığı kaynaklar, söz konusu şiddet olayının muhatabının üst düzey bir İyi Parti yöneticisi olduğunu, konunun bizzat Genel Başkan'a iletildiğini fakat Akşener tarafından olayın üstünün örtüldüğünü iddia etti. Yargıya da taşındığı belirtilen olayda, silahla tehdit, yaralama, hakaret ve kişilerin huzurunu bozmaya kadar pek çok suçlama bulunduğu belirtildi. Suçlama öncesi şiddete uğradığını iddia eden kadını şikayetten vazgeçirmek için üst düzey yöneticiler de devreye girdi. Şimdi Ankara'da yargıya taşınan dosyanın görülmesi bekleniyor.
