da yıllar önce Çeşme'nin en güzel yerlerinden biri olan Ovacık Mahallesi'ne hem de tarla olan bir araziye artık villa boyutlarını da geçen bir köşk dikti. Eşsiz bir doğaya sahip bölgedeki 5 bin 648 metrekarelik arazisine tam 3 katlı ve 12 odalı bir bina kondurdu. İddialara göre o dönem inşaatı soran çevre sakinlerine, "Buraya kütüphane yaptıracağım" dedi. Bu arada gelen tepkileri dindirmek için köşkün bahçesinin girişine de Atatürk resmi astırdı. Bu yaptığı resmen Atatürk'ün arkasına saklanmaktan başka bir şey değildi.

6 MİLYON LİRALIK KÖŞK
Soner Yalçın'nın Çeşme Ovacık'ta 5 bin 168 metrekarelik tarım arazine yaptığı kaçak köşk, 3 katlı ve 12 odadan oluşuyor. Köşk ve arazisinin yaklaşık değerinin 6 milyon lira civarında olduğu belirtiliyor.

CHP'Lİ BELEDİYE YIKMADI
Yeni Asır gazetesi skandalı 2015'ten bu yana yazdı. Ancak, maalesef CHP yönetimindeki Çeşme Belediyesi kaçağa göz yumarak, binayı bir türlü yıkmadı. Hatta o dönem açıklama yapan Çeşme Belediye Başkanı olan CHP'li Muhittin Dalgıç, "Villa tarım arazisi üzerine yapıldığı için kaçak. Bu villayı. 30 Nisan 2014'te mühürledik. Villa hakkında yıkım kararı çıktı ve para cezası uygulandı. 46 bin 189 lira 56 kuruş ceza kesildi. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunduk. Mevzuatta olan her şey uygulandı. Villa sahibi mahkemede yargılanacak. Hakkında hapis cezası çıkıp çıkmayacağı orada netleşecek" dedi. Ancak bu yıkım nedense bir türlü gerçekleşmedi. Köşkte yaşam başladı. Önceki gün bu bölgeye gidip köşkün son durumuna bakalım dedik. Hala yerinde duruyordu ve köşkte yaşam tüm hızıyla sürüyordu. Köşkün yapıldığı arazinin etrafındaki tarlalarda tarıma devam ediliyordu. Çevre sakinleri, Yalçın'ın da burası için muhtemelen imar barışından yararlandığını söyledi.



ÜSTÜNE KİTAP YAZDI
Bu arada şu önemli ayrıntıyı da anlatayım ki Soner Yalçın'ın nasıl bir iki yüzlülüğe imza attığını daha iyi anlayın. Yılmaz Özdil ve Fatih Portakal'ın kaçak yapıları için karaladıkları imar barışından yararlandığı ortaya çıkarken Soner Yalçın da tarım arazisine diktiği köşke rağmen 2018'de "Saklı Seçilmişler" isimli bir kitap yazdı. Bu kitap neyi anlatıyor dersiniz? Tarımın nasıl bittiğini! Kitabıyla ilgili o dönem köşe yazıları kaleme yaptığı Sözcü'de röportajı yayınlanan Yalçın, "Türk tarımını bitirdiler bize zehir yediriyorlar" diye beyanat bile vermişti. Pes doğrusu... Eğer siz tarım bitti diyorsanız, bunu bitirenlerden biri de tarım arazisine köşk konduran siz değil misiniz Soner Bey demekten alamıyor insan kendini... İki yüzlü olmak böyle bir şey işte...

PORTAKAL'DAN ÇOK MANİDAR PAYLAŞIM!
Bunlar için dedik ya Atatürk'ü ağızlarından düşürmezler ve onun arkasına saklanırken gidip kaçak yapı yaparlar diye... İşte Fatih Portakal bizi yine şaşırtmadı. İmza attığı skandalın yankıları sürerken, önceki gün sosyal medya hesabından yine Ulu Önder Atatürk'le ilgili bir paylaşım yaptı. Bu manidar (!) paylaşımın üzerine çiftliğin sahibi gözüken eşi Armağan Portakal'ın da dün yine sosyal medyadan 2017 yılında gittiği Anıtkabir'de Atatürk'ün mozolesi önünde çektirdiği fotoğrafı paylaşması "Yok artık, bu kadar da olmaz" dedirtti.

"İNŞAATA HAPİSTEYKEN BAŞLADI"
Hürriyet Gazetesi'nin eski Genel Yayın Yönetmeni olan ve CHP'de bir dönem Genel Başkan Yardımcılığı da yapan Enis Berberoğlu, Soner Yalçın ile 2015 yılında bir polemik yaşamıştı. Berberoğlu, Yalçın'a "Seni içeri aldıkları gün eski eşin ve avukatın hanımefendi doğrudan bana geldi. Hürriyet'ten maaşın aylarca hesabına yattı. Helali hoş olsun. Yalnız bir mesele var. Biz mahpustaki bir yazara maaş ödediğimizi sanıyorduk. Oysa sen içerde de boş durmamışsın. Hapisteyken Çeşme'de kaçak villa inşaatına başlamışsın" demişti.

Erhan GÜLENÇ/Yeni Asır