'Ticaret savaşları, hummalı devam eden silahlanma, aralıksız sürdürülen RusyaÇin karşıtı yaptırım ve propagandalar Amerika’nın düşüşünü durduramıyor. Batıda medyaya ve geleneksel siyasi partilere güven azalıyor.

ALİ MERCAN / FRANKFURT

‘Sarı Yelekliler’ gibi protesto hareketleri şekilleniyor. Medyada ‘Neoliberal düzenin sonu mu’ yorumları artıyor.'

Yukarıdaki satırlar Almanya’nın Frankfurt kentinde “Özgür Düşünce Birliği” (Freidenker Verband) tarafından düzenlenen konferansa çağrı ilanında yer alıyordu. Konferansta ise gazeteci ve ekonomist Rainer Rupp, neoliberalizmin kaynaklarını ve felaketli sonuçlarını analiz ederek sonunun geldiğini belirtti. Konuşmacı, yeni liberal düzenin fikir babasının baba Bush olduğunu belirterek “Bu bir yenilik, yeni barış düzeni olarak tanıtıldı. İlk uygulaması Irak’ın işgali oldu. Pax Amerikana markalı yeni liberalküresel düzene 10 yıl boyunca Batı tarafından ses çıkartılmadı. Çünkü kuzu postuna bürünmüş kurt gösteriliyordu. Amerika, kendi hakimiyetine kimsenin karşı gelemeyeceğini ve bunu kabul ettirecek gücünün olduğunu savunuyordu. 1991’de küçük bir ülke olan Irak’a karşı hava saldırılarına girişti ve arkasında birleşen dünya çoğunluğuna ve füzelerine karşı kimsenin dayanamayacağını ilan etti. Robert Cooper aracılığıyla Avrupa’yı etkiledi. Yugoslavya’ya saldırı emri verildi” dedi.

RUSYA’YA GÜVENELİM NATO’DAN ÇIKALIM

Amerika saldırıları altındaki İran ve Suriye’ye aktif destekte bulunan Rusya’nın ciddiye alınması gerektiğini belirten Rupp, Çin’in de benzer şekilde aktif olması gerektiğini söyledi. Rupp, Çin’in esaslı bir rakip olduğunu ve ulaşım yollarının kesilmeye çalışıldığını belirterek “Modern İpek Yolu desteklenmelidir” ifadelerini kullandı. Huawei’den çekinmeleri için bir gerekçe olmadığını vurgulayan Rupp, “Rusya ve Çin arasındaki stratejik ortaklığın olumlu sonuçlarından birisinin ABD kontrolü dışında para transferi için yeni bir swift sisteminin geliştirilmesi oldu” diye konuştu.

‘NATO’DAN ÇIKILMALIDIR’

Rupp daha sonra soruları yanıtladı. Bir soru üzerine “Barış Rusya ile birlikte sağlanır, NATO’dan da çıkılmalıdır” diyen Rupp, şöyle devam etti:

Reklamdan sonra devam ediyor 

“Zaten son yapılan kamuoyu araştırmalarında Alman halkının ezici çoğunluğu ABD’ye karşı ve barışın Amerika tarafından tehdit edildiğine inanıyor. Avrupa’nın güvenliği, Rus gazına duyulan ihtiyaç Almanya’nın temel çizgilerindendir. Bu nedenle uluslararası kuruluşlarda Almanya, Rusya’ya karşı Atlantik kaynaklı yaptırımlara onay vermiyor.”

İRAN’A SALDIRI RUSYA’YA YAPILMIŞ SAYILIR

İranlı bir dinleyicinin ‘ABD’ye direnmenin ne kadar devam edebileceği’ sorusuna karşılık Rupp, “İran’a yapılan saldırı bize yapılmıştır” diyen Putin sözcülerinin açıklamasını hatırlattı. “Enerji ve güvenlik açısından İran, Rusya için kaçınılamaz bir ortaktır” dedi.

Tartışmalardan çıkan bir sonuç da, Avrupa’yı Avrasya ortaklığında kararlı duruşa çekmek için Türkiye’nin Suriye ile yakın ilişkilerini geliştirmesinin anahtar değerinde olduğuydu.

Uzun yıllar NATO’da çalıştı

Alman Komünist Partisi (DKP)’ne yakın olan Özgür Düşünce Birliği, Suriye ve Venezuela’ya desteğiyle dikkat çekiyor. Yeşiller ve Sol Parti’nin bölücü terör örgütlerini himaye eden çizgisinden ayrılıyor ve antiemperyalist çizginin gelişmesine katkı sağlıyor. Önümüzdeki günlerde ABD emriyle bombalanarak parçalanan eski Yugoslavya’ya bir anma ziyareti planlanmış. Konuşmacı Rainer Rupp ise 1969’dan itibaren NATO’nun Brüksel’deki ana karargahında çalışmış. 197788 arası NATO’nun politik bölümünde Ekonomi Müdürü olan Rupp, 1993 yılında eşi ile birlikte yargılanarak 12 yıl hapis cezasına çarptırılmış. Rupp, NATO’nun “Cosmik Top Secret” dereceli belgelerini Demokratik Alman Cumhuriyeti (DDR) istihbaratına vermekle suçlanmıştı.


Aydınlık