ABD kongresinde önceki gün yapılan bir oturumda, Washington merkezli Uygur İnsan Hakları Projesi (UHRP) Başkanı Nuri Türkel bir konuşma yaptı. Türkel, ABD’li milletvekillerinden Uygurlar için yardım diledi. Türkel, ABD kongresindeki konuşmasında “Zorunlu çalıştırmayı durdurmak ve Uygur mültecilere sığınma sürecini hızlandırmak için harekete geçilmesi gerektiğini” ve “Washington'un Çin'in Sinciang Uygur Özerk Bölgesi'ndeki ‘soykırıma’ son vermek için uluslararası toplumu zorlaması gerektiğini” talep etti.
Kongre'yi, birçok ülkede geri gönderilme riski altında olan Uygurları öncelikli mülteciler olarak belirleyen Uygur İnsan Haklarını Koruma Yasasını “acilen” geçirmeye çağıran Türkel, ABD’den Uygurları “özgürleştirmesini” istedi.
Türkel ayrıca ABD hükümetini, 1949 Birleşmiş Milletler Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılmasına İlişkin Sözleşme'yi imzalayan herkesi soykırımı önleme yükümlülüklerini yerine getirmeye zorlamaya çağırdı.
Ayrılıkçı Türkel’in kongrede dinlenmesi, G7 ülkelerinin toplantı sonrası açıkladıkları ortak bildiriden bir gün sonra gelmesi dikkat çekti. G7 bildirisinde İngiltere, ABD, Fransa, Almanya, İtalya, Kanada ve Japonya Çin'i Uygur meselesinde uluslararası ve ulusal hukuk kapsamındaki yükümlülüklerine uymaya çağırmıştı.
ÇİN’DEN CEVAP: MÜSLÜMANLARI ASIL KATLEDEN ABD
Hem ABD kongresinde Uygur ayrılıkçısı Nuri Türkel’in konuşmaları hem de G7 zirvesinden çıkan ortak bildiride Çin’e yönelik Uygur suçlamalarına Çin’den cevap geldi. Çin Halk Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hua Chunying, dün Twitter üzerinden yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“ABD, dünyada en çok Müslümanı öldüren ülkedir. Neden şimdi Irak, Suriye ve Afganistan'da öldürdüğü on binlerce Müslüman yerine Çin'deki Müslümanları ‘önemseme’ konusunda bu kadar takıntılı? Neden dünyadaki 55 Müslüman ülkeden hiçbiri Çin’i Müslümanlara zulmetmekle suçlayan ABD'yi takip etmiyor? ABD Müslümanları gerçekten önemsiyorsa, Neden ABD'li Müslümanlara uygulanan ayrımcılıktan kurtulmak için hiçbir şey yapmıyor?”
CIA DESTEKLİ BÖLÜCÜLÜK
Son zamanlarda ABD’deki Çin karşıtı kurum ve kişilerin gerçeklikle hiçbir alakası olmayacak şekilde “Uygur soykırımı” yalanını uydurduğunu vurgulayan sözcü Hua, ABD ve İngiltere’nin Sinciang bölgesinde ayrılıkçılığı ve terörizmi destekleyerek Çin’i kontrol altına alma planlarında Uygurları kullanmaya çalıştıklarını belirtti.
Hua Chunying ayrıca China Daily gazetesinin yaptığı bir analizhaber paylaştı. Haberde, eski ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell’ın ve eski ABD Genelkurmay Başkanı Lawrence Wilkerson ile Ağustos 2018'teki Ron Paul Enstitüsü'nde ABD'nin Afganistan'daki varlığının amacını konuşurken, "Afganistan'da olmamızın üç nedeninden biri, Sinciang'da 20 milyon Uygur olması" ifadelerinin yer alması dikkat çekiyor. CIA’nın, Çin'i istikrarsızlaştırmak ve iç huzursuzluğu körüklemek için Uygurları kışkırtmaya çalıştığını belirten analiz şöyle devam ediyor:
“2015'teki bir video röportajında, FBI çalışanı Sibel Edmonds, ABD'nin Sinciang'ı istikrarsızlaştırmak için nasıl plan yaptığını ve hareket ettiğini anlattı: Sinciang, enerjinin giriş arteridir. Yavaş yavaş Uygur kartını oynamak istiyoruz. Onlara yardım edeceğimizi söylüyoruz. ABD'nin planı Afganistan, Ukrayna ve Irak'ta kullanılan taktikleri Sinciang'a kopyalamak, havadan bir sorun çıkarmak ve sömürmek. Sinciang'ın bir sonraki Tayvan olmasını umuyoruz. Batılı ülkeler olarak, insanları hiç umursamadık.”