Yahudi sermayesinin yaptığı ve eski Mossad başkanlarının kurduğu Turkish Democracy Project (TDP) adlı düşünce kuruluşu ve psikolojik harekât platformunun Erdoğan'ı 2023 seçimlerinde devirme planını deşifre ediyor.
Planın ilk adımı
Plan kapsamındaki en büyük adım geçtiğimiz Haziran ayında atıldı. Türkiye'de siyasi ve ekonomik kriz için kolları sıvayan Turkish Democracy Project (Türk Demokrasi Projesi), ABD'de faaliyete geçirilen UANI, CEP ve JFK adlı kuruluşların bünyesinde yer alan, bürokrasi ve istihbarat geçmişi olan kişiler ile FETÖ mensuplarının katkılarıyla 23 Haziran 2021'de ABD'nin New York şehrinde kuruldu.
Bu üç thinktank kuruluşunda yer alan ve TDP'yi kuran isimlerin ortak özelliği, ABD'nin siyaset, dış politika ve istihbarat alanlarında görev yapmış, karar alma mekanizmalarında yer almış kişilerden oluşması.
UANI'nin yöneticileri kurdu
TDP'nin kurucuları arasında, eski Mossad Başkanları Meir Dagan ve Tamir Pardo'nun kurucusu olduğu UANI isimli think tank kuruluşunun yöneticileri yer alıyor. TDP'nin danışma konseyinde yer alan John Bolton, Eski İç Güvenlik Konseyi Bakanı Frances Townsend ve eski Florida Valisi Jeb Bush'un da aralarında olduğu 7 üyenin aynı zamanda TDP'nin Danışma Konseyi'nde de yer alması dikkat çekiyor. TDP'nin yönetim yapısında 1 başkan, 9 kişilik danışma konseyi ve 1 kıdemli danışmandan oluşuyor.
Kimler var?
Başkanlığını ABD'nin eski BM Büyükelçisi Mark D. Wallace üstlendi. Yönetimde ise şu isimler yer alıyor: ABD'li eski senatör Joseph Lieberman, Eski İç Güvenlik Konseyi Bakanı Frances Townsend, eski ABD Başkanı Donald Trump'ın İç Güvenlik Danışmanı John Bolton, Eski ABD Başkanı George W. Bush'un kardeşi eski Florida Valisi Jeb Bush, eski ABD Dışişleri Bakanlığı danışmanı David L. Phillips, CIA'in eski İran uzmanı Norman T. Roule, CIA eski Operasyon Direktör Yardımcısı Robert G. Richer, ABD'nin eski BM Daimi Temsilcisi eski Büyükelçi Alejandro D. Wolff, İtalya'nın eski ABD ve İsrail Büyükelçilisi Giulio Terzi di Sant'Agata, danışman ve analist Diliman Abdulkader, yönetici Madeleine Joelson.
FETÖ VE BAE destekli
TDP, faaliyetlerini "turkishdemocracy. com" isimli internet sitesi ve "turkish_ project" adlı Twitter hesabından haber ve yazı paylaşarak sürdürüyor. İnternet sitesinde, FETÖ menşeli Ahval, Duvar English, Al Monitor, The Jerusalem Post gibi ülkemiz aleyhindeki yazılara yer verdiği bilinen Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve İsrail destekli yabancı medya organlarının haber/ analizleri yayımlanıyor. Sosyal medya hesaplarından da Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Türkiye hakkında negatif algı oluşturma amaçlı kaleme alınan yazı, yorum ve raporlar paylaşılıyor. Özellikle Ahval ve Al Monitor gibi FETÖ/PDY ve Birleşik Arap Emirlikleri tarafından desteklenen medya organları ile etkileşim içinde olunması dikkat çekiyor.
TDP'nin arka planında ise 2 farklı aktör var. Bunlardan ilki Pensilvanya merkezi FETÖ/PDY'nin mensuplarından firari Aykan Erdemir ve eski Polis Akademisi öğretim görevlisi firari Süleyman Özeren. Bu iki ismin TDP bünyesinde görev aldıkları yönündeki haberler nedeniyle TDP'den ayrıldıkları öne sürülüyor. Ahval isimli örgüte müzahir sitenin Temmuz ayında Youtube hesabında 'TDP Türk halkı için çalışıyor' başlığıyla TDP CEO'su Mark D. Wallace ile yapılan bir röportaj yayınlanması, örgütün TDP'ye arka plandan verdiği desteği gözler önüne seriyor.
Artık tek çatı altındalar
TDP yönetiminin en önemli özelliği, ABD'nin siyaset, dış politika, güvenlik ve istihbarat alanlarında resmi olarak görev yapıp ardından ABD'nin Ortadoğu'ya yönelik planlamaları doğrultusunda faaliyet gösteren kuruluşlarında yönetici ve danışman olarak yer alan isimlerden oluşması oldu. Örgüt, ABD'nin politikaları ve milyarder Thomas Scott Kaplan'ın Ortadoğu'ya yönelik çıkarları doğrultusunda bir araya gelen alanında uzman kişiler tarafından kuruldu. Türkiye karşıtı faaliyet gösteren kuruluşlardaki isimler TDP bünyesinde tek çatı altında bir araya geldi.
Yazışmalar ele verdi
TDP'ye FETÖ'nün dışında destek veren ikinci aktör ise BAE. İsrail lobisi ile ilişkisi bulunan BAE'nin Washington Büyükelçisi Yousef Al Otaiba'ya ait eposta yazışmaları 2017'de açık kaynaklara sızdı.
Otaiba'nın, UANI CEO'su M. D. Wallace ile 2014 itibarıyla bağlantılı olduğu ortaya çıkarken, Wallace'ın UANI tarafından yapılacak bir organizasyonun finansmanı hakkında Otaiba ile yaptığı mesajlaşma, kuruluşun ABD'nin İran'a yönelik politikasını yakından takip eden BAE'nin çıkarları doğrultusundaki faaliyetleri destekler nitelikte.