Demir, Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali (TEKNOFEST) kapsamında ROKETSAN ve TÜBİTAK SAGE'nin desteğiyle Tuz Gölü çevresindeki Hisar Atış Merkezi'nde düzenlenen roket yarışlarının son gününde yarışmacıları yalnız bırakmadı.

Demir, HisarA'ya ilişkin olarak, “Bu alanda çok çeşitli atışlar yaptık, benim bildiğim 2829 civarında bir atış oldu. HisarA ve HisarO ürünlerimiz olgunluk seviyesine geldi. HisarA seri üretim aşamasında iken menzil ve irtifa olarak biraz daha değişiklik yaparak sistemi biraz daha geliştireceğimizi gördük. Roketsan’daki arkadaşlarımız bu konuda çalıştılar. Mevcut HisarA’yı, Hisar A+ dediğimiz yeni bir ürüne doğru evirdik. HisarO’un birçok unsuru sahada verilebilecek durumda. Hem HİSAR A, hem HİSAR O oldukca iyi bir olgunluk seviyesine geldiler. HisarA’yı Hisar A+ seri üretimine doğru başlattık” şeklinde konuştu.

MİLLİ TEKNOLOJİ HAMLESİNİN İTİCİ GÜCÜ, BU TÜR ÇABALAR

Üniversite ve lise öğrencilerinden oluşan 82 takımın mücadele verdiği roket yarışlarının son gününde yüksek irtifa atışlarını izleyen Demir, yarışmacı öğrencilerle sohbet etti ve tasarladıkları roketleri inceledi.

Demir, roket atışlarının ardından yaptığı açıklamada, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı (T3 Vakfı) tarafından düzenlenen, birçok kurum ve kuruluşun destek verdiği TEKNOFEST'in, Türkiye için önemli ve heyecan verici bir proje olduğunu söyledi.

Gençleri savunma sanayisi projelerinde görmekten memnuniyet duyduğunu belirten Demir, "Bu, gençlerimizle kutlu bir yürüyüşün koşuya dönüşmesi, bir enerjinin harekete geçip artık üretime dönüşmesi anlamına geliyor. Bugüne gelene kadar, bu çabaya destek veren başta T3 Vakfı olmak üzere özellikle roket yarışmalarında çaba gösteren, destek veren ROKETSAN, SAGE, TÜBİTAK ve savunma sanayisi kuruluşlarımızın önemli şirketlerine çok teşekkür ediyorum" diye konuştu.

Gayretli gençlerle Türkiye'nin gelişmeye ve kalkınmaya devam edeceğini vurgulayan Demir, şunları kaydetti:

"Milli teknoloji hamlesinin itici gücü, bu tür çabalar. Bu çabalar yarın bizlere çok büyük neticeler olarak geri dönecek. Bugün bunlar, atılan tohumlar, dikilen fidanlar bir ormana dönüşmüş olacak. Burada gördüğümüz heyecan, cesaret ve şevk gerçekten bizi umutlandırdı. Bunları, savunma sanayisi konusunda atılan önemli adımları, çok daha ileri taşıyacak nüveler olarak düşünüyoruz. Arkadaşlarımızın hepsinde potansiyel olarak Türkiye'de genelde sanayi ve teknoloji konularını, özelde de savunma sanayisi teknolojilerini bir üst lige taşıyacak, ülkemize dünyada hak ettiği yeri verecek çabaları görüyoruz."