Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar Akar, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan Özbal ve Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ile sınırın sıfır noktasındaki üs bölgelerinde Mehmetçik ile bayram kutladı.

Akar ve TSK komuta kademesi, ilk olarak Irak sınırında kritik öneme sahip 2 bin 143 rakımlı Berkur Tepe Üs Bölgesi'ne gitti. Burada Mehmetçik ile bayramlaşan Bakan Akar ve komutanların bir sonraki durağı, Gürvil Üs Bölgesi ile Hava Radar Kıta Komutanlığı oldu.

Askerlerle bayramlaşan Bakan Akar, buralardaki konuşmasında ülkenin, hudutların ve milletin güvenliği için Türk Silahlı Kuvvetlerinin büyük bir mücadele içinde olduğunu belirtti. Terörle mücadelede önemli mesafelerin katedildiğini, en son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar mücadelenin devam edeceğini ifade eden Akar, karada, denizde ve havada devam eden yoğun faaliyetlere dikkati çekti.

''TÜRKİYE'YE YAYILMACI DİYENLER, 1821 İLE 2020 ARASINDAKİ HARİTAYA BAKSINLAR''

Ege, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs'taki gelişmelere de değinen Akar, şunları söyledi:

Kıbrıslı kardeşlerimizin haklı davasında bugüne kadar yanlarında olduk, bundan sonra da yanlarında olmaya devam edeceğiz. Egemen, bağımsız bir devlet kurmaktan başka bir çare olmadığı artık açık bir şekilde ortaya çıkmıştır. Bunun gerçekleşmesi için Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak yapılması gereken ne varsa yaptık, yapmaya devam edeceğiz. Bu çerçevede de Türk Silahlı Kuvvetlerine ne görev düşerse bunları yerine getireceğiz.

Diğer taraftan Yunan komşularımızın da provokasyonlardan, tehdit dilinden, yalan yanlış açıklamalardan vazgeçmesi gerekiyor. Türkiye'ye 'yayılmacı' diyenler, 1821 ile 2020 arasındaki haritaya baksınlar. Kim yayılmacı? Bu son derece yanlış, iyi komşuluk ilişkileriyle, uluslararası hukukla bağdaşmayan gerçeklere aykırı beyanlar, tahriklerdir. Gerilimi artırıcı, tırmandırıcı bu ve benzer dilden Yunan komşularımızın kurtulmasını bekliyoruz.

Ege'de, Akdeniz'de ve Kıbrıs'ta kardeşlerimizin ve kendi haklarımızın korunması ve kollanması için yapılması gereken ne varsa yapacağız. Biz diyalogdan, hukuktan, iyi komşuluk ilişkilerinden yanayız ama hiçbir şekilde ne Kıbrıs'ta ne Ege'de ne Doğu Akdeniz'de hakkımızı çiğnetmedik, çiğnetmeyeceğiz. Herhangi bir taviz vermemiz söz konusu değil, kimse böyle bir şey beklemesin.

Yunan yöneticilerinin yaptıklarını "kabul edilemez" olarak nitelendiren Akar, şöyle devam etti:

Biz bütün bunlara rağmen ısrar ve inatla tahriklere kapılmadan istikrarlı bir şekilde kendi politikalarımızı sürdürmek suretiyle bugünlere geldik, bu da siyasal görüşmelerin önünü açtı. Bir taraftan istişari görüşmeler, diğer taraftan ayrıştırma usulleri görüşmeleri, temennimiz önümüzdeki günlerde de güven artırıcı önlemler çerçevesinde TürkiyeYunanistan arasında askeri konularda da görüşmelerin başlaması.

''TÜRKİYEMISIR İLİŞKİLERİNİN DÜZELMESİ İKİ TARAFA DA FAYDALI OLACAK''

Mısır ile ilişkilerin düzelme yoluna girdiğine işaret eden Akar, şunları kaydetti:

Türkiye ile Mısır arasındaki ilişkilerin çok köklü tarihi var, ortak değerlerimiz var. Buradan hareketle bu ilişkilerin düzelmesinin iki tarafa da faydalı olacağını, özellikle TürkiyeLibyaMısır arasındaki ilişkilerin tüm ülkelere, taraflara ciddi yararlar sağlayacağının görülmesi lazım. Bu konuda bize düşen görevleri yerine getirdik, getirmeye devam ediyoruz. Umudumuz tüm tarafların bu anlayışla konuya yaklaşmaları ve bir an önce ilişkilerimizin olması gereken seviyeye gelmesidir.

''S400 KİMSE İÇİN RİSK, TEHDİT VEYA TEHLİKE DEĞİL''

Türkiye'nin uzun menzilli bölge hava ve füze savunma sistemi ihtiyacının karşılanmasına yönelik süregelen çalışmaları anlatan Akar, "ABD'lilerden, Fransızlardan olumlu cevap alınamadığı için tespit ettiğimiz kriterlere olumlu cevap veren Rusya'dan alındı. Dolayısıyla burada yapılan çalışma, ülkemizin ve milletimizin hava ve füze sistemlerine karşı savunulması konusundaki bir zorunluluktur. Dolayısıyla bunun bu şekilde anlaşılması lazım." dedi.

S400 tedarikine yönelik çalışmalarda Türkiye'nin gizli bir gündemi olmadığını vurgulayan Akar, şunları söyledi:

Tek derdimizin, ülkemizin ve milletimizin hava ve füze savunması olduğunu herkesin bilmesi lazım. Bunun anlaşılması, görülmesi lazım. Bu bir hava savunma sistemi olduğu için herhangi bir şekilde füze, hava saldırısı olunca ona karşı kullanılacak bir sistem. Bunun taarruzi bir yönü yok. Bu sistemin durduğu yerde herhangi bir şekilde kimseyi tehdit etmesi söz konusu değildir. Kimse için risk, tehdit veya tehlike değildir.

Sözlerinin sonunda personelin Ramazan Bayramı'nı kutlayan Akar, "TSK, binlerce yıllık şanlı tarihimizden süzülüp gelen milli, manevi ve mesleki değerleriyle, aklın ve bilimin ışığında, anayasa çerçevesinde, yasalar ve Sayın Cumhurbaşkanımızın direktifleri doğrultusunda, sıralı amir ve komutanların emir ve komutasında, milletinin emrinde, görevinin başındadır. Bundan kimsenin şüphesi olmasın." dedi.