Akşam gazetesi yazarı Turgay Güler, Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayının kim olacağı tartışmasının gereksiz bir tartışma olduğunu belirtti. "Türkiye'yi durdurmanın adı Erdoğan'ı devirmek olmuş. Muktedirlere teslim olmanın, diz çökmenin adı yurtta sulh cihanda sulh olmuş. Millet İttifakı bileşenleri Biden'ın 'dostu' olmuş" ifadelerini kullanan Güler, "Erdoğan'ın karşısına kimin çıkacak olması neyi değiştirir?" diye sordu. İşte o yazı:
"Erdoğan 2023 seçimlerinde karşısına kimin rakip olarak çıkmasını ister?
Kılıçdaroğlu'nu mu, İmamoğlu'nu mu, Yavaş'ı mı?
Şu sıralar böyle bir mesele tartışılıyor.
Sanırım Erdoğan açısından çok boş ve gereksiz bir tartışmadır. Geçen akşam CNN'deki yayında söyledim bir kez de burada tekrar edeyim.
Tanıdığımız Erdoğan 'topunuz gelin' der.
Zaten de öyle olmayacak mı?
CHP, HPD, İP, DEVA, GELECEK, SAADET.
Hepsi ve daha fazlası 'Yurtta sulh, cihanda sulh' mottosuyla Erdoğan'ı devirmeye azmetmiş.
15 Temmuz öncesi Akşener'in meydan meydan 'Yurtta sulh cihanda sulh' diye boy göstermesi tesadüf olmasa gerek. Yahut yine Kılıçdaroğlu'nun dişçi koltuğunda Pensilvanya ile yaptığı telefon görüşmesini 'Yurtta sulh cihanda sulh' diye sonlandırması.
Sonra ne gördük 15 Temmuz gecesi?
İşgalciler 'Yurtta sulh cihanda sulh' adında bir konsey oluşturmuş.
Dikkat edin bugün bu slogan hâlâ cari.
Karabağ işgalden kurtarılırken, CHP'nin kerli ferli isimleri 'diplomasi' türküsü söyleyerek operasyona karşı çıkmamışlar mıydı? Yahut Ali Babacan?
Ya Libya'da? Peki Suriye'de? Hatta Kuzey Irak'ta?
Kılıçdaroğlu iktidara geldiğimizde 'dış politikamızı 180 derece döndüreceğim, ABD ile ilişkilerimizi düzelteceğim' derken ne demiş oluyor?
Peki ya 'Doğu Akdeniz'de ne işimiz var' derken?
Atatürk 'yurtta sulh cihanda sulh' derken başka bir şey söylüyordu. Bir gün uzun uzadıya anlatırım. Ama bunların yurtta sulh cihanda sulh anlayışı teslimiyetçilikten öte bir şey değil.
Suriye'de bir terör devleti kurulmasına müsaade etmenin adı olmuş yurtta sulh cihanda sulh!
Doğu Akdeniz'de Yunan tezlerine teslim olmanın adı olmuş yurtta sulh cihanda sulh. Karabağ'da Ermenilerin safında yer almanın adı olmuş yurtta sulh cihanda sulh.
Türkiye'nin iddialarından vazgeçmesinin, kabuğuna çekilmesinin, diz çökmesinin adı olmuş yurtta sulh cihanda sulh.
Millet İttifakı'nın mottosudur yurtta sulh cihanda sulh.
Bu durumda Erdoğan'ın karşısına İmamoğlu çıksa ne olur Kılıçdaroğlu çıksa ne olur?
Ne fark eder?
Türkiye'yi durdurmanın adı Erdoğan'ı devirmek olmuş.
Muktedirlere teslim olmanın, diz çökmenin adı yurtta sulh cihanda sulh olmuş.
Millet İttifakı bileşenleri Biden'ın 'dostu' olmuş.
Erdoğan'ın karşısına kimin çıkacak olması neyi değiştirir?
Günün sonunda Erdoğan'ın bunların alayını yenmesi gerekiyor.
Ve son bir not.
Birileri masayı kurmuş 'Türkiye'yi hangisi durdurabilir' sorusuna cevap arıyor. Bunu da millete 'Erdoğan'ı kim yenebilir' diye satıyor.
O halde en güçlü kelimelerden en güçlü cümleler oluşturulup bu hakikat millete anlatılmalı.
Behemehâl!"