Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Prof. Dr. E. Semih Yalçın, Twitter’ın MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin tweetlerine kısıtlama getirmesine tepki gösterdi.
Yalçın, Twitter’ın MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin Boğaziçi Üniversitesi ile ilgili attığı tweetleri sansürlemesinin ardından, Twitter’ın bu davranışıyla, sosyal medya denen kontrolden çıkmış dipsiz gayya kuyusunun Deli Dumrul’u, kırk haramisi hâline geldiğini vurguladı.
Yalçın, milyonlarca takipçisi bulunan siyasetçiler üzerinden trilyonlar kazanan, ve onların tweetlerini keyfine göre sansürleyen Twitter’ın bu sosyal medya simsarlığına kimsenin boyun eğmeyeceğini kaydetti.
Hiç kimse ya da hiçbir kuruluşun uluslararası hukukun, evrensel insanlık değerlerinin ve her ülkede yerel kültürel değerlerle zenginleştirilerek tatbik edilen modern demokratik nizamın üzerinde olmadığının altını çizen Yalçın, ‘’’Bütün ülkelere kendi menfaat nizamını dayatmaya kalkarak uluslararası güvenlik ve barışı tehlikeye sokan bu türden sermaye ve çıkar unsurlarını hizaya getirmek üzere uluslararası camiayı harekete geçmeye çağırıyoruz.’’ ifadelerini kullandı.
Birleşmiş Milletleri ve hatta bütün demokratik ülke yönetimlerini bu konuda ortak hareket etmeye davet eden Yalçın, ‘’Türk demokrasisine müdahale niteliğindeki bu cüretkâr tutum karşısında Türkiye olarak derhâl gereken tedbirler alınmalı, Twitter’ın tahakkümüne ve hadsiz müdahaleci davranışına cevap olarak bu sosyal medya kuruluşunun yayınları denetlenmelidir.’’ açıklamasında bulundu.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Yalçın, şunları paylaştı;
‘’Twitter, Boğaziçi Üniversitesi’ndeki rektör atamasını bahane eden unsurlarca zillet ittifakı desteğinde sürdürülen terörist faaliyetler hakkında partisinin görüşlerini kamuoyuyla paylaşan Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli’nin tweetlerini sansürlemiştir.
Twitter bu davranış biçimiyle, sosyal medya denen kontrolden çıkmış dipsiz gayya kuyusunun Deli Dumrul’u, kırk haramisi hâline gelmiştir.
Hem milyonlarca takipçisi bulunan siyasetçiler üzerinden trilyonlar kazanan, hem de onların tweetlerini keyfine göre sansürleyen Twitter’ın bu sosyal medya simsarlığına kimse boyun eğmez, eğemez.
Twitter devlet içinde devlet, medya içinde medya patronu gibi davranmakta; kerameti kendinden menkul kurallarını hem bütün ülkelere, hem de bütün insanlığa dayatmaktadır.
Şurası bilinmelidir ki hiç kimse veya hiçbir kuruluş uluslararası hukukun, evrensel insanlık değerlerinin ve her ülkede yerel kültürel değerlerle zenginleştirilerek tatbik edilen modern demokratik nizamın üzerinde değildir.
Ayrıca her ülkenin kendine göre sosyal kıymetler bütünü, inanç iklimi, demokrasi anlayışı ve toplumsal öncelikleri vardır. Yerel ve toplumsal olsa da insani değerler ve inançlar kutsaldır, masundur; asla tekelleştirilemez, tahakküm altına alınamaz.
Hiçbir ülke veya kuruluş, bir başka ülke veya toplumun demokratik düzenine müdahalede bulunamaz, ilke ve hukuk dayatamaz. Uluslararası hukuku ve evrensel normları çiğneyerek kendini devlet veya devlet otoritesi yerine koyan, kendi meşkuk ve tartışmalı hukukunu dayatan, medyada tröstleşme eğilimindeki Twitter ve benzeri sosyal medya kuruluşlarını masaya yatırma zamanı çoktan gelmiş ve geçmektedir.
Bütün ülkelere kendi menfaat nizamını dayatmaya kalkarak uluslararası güvenlik ve barışı tehlikeye sokan bu türden sermaye ve çıkar unsurlarını hizaya getirmek üzere uluslararası camiayı harekete geçmeye çağırıyoruz.
Birleşmiş Milletleri ve hatta bütün demokratik ülke yönetimlerini bu konuda ortak hareket etmeye davet ediyoruz.
Türk demokrasisine müdahale niteliğindeki bu cüretkâr tutum karşısında Türkiye olarak derhâl gereken tedbirler alınmalı, Twitter’ın tahakkümüne ve hadsiz müdahaleci davranışına cevap olarak bu sosyal medya kuruluşunun yayınları denetlenmelidir.’’