Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından HDP’nin temelli kapatılması talebiyle hazırlanan iddianamenin Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu tarafından kabul edilmesiyle birlikte, kapatma davasında yeni bir aşamaya geçildi. Bundan sonraki süreçte HDP’den ön savunma alınacak ve ardından da Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin, esas hakkındaki görüşünü sunacak. Diğer yandan, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının hazırladığı ikinci iddianamede, ilk iddianameye göre bazı farklılıklar dikkat çekti.
‘HDP'NİN BEYNİ PKK’
İddianamede, HDPPKK bağına ilişkin olarak şöyle bir tarif yapıldı:
“Siyasi alan canlı bir organizma olarak kabul edildiğinde, bu vücuda kumanda eden beynin PKK olduğu, siyasi cephedeki karar alma süreçleri ile tasarımların, PKK tarafından yapıldığı anlaşılmıştır.”
İddianamede, PKK terör örgüt lideri, başkanlık konseyi, yürütme konseyi ile aynı paralelde KCK Yürütme Konseyi Üyesi Mustafa Karasu’nun “Sadece Suruç’ta değil Van’da, Amed’de, Ağrı’da, Muş’ta, Dersim’de, Bingöl’de kıyamet koparılmalı” ve halkın sokaklara inmesi yönündeki benzer çağrılarının hemen akabinde, HDP Eş Genel Başkanları, MYK üyelerinin de yer aldığı parti mensuplarının sahadaki gerçekleşen açıklama ve faaliyetlerinin emrin icrası niteliğinde olduğu kaydedildi. İddianamede, çukurbarikathendek eylemlerinde bütün sürecin örgüt tarafından tasarlandığı ve koordinesinde yürütüldüğü, halkın katılımının gerçekleştirilmesi, şiddetin yaygınlaştırılarak özerkliğin sağlanması kapsamında HDP’nin paydaşları HDKDTK bünyesindeki KCK’nın şehir yapılanmasındaki bileşenleri ile birlikte sahada aktör olarak yer aldığı bildirildi.
‘ZAMAN KAYBETMEYELİM’
HDP kapatma davası iddianamesinin kabul edilmesi sonrasında hukukçulardan da önemli açıklamalar geldi. Aydınlık’a konuşan avukat Ali Aydın Akpınar, “Devleti terör örgütleri kurmadı. Devleti kuran irade devleti korumak için gerekli refleksler neyse kanun kapsamında bu refleksleri gösterecek. Kanunda bu reflekslerin ne olduğu belli. Bunlardan birisi de Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kapatma davası açması yönünde verilen görevdir. Cumhuriyet Başsavcılığı bu görevi yerine getirdi ve doğru yaptı. Anayasa Mahkemesi de bunun evleviyetle görülmesi gereken bir dava olduğunun farkında olacaktır. Bu konuda Anayasa Mahkemesinin zaman geçirmeden bir karar vermesini bekliyoruz” ifadelerini kullandı.
‘HDP BİR AN ÖNCE KAPATILMALI’
Konya Barosu’na üye avukatlardan, Birlikte İleri Hareketi Başkanı Latif Cem Baran da, “Kapatma davası, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin, hukuk devleti olduğunun tezahürüdür” diyerek şöyle sürdürdü:
“Her nerede bir milli mesele olsa, HDP bu kararın içinde olmuyor. Tam tersine Türkiye’nin aleyhine olan durumlarda tam ortada yer alıyor. Mensubu olduğu devletin hukukuna göre kurulmuş bir siyasi partinin, o devleti yıkmaya çalışanlarla birlikte hareket etmesi asla kabul edilemez. Hukuk burada gereğini yapar, yapıyor da. Temenni ediyorum ki HDP kapatılır. HDP’nin içerisinde, bunlara suç iştirakında olan tüm siyasi kişiler, siyasi yasaklı haline getirilmelidir. Hatta vatandaşlıktan dahi çıkarılacak hukuki mevzuatın altyapısının oluşturulması gerekir. Anayasa Mahkemesinin bu süreci hızlı sonuçlandırmasını diliyorum. Geç gelen adalet adalet değildir. Hukuka güvenimiz tam.”
'MEHMETÇİK CEPHEDE HABER BEKLİYOR'
HDP hakkında açılan kapatma davasına ilişkin Aydınlık’a konuşan avukat Ceyhan Mumcu da şunları söyledi:
“Bazı kişilerin 'HDP kapanırsa yenisi kurulur' şeklindeki ifadelerini doğru bulmuyorum. O zaman Ceza Kanunu'nu kaldıralım. 'Hırsızı yakalıyoruz ama yine hırsızlık yapıyor' şeklinde bir mantık olmaz. Hala kendine Kemalist diyen Bedri Baykamlar, 'Seçimlerde CHP'yi desteklediği için kapatma davası açıldı' diye doğru gözlemlere dayanmayan açıklamalar yapıyorlar. Bunlar HDP'yi savunanların analiz yetersizliğidir. Anayasa Mahkemesi bu kapatma davası sürecini hızla ele almalı. Can güvenliğini, mal güvenliğini ihlal eden bir örgütün destekçisi topluma zarar verir. Anayasa Mahkemesi bu süreci çok uzatmamalı. Sürecin 34 ayda biteceğini tahmin ediyorum. Cephede mücadele eden Mehmetçik, Anayasa Mahkemesinden çıkacak kararı bekliyor.”
ÖCALAN'IN TALİMATLARIYLA HDP HAZIRLIĞI
İddianamede, örgüt elebaşı Öcalan'ın Selahattin Demirtaş, Sırrı Süreyya Önder ve İdris Baluken ile 15 Eylül 2013 tarihli görüşmesine yer verildi. İddianameye göre bu görüşmelerde şu ifadeler kullanıldı.
S.D: Siz söyleyince hatırladım. Osman Baydemir’in de selamları vardı. Görevi teslim etmeye hazırlanıyor. Son aylar için bir öneriniz varsa iletmenizi rica ediyordu.
A.Ö: Belediye için yeni bir aday olmalı tabii, bir de iki dönemden fazla olmaması iyi olur. Osman Bey de milletvekilliğine hazırlanmalıdır. Her yerde komünal yaşamı benimseyen, çalışan kimseler olmalıdır. Bu Emine Ayna meselesi neydi?
S.D: Üç yıldır genel çalışmalara katılma konusunda sorunlar yaşıyordu. Kendisiyle ilgili bazı tartışmalarımız var, kararlarımız olabilir.
'SEÇİMLERE HDP LİSTESİYLE GİRİLEBİLİR'
A.Ö: HDP de kongresini yapacak, ErtuğrulSebahat Eş Başkanlığı tartışılabilir, öneridir. Yerel seçimlerden sonra grup HDP’ye geçmeyi önüne koyabilir. Genel seçimlere HDP listesi ile girilebilir. HDP Kongresi'nde de aşkla çalışabilecek yetenekli insanlar alınabilir. Hatta ileride birçoğu vekil olabilirler. Hepsine selamlarımı söylersiniz. Aklıma gelmişken Mersin’e neden HDP ile girilmiyor? HDP olması daha uygundur… Eş Başkanlık sistemi her yerde oturtulsun. Eş Başkanlık evrenseldir, eşitlikçidir...