HDP'li Güzel yerine savunma yapan HDP'li Hakkı Saruhan Oluç, Meclis kürsüsünden PKK elebaşı Öcalan'ın konuşmasını okudu. 

HDP Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel’in yasama dokunulmazlığının kaldırılması hakkındaki Meclis’e gönderilen 2 Cumhurbaşkanlığı Tezkeresi Genel Kurul’da görüşüldü. Görüşmeler sonrası yapılan oylamayla Güzel'in dokunulmazlığının kaldırılmasına karar verildi. Karar ile Güzel’in iki ayrı dosyadan yargılanmasının önü açıldı. Ak Parti, CHP, MHP ve İyi Parti komisyon sürecinde dokunulmazlığının kaldırılmasında evet oyu vermişti. Genel Kurul oylamasında da tutum değişmedi.

Fezleke sürecinin başından bu yana Meclis'e gelmeyen Güzel yerine HDP Grup Başkanvekili Hakkı Saruhan Oluç, Genel Kurul'da savunma yaptı. Yaklaşık 3 saat süren savunmanın ardından Güzel’in dokunulmazlığı oy çokluğu ile kaldırıldı. Karar, 313 'evet'e karşılık 52 'hayır' oyuyla alındı.

Anadilde eğitimi savunan Oluç, Meclis kürsüsünden PKK elebaşı Abdullah Öcalan'ın 21 Mart 2013'te Diyarbakır'da yaptığı konuşmadan da bir bölüm okudu.

PERİNÇEK'İ HEDEF ALDI

Oluç konuşmasında fotoğrafların yayınlandığı siteyi ve Vatan Partisi’ni hedef aldı. “Bir internet sitesinde yayınlanan bir köşe yazısında soruşturmanın gizliliği ilkesine aykırı olarak, daha önce hakkında gizlilik kararı verilmiş olan soruşturma dosyasında bulunan ve dolayısıyla, yalnızca soruşturma dosyasını inceleme yetkisi olan kişilerce erişilebilir olması gereken Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel'e ait bazı fotoğraflar paylaşılmıştır.” diyen Oruç, bunun bir kumpas olduğunu savundu:

“Kumpas, birinci durum; servis edilmiş bir internet sitesine. O internet sitesi bu ittifakın, Cumhur İttifakı'nın, bu iktidarın çok güzide bir bileşenin aslında yazılar yazdığı sitedir; Vatan Partisi ve Doğu Perinçek'in, güzide ortağınızındır. Onlara servis edilmiştir. O güzide ortağınız size yol gösteriyor, kapatma davasında da öyle oldu işte burada da aynı şey yapılmıştır.”

DUYGUSAL YAKINLIK DEMEYEN 'ZEKASIZ'MIŞ

Oluç, Güzel'in fotoğraflarını “duygusal yakınlık” olarak ifade etti, PKK kamplarına gitmenin suç olmadığını iddia etti: “Bir kimsenin kamplara gitmiş olması tek başına soruşturma konusu olamaz, bu kamplara giden herkes örgüt üyesi olarak nitelendirilemez. Güzel yazılı açıklamada yalnız kendisinin değil, milyonlarca insanın geleceğe umutla baktığı, barışı arzuladığı ve 'çözüm süreci' olarak adlandırılan süreçte kamplara uzun süredir göremediği sözlüsünü ziyaret etmek için gittiğini açıkça ifade etti. Ortalama zekâya sahip her vatandaş ön yargılarından sıyrılarak bu resimlere, fotoğraflara baktığında gerçekten iki kişi arasındaki duygusal yakınlığı görecektir. Örgüt üyesi olmayan ancak farklı zamanlarda, farklı amaçlarla kampları ziyaret etmiş başkaca kişiler de olmuştur ve bu kişilerle ilgili hiçbir soruşturma başlatılmamıştır. Bu durum bugüne değin bir kişinin kamplara gitmesinin değil, gidiş amacına göre suç olarak nitelendirildiğini veya nitelendirilmediğini göstermektedir.”

'VATAN PARTİSİ'NİN PEŞİNE TAKILDINIZ'

HDP kapatma davasına ilişkin de konuşan Oluç, iktidarı Vatan Partisi'nin “peşine takılmakla” itham etti: “Bu kapatma davası da siyasi bir dava, hukuki değil. Tehdit ve şantaja dayalı bir kampanya sonucunda açıldı. Vatan Partisi, Doğu Perinçek'in başlattığı kampanyayı iktidar ortakları devam ettirdi, onun peşine takıldınız. Önce Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı zorda bırakıldı, baskı altına alındı; sonra Anayasa Mahkemesi gelen iddianameyi ilk incelemede iade etti ki bu Türkiye tarihinde bir ilktir. Bu kez 'Anayasa Mahkemesi kapatılmalıdır' kampanyası başladı. Anayasa Mahkemesine ağır baskı, siyasi baskı kuruldu.”

Oluç konuşmasında, HDP'nin kapatılmasına karşı şunları söyledi: “HDP'yi kapatarak ne bu fikriyatı ne de bu siyasal düşünceyi ortadan kaldıramazsınız. Bu düşünce kendisine akacak bir mecra bulur, bu başka bir partiyle mi olur, mevcut partilerden biri mi olur, başka bir yöntem mi olur, bilmiyorum ama bunun bir yolu bulunur.”