Türk Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nın 25 Şubat7 Mart 2021 tarihleri arasında Adalar Denizi ve Akdeniz'de yapacağı "Mavi Vatan2021 Tatbikatı" bugün başladı. "Bismillah vira" komutuyla demir alan tam 87 gemi, tatbikatı yapacakları yerlere doğru yol almaya başladı. Belli bir senaryo dahilinde müstakil ve müşterek eğitimler yapacak olan Türk Deniz Kuvvetleri'ne çok sayıda kara ve hava unsuru da eşlik edecek.
Milli Savunma Bakanlığı'ndan (MSB) yapılan açıklamaya göre, tatbikatla Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na bağlı karargah, birlik ve gemilerin hazırlık durumlarının değerlendirilmesi hedefleniyor.
Görev grubu seviyesinde temel harekât nevilerinin denenmesi, deniz harekâtı ve müşterek harekât taktiklerine yönelik yeteneklerin geliştirilmesinin de hedeflendiği tatbikatta, diğer kuvvet komutanlıkları ile müşterek çalışabilirlik usullerinin ve karşılıklı destek imkan kabiliyetlerinin denenmesi ile unsurların harbe hazırlık seviyelerinin yükseltilmesi amaçlanıyor.
Tatbikatta, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'ndan 82 gemi, 5 deniz karakol uçağı, 12 deniz helikopteri ile İnsansız Hava Araçları, Amfibi Deniz Piyade Birlikleri ve SAT/SAS görev timleri; Kara Kuvvetleri Komutanlığı'ndan genel maksat ve taarruz helikopterleri; Hava Kuvvetleri Komutanlığı'ndan F16, F4 ve HİK (Havadan İhbar ve Kontrol) uçakları; Jandarma Genel Komutanlığı'ndan arama kurtarma unsurları; Sahil Güvenlik Komutanlığı'ndan ise S/G botları olmak üzere toplam 87 gemi, 27 uçak ve 20 helikopter yer alacak.
İnsansız Hava Araçlarının, deniz harekât alanında operatif ve taktik seviyede kullanımının sağlanacağı tatbikatta, gerçek harekât ortamının oluşturulması maksadıyla, yüksek süratli insansız araçların hedef olarak kullanılacağı su üstü ve hava savunma atışları icra edilecek.
KILCAL DAMARLAR HAREKETE GEÇİYOR
Görev dönemiden bu yeni tatbikat mimarisini Deniz Kuvvetleri'ne kazandıran Amiral Cihat Yaycı, Mavi Vatan2021'i Aydınlık'a değerlendirdi. Amiral Yaycı şunları söyledi: "Mavi Vatan Tatbikatı, Türk Deniz Kuvvetleri'nin 2019'da başlatılan aynı zamanda Mavi Vatan'ın doktrinleşmesine katkı sağlayan en önemli unsurlardan bir tanesidir. Üç denizde aynı anda yapılan tatbikat olarak planlanmıştır. Bu tatbikatta Deniz Kuvvetleri'nin tüm birlikleri kılcal damarlarına kadar harekete geçirilir ve diğer kuvvetlerle işbirliği yapılır. Yani hem Deniz Kuvvetleri'nin tatbikatıdır hem de müşterek eğitimler yapılarak, müşterek tatbikat kapsamında değerlendirilebilecek büyüklükte bir tatbikattır.
"Deniz Kuvvetleri, tatbikatlarını senelik olarak her eğitim yılında basitten gelişmişe doğru yapar. Bu da bu süreçte önceden planlanmış bir tatbikattır. Bu tatbikatın hiç kimseyi hedef alan bir yanı yoktur ama Deniz Kuvvetleri'nin anavatanını denizlerden savunmak için ne kadar hazır olduğunu göstermesi açısından son derece önemlidir. Dosta güven düşmana korku salan kapasitesini ve harp eğitim seviyesini sergilemektedir. Bu tatbikatlarda bir takım senaryolar uygulanır. Bu senaryolar her sene askeripolitik konjonktürden kaynaklanan olaylara göre tekrar düzenlenir. Burada insansız hava ve insansız deniz araçlarının kullanılıyor olması da bunların iyice entegre olduğunu ve çağdaş bir Deniz Kuvvetleri'ne sahip olduğumuzu göstermesi açısından son derece önemlidir.
ÖRNEK GÖSTERİLEN TATBİKAT
"Bu tatbikatta Türk Deniz Kuvvetleri'nin Adalar Denizi ve Akdeniz'deki bütün uluslararası suları kullanması, denizlerin serbestisi ilkesinin fiili olarak hayata geçirilmesidir. Şimdi Yunanistan 'Adalar Denizi benim' diyor, Çeşme gemisine uluslararası sularda tacizde bulunuyor… Biz ise buralarda tatbikat yaparak, 'Hayır, burası uluslararası sulardır, herkesin suyudur, biz burada eğitim yapıyoruz' mesajı veriyoruz. Bulunmadığın yerde hak iddia etmek zordur. Bu tatbikatlar, uluslararası sularda yoğun şekilde faaliyet göstermeyi de mümkün kılar. Deniz Kuvvetleri'nin keşif gözetleme ve istihbarat faaliyetlerinden başlayarak silah ve mühimmatların denenmesi konusunda da çok önemli bir fırsat sunar. Bu tatbikat, NATO'da ve dünyada örnek gösterilen bir tatbikattır. Bir deniz kuvvetlerinin bu kadar sayıda platformunu anında denize çıkarması çok zordur. Hemen hemen mümkün değildir. Türkiye, dünyanın sayılı Deniz Kuvvetleri'ndendir. Bu kadar sayıdaki platformunu bir anda denize ve havaya çıkartabiliyor. Bu ne kadar harekâta hazır olduğunu, harbe hazır olduğunu, caydırıcı bir kuvvet olduğunu göstermesi açısından çok önemlidir. Aynı zamanda Türk Deniz Kuvvetleri'nin teknik altyapısının da güçlülüğünü göstermektedir. Çünkü bu platformların hepsinin faal olması çok ciddi bir teknik altyapıya sahip olunmasını gerektirir. Bu tatbikatlar Türk Silahlı Kuvvetleri'nin barış, istikrar ve güvenliğe katkı sunduğunun bir göstergesidir. Bir tehdit unsuru değildir."