Türkiye'yi derinden sarsan asrın felaketinin üzerinden 25 gün geçti. Kahramanmaraş merkezli çifte deprem 45 bini aşkın insanı hayattan kopardı.
Çifte felaketin en çok etkilediği yerlerden birisi olan Hatay'da ise çalışmalar büyük bir hızla sürüyor.
CHP'li Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, Hatay Akademik Meslek Odaları Koordinasyon Kurulu (HAMOK) üyeleri ve kentte faaliyet gösteren sivil toplum örgütü temsilcileri, deprem sonrası durumu değerlendirmek üzere bir araya geldi.
''SEÇİME GİDİLİRKEN BİNALAR YAPILMASINI İSTEMİYORUZ''
Toplantıda konuşan Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, seçime gidilirken hızlı bir şekilde binaların yapılmasını istemediğini belirtirken şu açıklamayı yaptı;
''Hatay'ı yeniden kurgulayacağız. Seçime giderken plansız şekilde yeniden binalar yapılmasını istemiyoruz. Hızlı karar almak istiyorlar. Demografik yapıyı korumamız, giden insanlarımızı geri getirmemiz lazım. Sabırla yapacağız bunu. Şehrin trafiğinin, sanayisinin ve benzeri her alanın iyi planlanması gerekiyor. Hatay’ın ruhunda turizm, gastronomi, tarih çok önemli. Bunları kapsayan projelere ihtiyacımız var. Ancak sarsıntılar devam ederken herhangi bir bakanlığın temel atmasını zaten doğru bulmuyoruz. Antakya’daki binaların yüzde 80’nin yıkılacağını düşünüyoruz.''
KENTSEL DÖNÜŞÜME KARŞI ÇIKMIŞTI
Hatırlanacağı gibi Lütfü Savaş'ın, 4 yıl önce depremde yıkılan Emek Mahallesi'ndeki kentsel dönüşüme de karşı çıktığı ortaya çıkmıştı. Kentsel dönüşüm projelerini bir dayatma olarak vatandaşa aktaran Lütfü Savaş o dönemlerde şu ifadeleri kullanmıştı:
''Gecenin bu saatine kadar bizleri soğuk havaya rağmen bekleyen değerli Emek Mahallesi sakinlerine teşekkür ederim. Emek Mahallemize dayatılan kentsel dönüşüm projesindeki haksızlıkları ortadan kaldıracağız. Dönüşümde rantın değil halkın yanında olacağız.''
''BU ARKADAŞIMIZ GERÇEKTEN İDEALİST BİR İNSAN''
Yüzlerce insana mezar olan Rönesans Rezidans'ının müteahhidini savunan Lütfü Savaş, Mehmet Yaşar Coşkun için 'idealist insan' savunmasında bulunurken şu açıklamayı yapmıştı; ''Bu arkadaşımız gerçekten idealist bir insan. Büyük ihtimal şartlara, deprem yönetmeliğine uygun yapmıştır. Bilim yönüyle konuşuyorum. Bu deprem hiç kimse kimseye kusur aramasın, 2000 yılında 3 defa böyle bir deprem olmuş. Yeryüzüne 7 kilometre yakında oldu. Yıkıcılığı 910 şiddeti gibi gelir. Yeryüzüne yakın olduğundan ivme çabuk yükselip yeryüzünde büyük etki yapıyor. Eğer dağ varsa dağa çarpıp yeniden gelip sizi çarpıp diyor uzmanlar. Antakya'da, İstanbul'da, Eskişehir'de depremlere yakalandım, tüm depremleri toplayıp hepsinin toplamı bizdekinin 4'te biri kadardır. Arada 0.1 farklılık olmasına rağmen ilk deprem 10 kat daha fazla hasar oluşturdu. Aradaki 8 kilometre fark olmasına rağmen ben ikinci epremde evden çıkma gereği duymadım. Birincisi küçük bir kıyametti. Belediye mevzuat sorgulanırsa onlara yazık etmiş oluruz.