Atatürk'ün kurduğu partide genel başkanlık koltuğunda bulunan Kemal Kılıçdaroğlu, İngiliz parasını 'tertemiz' ilan edip yabancı bir ülkede Türkiye'yi 'uyuşturucu' ve 'kara para' ile suçladı. Skandal görüntüye CHP'liler bile tepki gösterdi.


 Kılıçdaroğlu'nun İngiltere'den yayınladığı görüntüler parti tabanında bile tepkilere neden oldu. Gazi Mustafa Kemal Paşa tarafından kurulmuş partinin genel başkanı Kılıçdaroğlu, Londra'daki yatırımcıları 'tertemiz' işadamı, yönettikleri paraları da 'temiz fonlar' diye niteledi. 

Dünya genelinde 100 milyar sterlin tutarında yatırımı bulunan 14 fon yöneticisiyle görüştüğünü söyleyip gençlere yakında müjdeli haberi duyuracağını vaat eden Kılıçdaroğlu, İngilizlerin parayı ne şartta ve ne karşılığında Türkiye'ye getirme sözü verdiğinden bahsetmedi. 

Kılıçdaroğlu'nun bu klibi çektiği gün İngiltere Merkez Bankası şu açıklamayı yapıyordu: "İngiltere 100 yılın en uzun resesyonuyla karşı karşıya. Ülkeyi çok zorlu iki yıllık bir çöküş süreci bekliyor."

Yabancı bir ülkede kendi memleketini 'uyuşturucu kaçakçılığı ve kara para' ile suçlayan Kılıçdaroğlu'nun düştüğü hazin durum, parti tabanında bile tepkiyle karşılandı.

Türk ordusuna PKK ağzıyla kimyasal silah iftirası atmış Şebnem Korur Fincancı'yı sahiplendikten sonra üstüne kendi devletini uyuşturucu kaçakçılığı ile suçlayan Kılıçdaroğlu'na sosyal medyada pek çok kişi 'mandacı', 'müstemleke valisi' gibi sıfatlar taktı. 

BU ÜLKENİN GÖRDÜĞÜ EN BÜYÜK İKİNCİ ŞEREFSİZLİK

CHP'li ekonomist Selva Tor, Kılıçdaroğlu'na tepki gösteren isimlerden biri oldu. Tor, sosyal medya hesabında şunları yazdı: 

"Kemal Bey nasıl bir ateşle oynadığının farkında değil. Lombard Caddesi'nde yönetimine talip olduğunuz bir ülkenin kara para akladığını söylerseniz size sadece müstemleke valisi gibi davranılmaz, milletin egemenliği pahasına bunun diyeti de istenir. 

Anayasal rejimi, hukukun üstünlüğünü, cumhuriyetin kazanımlarını bir çırpıda silip bu ülkenin hak ettiği adaleti vatan topraklarında değil de Lombard Caddesi'nde aramak bu ülkenin gördüğü en büyük ikinci şerefsizliktir."