Türkiye'yi sarsan iddianamelerin altında onun da imzası vardı. Sanıklar için ağır mahkûmiyet kararları talep ediyordu. Ne zaman hukuksuzluğu saptansa “sehven” diyordu. Adil yargılamayı etkilemek için yapmadığı kalmadı.

ELİNE KAN BULAŞTI

Hapiste veya dışarıda çok sayıda yurtsever aydınımızın vakitsiz ölümlerinden o da sorumludur. Cumhuriyet Gazetesi başyazarı İlhan Selçuk, Bağımsız Cumhuriyet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Engin Aydın, İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Uçkun Geray, ÇYDD Başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan, Araştırmacı Erhan Göksel, Kuddusi Okkır, Yarbay Ali Tatar, Yüzbaşı Olgun Ural, Kaşif Kozinoğlu, Av. Emcet Olcayto ve Albay Tanju Ünal’ın kanları onun da eline bulaşmıştır,

Silahlı terör örgütü kurdu ve yönetti. Siyasi ve askeri casusluk yaptı. Gizli kalması gereken bilgileri (devlet sırrı) açıkladı. Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni ortadan kaldırmaya teşebbüs etti. Suç uydurdu. Özel hayatın gizliliğini ihlal etti. Hukuka aykırı olarak elde edilen verileri kaydetti. Resmi belgede sahtecilik yaptı. Görevini kötüye kullandı. Yalancı tanıklar imal etti ve onlara yalan ifadeler verdirtti.

Mehmet Ali Pekgüzel’den söz ediyoruz. Zekeriya Öz ve Nihat Taşkın'la birlikte Ergenekon tertibinin savcılarından. 2015 yılında HSYK'nın yaz kararnamesi ile Mersin'e atanmıştı. 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında başlatılan soruşturma kapsamında tutuklandı. Ankara Sincan T Tipi Cezaevi'ne konuldu.

CEZASI ONANDI

Mehmet Ali Pekgüzel'in cezası onandı. Yargıtay 16. Ceza Dairesi, eski Ergenekon davası savcısı Mehmet Ali Pekgüzel'e Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyeliğinden verilen 7 yıl 6 ay hapis cezasını onadı. FETÖ'nün kumpas davalarından Ergenekon'da duruşma savcılığı yapan Pekgüzel, yargılandığı Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesince "silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan 2 Ağustos 2018'de 7 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı.

İstinaf kanun yoluna başvurulmasının ardından Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi yerel mahkemenin kararını hukuka uygun buldu.Temyiz üzerine dosyayı görüşen Yargıtay 16. Ceza Dairesi de, Pekgüzel hakkındaki mahkumiyet kararını onadı.

DOSYASI KABARIK

Pekgüzel'in Ergenekon davasına bakan diğer hakim ve savcılarla birlikte Yargıtay 8. Ceza Dairesi’ndeki yargılaması ise devam ediyor. Ergenekon tertibine bakan 7 eski hakim ve savcı, "Cebir, tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma”, “Görevi kötüye kullanma”, “Suç uydurma”, “Resmi belgede sahtecilik”, “Suç delillerini yok etmek gizlemek”, “Bilişim sistemini engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme”, "Görevi ihmal", "Hürriyeti tahdit" gibi suçları onlarca kez işlemekten yargılanıyor. Ergenekon kumpasına bakan 7 eski hakim ve savcı 600 yıla kadar hapisle yargılanıyor.

YAT BAKALIM!

İddianame yerine geçen son soruşturma kararında, sanık Hüsnü Çalmuk hakkında "görevi kötüye kullanma", "görevi ihmal", "hürriyeti tahdit", "suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme" ile "bilişim sistemini engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme" suçlarından 30 yıldan 123 yıla;

Ercan Fırat hakkında "görevi kötüye kullanma", "görevi ihmal", "hürriyeti tahdit", "resmi belgede sahtecilik", "suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme" ile "suç uydurma" suçlarından 112 yıldan 406 yıla;

Sedat Sami Haşıloğlu hakkında "görevi kötüye kullanma", "görevi ihmal", "hürriyeti tahdit" ve "suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme" suçlarından 84 yıldan 314 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.

Fatih Mehmet Uslu için "görevi kötüye kullanma", "görevi ihmal", "hürriyeti tahdit", "resmi belgede sahtecilik", "suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme" ve "suç uydurma" suçlarından 84 yıldan 307 yıla kadar hapis cezası isteniyor.


Nihat Topal hakkında ise "görevi kötüye kullanma", "görevi ihmal", "hürriyeti tahdit", "resmi belgede sahtecilik", "suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme" ile "suç uydurma" suçlarından 67 yıldan 239 yıla kadar hapis cezası talebinde bulunuldu.

Eski savcılar Mehmet Ali Pekgüzel ve Mehmet Murat Dalkuş hakkında da "resmi belgede sahtecilik", "suç uydurma" ve "görevi kötüye kullanma" suçlarından 3 yıl 6 aydan 12 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.

Eski hakim Sedat Sami Haşıloğlu ile eski savcı Mehmet Murat Dalkuş'un halen firari durumundalar. Haklarında "silahlı terör örgütü üyeliği" suçundan yakalama kararı bulunuyor.

Yargıtay 8. Ceza Dairesi'nde görülen bu davanın 24 Haziran 2019 günlü celsesinde duruşma arası verildiğinde eski savcı Mehmet Ali Pekgüzel'e, "Aydınlık'a bir şeyler söylemek ister misiniz?" diye sormuş ve Pekgüzel’den, şu karşılığı almıştım: "Aydınlık dik duruyor. Perinçek'e selam, ama bu hükümete verdiği desteği de aklım almıyor."

Bu sanıklarla ilgili FETÖ üyeliği suçundan açılan davalar ise ayrılmıştı.

SAVCIYI SİNİRLENDİREN SORU

Tarihler 24 Nisan 2012’yi gösteriyordu. Birinci Ergenekon davasında. gasp suçundan cezaevinde iken Ergenekon tertibinde “tanık” olan Serhat İnce'ye şu soruları yöneltmiştim:

"Cezaevindeyken Savcı Zekeriya'a Öz'e mektup yazarak Ergenekon'da tanık olmak istediğinizi söylemişsiniz? Nereden aklınıza geldi. Ailenizle Sedat Peker arasında bir husumet varmış bunun da etkisi oldu mu? Veli Küçük'ün adını ifadenizde vermeniz için size bir baskı yapıldı mı, telkin oldu mu?"

Sorulara sinirlenen savcı Mehmet Ali Pekgüzel ise "Kim baskı yapabilir. Başkanım bu sorulara izin veriyorsunuz ama tanık İnce'nin ifadesini ben aldım. Ben mi telkin etmişim, baskı yapmışım? Bir hukukçu neden baskı yapsın. Orada katip de vardı" diyerek sesini yükseltmişti. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, "Savcı Bey sakin olun lütfen" demişti.

İnce’ye yönelttiğim"Tanık olarak ifade verdikten ne kadar sonra tahliye oldunuz? Sorusu ise bu kez Özese’yi öfkelendirmişti. Özese "Ne demek istiyorsunuz Hikmet Bey. Açık konuşun. Savcı Mehmet Ali Pekgüzel, tahliye için öyle bir garanti mi vermiş, onu mu soruyorsunuz?" diye konuşmuş,"İnce kendi isteğiyle tanık olarak ifade verdiğini söyledi. Böyle soru soramazsınız oturun" demişti!

Kumpasçılar sizin yatacak yeriniz yok!


Aydınlık