Kobani bahanesiyle 68 Ekim 2014’te düzenlenen eylemlere ilişkin 108 şüpheli hakkında hazırlanan iddianamede, HDPMYK üyesi Bircan Yorulmaz'dan ele geçirilen dijital materyallere yer verildi

OLCAY KABAKTEPE / ANKARA


Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının hazırladığı Kobani eylemlerine ilişkin iddianamede PKK / PYD terör örgütünün, HDP MYK’sı ile doğrudan irtibatlı olduğu kaydedildi. İddianamede; Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Halkların Demokratik Kongresi (HDK), HDP, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), KCK, örgütün kadın yapılanması (KJA) ve bunların eş başkanları ile yönetici konumunda bulunan şahısların, PKK/KCK terör örgütünün yaptığı çağrı/talimatlar doğrultusunda açıklamalarda bulundukları, böylece ülkemizde iç savaş yaratmayı amaçladıkları belirtildi.

Kobani bahanesiyle 68 Ekim 2014’te düzenlenen eylemlere ilişkin eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile eski bazı HDP milletvekillerinin de aralarında bulunduğu 108 şüpheli hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçlarını Soruşturma Bürosunca hazırlanan iddianame, mahkeme tarafından kabul edildi. 27’si tutuklu, 6’sı adli kontrollü, 75’i yakalamalı 108 şüphelinin bulunduğu iddianame, 30 Aralık’ta Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmişti. İddianamede PKK/KCK terör örgütünün kuruluşu, örgütün sözde yöneticileri, amacı, faaliyetleri, yaptığı terör eylemleri, HDP yöneticilerinin bu yönde yaptığı çağrılar, özerklik açıklamaları ayrıntılarıyla açıklandı.

Aydınlık’ın ulaştığı iddianameden bazı ayrıntılar sunuyoruz:


‘TÜM EYLEMLER ÖRGÜT TALİMATIYLA’

PKK/KCK terör örgütü tarafından günümüze kadar yapılan ‘serhıldan’ tarzı eylemler incelendiğinde; yapılan tüm eylemler terör örgütünün sürece göre değişen talimatları ile gerçekleştirildi. Eylemlerin tamamında terör örgütünün sözde bayrakları ile örgüt elebaşının posterleri açıldı, terör örgütü ve örgüt elebaşı lehine sloganlar atıldı. Örgüt elebaşının avukatları aracılığı ile vermiş olduğu talimat niteliğindeki çağrılar, müzahir kitle tarafından eylem talimatı şeklinde algılanarak gecikmeksizin yerine getirildi. Eylemler, festivaletkinlikkonserbasın açıklaması görünümünde yapılarak asıl amaç gizlendi.

‘KONFEDERATİF DEVLET HEDEFİYLE ÖRGÜTLENDİLER’

PKK/KCK Terör örgütü 2004 yılında yaşanan stratejik değişim ve gelişmeler sonrasında Kürdistan Halklar Topluluğu (KCK) olarak adlandırılan, sözde birleşik bağımsız bir Kürdistan amacına yönelik TürkiyeSuriyeIrakİran toprakları üzerinde konfederatif bir devlet yapılanma modeli biçiminde tasarlanan ve özellikle şehir merkezlerinden hareketle örgütlenmeyi hedefleyen bir yapıya geçti. PKK/KCK terör örgütü 24 Temmuz 2015 sonrası süreçte bilinçli bir şekilde sözde Demokratik Özerklik söylemini gündemde tutmaya çalıştı, örgüte müzahir basın yayın araçları üzerinden ‘Kürtler için özerklikten başka bir seçenek kalmadı’ şeklinde açıklamalarda bulundu.


‘ÖRGÜT TALİMATIYLA HENDEKLER KAZILDI’

Terör örgütü tarafından yapılan açıklamalar/talimatlar sonrasında Şırnak (Merkez, Cizre, Silopi, İdil), Diyarbakır (Sur, Silvan, Lice), Mardin (Nusaybin), Hakkari (Yüksekova) il ve ilçelerinde sözde Özerklik/Özyönetim ilanları yapıldı. Sözde Özerklik/Özyönetim ilan edilen yerlerde güvenlik güçlerinin hareket kabiliyetini engellenmesi amacıyla YDGH mensuplarınca başta Cizre ve Silopi ilçelerinde olmak üzere birçok ilçede bomba tuzaklı hendekler kazılarak barikatlar kuruldu. Bu hendek ve barikatlarla güvenlik güçlerinin müdahalesini zorlaştıran örgüt, bu stratejisini diğer ilçelerde de uygulamaya çalıştı. Bu süreçte Suriye’de yaşanan otorite boşluğunu ve çözüm sürecini istismar eden terör örgütü, ülkemize çok sayıda silah ve patlayıcı aktarımında bulundu.

‘TÜRKİYE, İRAN, IRAK VE SURİYE’DE ÖZERK YÖNETİMLER HEDEFLEDİLER’

PKK/KCK terör örgütü sözde Birleşik Bağımsız Kürdistan kurma hedefini üç aşama şeklinde formüle etti. Birinci aşaması demokratik özerklik, ikinci aşaması konfederal sistem ve son aşaması olarak Birleşik Bağımsız Kürdistan olarak planlandı. Bu doğrultuda sözde Kürdistan’ın parçaları olarak adlandırdığı, Türkiye, İran, Irak ve Suriye’de planın ilk aşaması olarak her parçada özerk yönetimler ihdas etmeyi hedefledi.


‘TERÖR EYLEMLERİNE ÇOK SAYIDA ÇAĞRI YAPTILAR’

PKK/KCK silahlı terör örgütü, örgütün elebaşı ile sözde örgüt yöneticileri, örgütün kadın yapılanması ve gençlik yapılanması ile HDP MYK üyeleri, parti yetkilileri ve eş başkanları, DBP (Demokratik Bölgeler Partisi), DTK (Demokratik Toplum Kongresi) ve HDK (Halkların Demokratik Kongresi) eş başkanlarınca sosyal medya hesapları ile PKK/KCK terör örgütünün bazı basın yayın organları üzerinden halkı sokağa çıkıp terör eylemleri gerçekleştirmeleri yönünde çok sayıda çağrı yaptı. Çağrılar üzerine terör amaçlı toplanan gruplar tarafından ülke genelinde 2014 yılının Ekim ayı içerisinde ‘Kobani’ olayları olarak bilinen silahlı, EYP’li ve molotoflu eylemler gerçekleştirildi.

'İÇ SAVAŞ ÇIKARMAK İSTEDİLER'

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede; Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Halkların Demokratik Kongresi (HDK), HDP, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), KCK ve örgütün kadın yapılanması (KJA) ve ilgili kuruluşların eş başkanları ile yönetici konumunda bulunan şahısların, örgütün yapmış olduğu çağrı/talimatlar doğrultusunda açıklamalarda ve çağrılarda bulundukları belirtildi ve şu satırlara yer verildi: “Yapılan çağrılarda; PKK/KCK silahlı terör örgütünün Kobani bölgesi başta olmak üzere ülkemiz sınırlarında oluşturmak istediği terör koridoru ile birlikte demokratik özerklik ilanı, akabinde sözde Kürdistan devletini kurmak için başlayan silahlı çatışmaları ülkemiz geneline yaymak, ülke genelinde terörün amaçlarından olan korkutma, sindirme, bombalı, silahlı saldırı sonrası kaos ortamı yaratarak ülkemiz bölünmez bütünlüğü, üniter yapısı ve halkı devlete karşı isyana davet etmek suretiyle iç savaş yaratılmasının amaçlandığı, böylelikle ortaya çıkacak olan otorite boşluğundan faydalanarak, ülkemiz genelinde faaliyet gösteren başta PKK/KCK silahlı terör örgütü olmak üzere, diğer örgütler ile birlikte topyekün bir isyan başlatılmasının hedeflendiği yapılan çağrılardan anlaşılmıştır.”


‘PKK’NIN ÇAĞRILARINA HDP DESTEK VERDİ’

Çağrılar ile birlikte 2 Ekim 2014 tarihinden itibaren başta doğu ve güneydoğu illerinde olmak üzere toplam 32 ilde bombalı, silahlı, molotoflu, taşlı, sopalı, havai fişekli şiddet eylemlerinin başladığı kaydedilen iddianamede, şu ifadeye yer verildi: “Yapılan çağrılar ile halk sokaklara çıkarılmış aynı zamanda eylemlerin devamlılığı için yeni çağrılar ile destek verilmiştir. PKK/KCK silahlı terör örgütünün ve yapılanmaları tarafından yapılan çağrılara Türkiye Cumhuriyeti Parlamentosunda yasal zeminde faaliyet gösteren HDP eş başkanları ve MYK üyeleri, DBP (Demokratik Bölgeler Partisi), DTK (Demokratik Toplum Kongresi), HDK (Halkların Demokratik Kongresi) ve bazı siyasiler tarafından destek vermek için çağrıların yapıldığı ve yapılan çağrıların terör örgütü güdümünde ve iltisaklı olarak yapıldığı, bu çağrılar sonrasında öldürme olaylarının başladığı anlaşılmıştır.

HDPMYK ÜYESİNE PYD’DEN GELEN ÇAĞRI

İddianamede, soruşturma kapsamında yakalanarak gözaltına alınan ve HDPMYK üyesi olan Bircan Yorulmaz isimli şahıstan elde edilen dijital materyallere yer verildi. Yorulmaz’a 6 Ekim 2014’te saat 22:05:22’de PYD silahlı terör örgütünden İngilizce bir mesaj geldiği kaydedilen iddianamede bu metinde, “Acil Çağrı: Kobani'de binlerce sivil katliam tehdidi altında. Şimdi harekete geçme ve Kobani’de yaşanacak büyük bir katliamı engelleme zamanı! Binlerce insan gözlerimizin önünde katledilmek üzere ve katlediliyor, şimdi harekete geçme ve Kobani’de yaşanacak büyük bir katliamı engelleme zamanı. Demokratik Birlik Partisi (PYD) Medya ve Halkla İlişkiler Ofisi (Avrupa) Bilgi ve İlişkiler Merkezi” şeklinde ifadelerin yer aldığı, bu hali ile terör örgütünün HDP MYK’sı ile doğrudan irtibatlı olduğu, örgütün talimatıyla birlikte hareket edildiğine ilişkin somut delil niteliği taşıdığı kaydedildi.


KCK TÜRKİYE SÖZCÜLERİNDEN DEMİRTAŞ'A TALİMAT

İddianamede yer alan tanık ifadelerinde de önemli ayrıntılar yer aldı. Tanık Kerem Gökalp ifadesinde şöyle diyor: “Halkı sokağa çıkarmak adına Türkiye’de siyasi kimliği bulunan ve kitleleri arkasından sürükleyebileceği örgüt üst yönetimi tarafından bilinen ve o dönem HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’a çağrıda bulunması, özyönetim ilanına destek olunması, insanların sokağa çıkarak şiddet eylemleri yapması adına açıklamada bulunması talimatını KCK Türkiye Sözcüleri üzerinden verdi. Selahattin Demirtaş örgütten almış olduğu talimat doğrultusunda Kobani ziyareti sonrası 30 Eylül 2014 tarihinde Kobani sınırında Türkiye’ye geçtiği sırada, ‘Tarihi direnişe hep birlikte katılalım’ şeklinde beyanların bulunduğu basın açıklaması yaptı.”


‘KCK TÜRKİYE SÖZCÜLERİ HDP MYK VE PM TOPLANTILARINA BİZZAT KATILIR’

Gökalp ifadesinin devamında şöyle konuşuyor: “Selahattin Demirtaş ile birlikte Kobani’de bulunan siyasi heyet içerisinde yer aldığını bildiğim Kamuran Yüksek, Zap alanında gerçekleştirilen Zindan Direniş Konferansı devam ettiği esnada Duran Kalkan isimli örgüt mensubu tarafından görevlendirilerek Selahattin Demirtaş ile birlikte Kobani kentine gitti. Kamuran Yüksek, örgüt üst yönetiminden almış olduğu talimatları Selahattin Demirtaş’a aktarmak üzere heyetin içerisine gönderildi. Kobani bölgesinde KCK Türkiye Sözcüleri, Kamuran Yüksek ve Selahattin Demirtaş’ın yapmış olduğu görüşme sonrası, belirtmiş olduğum basın açıklaması şeklindeki çağrı yapıldı. HDP, DPB, gibi siyasi partilerin MYK ve PM toplantılarına KCK Türkiye sözcüleri olarak örgüt mensupları kesinlikle bizzat katılırlar.

YARIN: Selahattin Demirtaş’ın özerklik açıklamaları…Terör örgütü, çocuklarını dağa kaçırmakla tehdit ederek insanları eylemlere çekti… Kobani eylemleri ve Hendek olaylarının amacı özerklikti.

Aydınlık