Peş peşe konuşup benzer mesajlar verdiler. Terörü gölgeleyip, yargıyı hedef aldılar. Türkiye'nin ABD destekli teröre karşı mücadelesini ''Türkiye'de can ve mal güvenliği kalmadı.'' olarak yorumladılar.
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan partisin grup toplantısında kürsüye çıktı kapatma davasına ilişkin konuştu:
Bu dava, HDP'nin yürüttüğü siyasetle, HDP fikriyatıyla baş edememe davasıdır.
7 Haziran 2015 seçimlerinin yıl dönümünde HDP'ye bir kez daha kapatma davası açtılar. Kobani kumpas davasında olduğu gibi kirli, siyasi bir operasyonla karşı karşıyayız. Demokrasiden, adaletten ve barıştan yana olan herkesle, tüm demokrasi güçleriyle, toplumsal muhalefetle en geniş demokrasi bloğunu mutlaka oluşturacağız.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu gündeminde de HDP'ye açılan kapatma davası vardı:
Hem demokrasiden bahsedeceksiniz sonra beğenmediniz bir partiyi kapatın diye savcıya talimat vereceksiniz sonra bizim ülkemizde yargı bağımsızdır. Kim inanacak?
Demokrasinin var olduğu savunulması gereken ortamda siz bir partiyi kapatamazsınız.
Kılıçdaroğlu ve Buldan, suç örgütü lideri Sedat Peker'in iddiaları üzerinden hükümeti eleştirdi.
Buldan, ''Bunun adı yerli ve milli suçlular itirafıdır.'' dedi:
Mafyanın itirafında olduğu gibi her suçta beraber oldukları büyük bir geniş aile kurdular. Bunun adı yerli ve milli suçlular itirafıdır.
CHP liderinin gündeminde terör suçundan cezaevinde yatanlar da vardı. Onların suçsuz olduğunu iddia etti:
Türkiye Cumhuriyeti devletinde kimsenin can ve mal güvenliği yoktur. Türkiye Cumhuriyeti devleti bir hukuk devleti olmaktan çıkmıştır. Askeri öğrenciler içeride, Demirtaş içeride, kavala içeride... Bu kadar çürüme olmamıştı ama demokratik yollarla temizlyeceğiz temizliğin sihirli anahtarı temizlik erken seçim.